Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

Emzirme sorunlarının asıl nedeni stres ve kaygı

Psikolojik kaygılar, emzirme sürecinde

Psikolojik kaygılar, emzirme sürecinde ciddi engeller oluşturabiliyor. Annelerin bu süreçte yaşadığı stres ve endişeler, süt üretimini olumsuz yönde etkileyebiliyor Doğum Uzmanı Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, “Annelere sağlanan her türlü destek, kaygılarının azalması ve emzirmenin başarılı bir şekilde devam etmesinde çok önemlidir” dedi.

Emzirme süreci, hem anneler hem de bebekler için hayati önem taşıyor. Emzirmenin teşvik edilmesi ve annelere gerekli desteğin verilmesi gerektiğini belirten Medicana Kadıköy Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, “Toplum olarak annelere emzirme konusunda destek olmalıyız. Bu destek, sadece sağlık profesyonelleri tarafından değil aileler, iş yerleri ve sosyal çevre tarafından da sağlanmalıdır” dedi.

“Emzirme hakkında doğru bilgi alan annenin kendine güveni artar”

Doç. Dr. Demir, annelerin emzirmeyle ilgili doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizdi: “Psikolojik kaygılar nedeniyle emziremeyen anneler, gerekli destek sağlandığında bu süreci daha başarılı bir şekilde yürütebilir. Bu nedenle, annelere yönelik psikolojik destek, bilgilendirme ve eğitim çalışmaları artırılmalıdır. Toplum olarak annelere her türlü desteği vermeli ve emzirmenin önemini yaygınlaştırmalıyız. Annelerin doğum sonrası dönemde psikolojik destek alması kaygı düzeylerini azaltabilir. Bu destek, profesyonel bir psikolog veya terapist tarafından sağlanabilir. Emzirme konusunda doğru bilgiye sahip olmak, annelerin kendine güvenini artırır. Hastanelerde ve sağlık merkezlerinde verilecek eğitimler, bu konuda önemli bir rol oynar. Aile üyelerinin ve yakın çevrenin desteği, annelerin kaygılarını azaltmada etkilidir. Özellikle eşlerin bu süreçte destekleyici ve anlayışlı olmaları büyük önem taşır.”

Emzirme sürecinde annelerin karşılaştığı bazı yaygın sorunlara dikkat çeken Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, bu sorunların çözüm önerilerini şöyle sıraladı:

Meme ucu problemleri: “Çatlaklar, yaralar ve ağrılar emzirme sürecini zorlaştırabilir. Bu durumda, doğru emzirme teknikleri ve uygun kremler kullanılmalıdır.”

Süt yetersizliği: “Bazı anneler sütlerinin yeterli olmadığını düşünebilir. Bu durumda, bebeğin emme sıklığını artırmak ve doğru beslenme ile süt üretimi teşvik edilebilir.”

Bebekte emme sorunları: “Bebekler bazen emmeyi reddedebilir veya doğru şekilde emmeyebilir. Bu durumda, bir emzirme danışmanından destek almak faydalı olacaktır.”

Göğüslerde Şişlik ve Enfeksiyon: “Göğüslerde şişlik ve mastit gibi enfeksiyonlar, emzirme sürecini zorlaştırabilir. Bu durumda, sıcak kompresler ve doktor önerisiyle antibiyotik kullanımı gerekebilir.”

Emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riski azalır

Emzirmenin bebek gelişimi üzerindeki olumlu etkilerine değinen Doç. Dr. Kazibe Koyuncu Demir, “Anne sütü bebeğin bağışıklık sistemini güçlendirir, hastalıklardan korur. Anne sütü, bebeklerin büyüme ve gelişimi için gerekli olan tüm besin maddelerini içerir. İlk altı ayda anne sütü tek başına yeterlidir. Bu dönemde bebeğe başka bir gıda verilmesine gerek yoktur. Emzirme, bebeklerin sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için hayati önem taşır” diye konuştu.

Emzirmenin anneler için de birçok faydası olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Demir, “Emzirme, annelerin doğum sonrası dönemde daha hızlı toparlanmasına yardımcı olur. Ayrıca emziren annelerde meme ve yumurtalık kanseri riskinin azaldığı, doğum sonrası depresyonun ise daha az görüldüğü bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır” şeklinde bilgi verdi.