Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

KURAKLIK TEHLİKESİ KAPIMIZDA

İnsan faaliyetleri ve küresel ısınma, gezegenimizi adım adım sona yaklaştırıyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre; kuraklık 2050’ye kadar dünya nüfusunun dörtte üçünden fazlasını etkileyecek. Yayımlanan raporda Türkiye ile ilgili bölüm de var.


İnsan faaliyetleri ve küresel ısınma, gezegenimizi adım adım sona yaklaştırıyor.

 

Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, kuraklık sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın önündeki en büyük engeller arasında sayılıyor. Kuraklıkların 2050 yılına kadar dünya nüfusunun dörtte üçünden fazlasını etkileyebileceği tahmin ediliyor. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) verileri, kuraklık sürelerinde de uzama kaydedildiğini ortaya koydu. WMO’nun 2021 raporuna göre, geçen yıl 2,3 milyar kişi kuraklıkla boğuşurken, kuraklık süreleri 2000’den 2021’e kadar geçen süre zarfında önceki 20 yıla göre yüzde 29 uzadı. Sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın önündeki en büyük engeller arasında sayılan kuraklıkların, 2050’ye kadar dünya nüfusunun dörtte üçünden fazlasını etkileyeceği öngörülüyor. BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) verilerine göre, 2040’a gelindiğinde her 4 çocuktan birinin, kuraklıkla mücadele edilen bölgelerde yaşaması bekleniyor. Dünyadaki her ülkenin kuraklık riski taşıdığını belirten BM Su örgütünün yanı sıra İspanya Ulusal Meteoroloji ve Hidroloji Servisi (AEMET) ise özellikle İspanya ve Portekiz’de yaşanan kuraklık riskine dikkati çekiyor. Buna göre iki ülkenin orta kesimlerinde sıcaklığın, 40 derece ortalamasını aştığı belirtilirken geçen yıl, 1931’den bu yana ölçülen “en sıcak yıl” rekorunun ülke topraklarının yüzde 97’sinde kuraklık riskini artırdığı ifade ediliyor. 1900-2019 yılları arasında kuraklığa bağlı nedenlerle 11,7 milyon kişi hayatını kaybederken en fazla kuraklık Afrika’da yaşandı.

TÜRKİYE’NİN YÜZDE 22,5’İ YÜKSEK ÇÖLLEŞME RİSKİ TAŞIYOR
Çöl alanlarının genişlemesinden ziyade çöl olmayan kurak, yarı kurak ve yarı nemli arazilerin bozulması anlamına gelen çölleşmeye sebep olan ana etken ise iklim değişikliği ile insan aktiviteleri. Sel, kıtlık, yoksulluk ve göçe sebep olan çölleşmenin dolaylı etkileri ise savaşlarda, erozyonda, gıda üretiminde ve biyoçeşitliliğin azalmasında görülüyor. Bugün dünyanın yüzde 30’unu tehdit eden çölleşme, özellikle Afrika ve Asya ülkelerinin en büyük sorunları arasında yer alıyor. Çölleşme, Türkiye’de risk oluşturan doğa olayları arasında yer alıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un açıklamasına göre, Türkiye’de toprakların yüzde 22,5’i yüksek çölleşme riski altında bulunuyor.