Türkiye’nin yeni Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan düzenlediği basın toplantısında, Büyükelçilik’in görevlerini 3 ana başlık altında açıklayarak bu maddelerin ilkinin Türkiye ve ABD arasında diyaloğun artarak devam edeceğine değindi.

Türkiye’nin yeni Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan düzenlediği basın toplantısında, Büyükelçilik’in görevlerini 3 ana başlık altında açıklayarak bu maddelerin ilkinin Türkiye ve ABD arasında diyaloğun artarak devam edeceğine değindi. Mercan, ‘Gerek yönetimle, gerek kongreyle, gerekse siyaset oluşumunu etkileyen bir takım kuruluşlarla yani think-tank’lerle diyaloğumuz artarak devam edecektir’ dedi.
Türkiye’nin yeni Washington Büyükelçisi Hasan Murat Mercan düzenlediği basın toplantısında, Türkiye ve ABD arasında görev ve misyonlarına değinirken, iki ülke arasındaki diyaloğun giderek artacağını ifade etti. Konuşmasına kendisinin ABD ile ilişki ve bağlantısını anlatarak başlayan Mercan, ‘ABD çok yabancı olmadığım bir ülke. 7 yıl burada hem doktora öğrencisi hem öğretim üyesi olarak çalışmıştım. Daha sona 1996 yılından itibaren çeşitli vesilelerle siyasi ve ekonomik vesilelerle hem Washington’da hem New York’ta gelip gitmişliğim oldu, temaslarımız oldu. Ekonomik çevreler ve siyasi çevrelerle de yaklaşık 30-34 yıldır çeşitli vesilelerle görüşüyoruz’ ifadelerini kullandı. İki ülke arasındaki ilişkilerin iniş ve çıkışlı olduğu dönemlerde büyükelçilerin ve hükümetin gerekli çalışmaları yerine getirdiğini kaydeden Büyükelçi Mercan, ‘Tabi Türk Amerikan ilişişleri bağlamında ben kendim bildim bileli, 1996 yılından beri söyleyebilirim. İlişkilerin gergin olduğu, İlişkilerin daha iyi olduğu zamanlar oldu. Bu zamanlarda da kendi dinamikleri çerçevesi içinde gerek büyükelçilerimiz, gerek hükümetlerimiz çalışmalarını yaptılar’ dedi.

‘Büyükelçi’nin görevi, ilişkileri en iyi şekilde kurmak’
Basın toplantısında yaptığı konuşmada bir Büyükelçinin görevine değinen ve kendi Büyükelçiliği’nin görevlerini 3 ana başlık altına böldüğünü aktaran Mercan, ‘Tabi ki hepimizin çok iyi bildiği gibi Türk Amerikan ilişkilerinde politikalar Ankara’da ve Washington’da belirleniyor. Büyükelçi’nin görevi, bu Türkiye’nin belirlediği politikalar ve siyaset çerçevesi içinde bu ilişkileri en iyi şekilde, o çerçeve içinde kalmak şartıyla o ilişkileri en iyi şekilde kurmak, en iyi şekilde anlatmak. Bu bağlamda da tabi ki bizim büyükelçilik olarak üzerimize büyük görevler düşmektedir. Ben elçiliğimizin görevlerini aslında 3 ana başlıkta anlatabilirim’ dedi.

‘İlk görev, iki hükümet arasındaki ilişkilerde aracı olmak’
Büyükelçiliği’nin görevlerini 3 ana başlığa ayıran Büyükelçi Mercan, ilk görevinin iki hükümet arasındaki ilişkilere yardımcı olmak olduğunu kaydetti. Mercan, ‘Bir tanesi siyasi ilişkiler. Bu özellikle hükümetler arası, parlamento arası, parlamenterler arası ilişkilerde aracı olmak, bu ilişkileri karşılıklı geliştirmek ve iki ülkenin birbirini daha iyi anlaması özellikle Türkiye bağlamında bir Türk büyükelçisi olduğumuz için Türkiye’nin tezlerini ve pozisyonunu muhataplarımıza anlatmak. Birinci görevimiz bu’ ifadelerini kullandı.

‘Yönetim ile diyaloğumuz artarak devam edecektir’
Büyükelçi Mercan, toplamda 3 ana başlığa ayırdığı görevlerinin ilk maddesinde ABD yönetimi ile diyaloğun giderek artacağına da dikkat çekerek, bu görevin en önemli misyonları olduğunu belirtti. Mercan, ‘Bu çerçeve içinde büyükelçiliğimiz daha önce olduğu gibi bundan sonra da her türlü girişimde her türlü çaba içinde olacaktır. Yani şahsen benim ve arkadaşlarımın gerek yönetimle, gerek kongreyle, gerekse siyaset oluşumunu etkileyen bir takım kuruluşlarla yani think-tank’lerle diyaloğumuz artarak devam edecektir. Birinci olarak, bizim büyükelçilik olarak, en önemli misyonumuz bu olacak. Yani bu çerçeve içinde birçok defalar, birçok girişimlerimiz, görüşmelerimiz olacak, karşılıklı diyaloglarımız olacak’ dedi.
Mercan, İki ülke arası diyaloğun devam ettirilmesinde 2. nedenin, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ve ortak projeler olduğunu bildirerek, ‘İkinci olarak tabi iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler söz konusu. Siyaset derken iki ülke arasında ki hem ikili ilişkileri hem bölgesel ortak çıkarları, ortak menfaatleri, ortak projeleri hatta farklı düşüncelerin hepsini kastediyoruz. Yani siyaset dediğimiz sadece ikili ilişkiler değil. Türkiye’yi ilgilendiren Amerika’yı ilgilendiren ne varsa ortak anlamda bu ilişkilerde her türlü yöntemde diyalog kapısını açık tutularak buradaki muhataplarımıza hem yönetim olsun hem de kongre olsun olabildiğince diyaloğu açık tutma niyetimiz var’ ifadelerini kullandı.

‘İki ülke arasındaki ticari faaliyetler 21 milyar dolar’
Görevlerinin 3 ana başlıktan 2’cisinin, iki ülke arasındaki siyaseti etkileyen think-tank’ler ve bir takım kuruluşlar ile diyaloğun yoğun bir şekilde arttırılacağına dikkat çeken Mercan, iki ülke arasındaki en az 21 milyar dolara varan yatırımların yanı sıra bir takım anlaşmazlıklar olduğunu kaydetti. Mercan konuşmasında, ‘İkincisi ise tabi ki bu siyaseti etkileyen think-tank’ler, bir takım kuruluşlar onlarla da diyaloğumuzu yoğun bir şekilde arttırmayı arzu ediyoruz. Ekonomik olarak tabi ki çok önemli olan iki ülke arasındaki ticari faaliyetler 21 milyar dolar civarında yatırımlar var, bazı anlaşmazlık konuları var. Bunlar ile ilgili de ben ve ekibimiz yoğun bir temas içinde olacağız. Sadece büyükelçiliğimiz değil bağlı kuruluşlarımız ataşeliklerimiz bunu yoğun bir şekilde çalışacağız ve ilişkileri arttırmaya çalışacağız’ ifadelerine yer verdi.
Mercan, bir Büyükelçi’nin performansının, ekonomik ilişkilerde karşılıklı ticareti ve yatırımları ne kadar etkilediğine bakılarak ölçülebileceğini belirterek, ‘Zaten Bana sorarsanız bir büyükelçinin performansını böyle ölçmek lazım. Yani siyasi ilişkilerde ne kadar ilişkileri arttırıcı rol oynuyor büyükelçilik. Ekonomik ilişkilerde karşılıklı ticareti ve yatırımları ne kadar etkiliyor bu tür şeylere bakmak lazım’ dedi.

‘Üçüncü unsur kültürel ilişkiler’
Büyükelçi Mercan son görev maddesinin, kendisinin de büyük önem verdiği kültürel ilişkiler olduğuna dikkat çekerek, ‘Bunun yanında üçüncü unsur tabi ki kültürel ilişkiler. Ben doğrusu kültürel ilişkilere oldukça fazla önem veriyorum. İki ülkenin halklarının bir birini tanıması, birbirini anlaması, birbirlerinin değerlerini anlaması, benim açımdan tabi ki ağırlıklı olarak Türkiye’nin, Türk kültürünün, Türk tarihinin burada anlatılması ve bu ilişkilerin kurulmasında benim misyonlarımdan bir tanesi olacaktır’ ifadelerini kullandı.
Misyonları çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılının olacağı 2023 tarihinde korona virüs (Covid-19) pandemisinin de sona ermesiyle ciddi kültürel faaliyetler gerçekleştireceklerini belirtti. Mercan, ‘Burada da belki biraz da Tokyo’daki tecrübelerimizden kaynaklanarak ve özelliklede 2023 yılının Cumhuriyetimizin 100. Yılı olması münasebetiyle 2023 yılında ağırlıklı olarak pandemi de geçtikten sonra çok ciddi kültürel faaliyetleri yapmayı arzu ediyoruz’ dedi.

‘ABD’de yaşayan Türk vatandaşları ile ilişkiler daha dinamik hale getirilecek’
Sözlerini sonlandırmadan önce ABD’deki Türk vatandaşları ile ilişkilerin daha dinamik hale getirilmesi ve bu yönde birçok Başkonsolosluk’un seferberliği ile bu çalışmaların yürütülmesine yönelik beklentisini dile getiren Mercan, ‘Bir başka husus tabi ki, belki bu daha çok Türk-Amerika ilişkilerinden farklı olarak Amerika’da yaşayan Türk toplumuyla olan ilişkilerimizin dinamik hale gelmesi, dinamik olması, bu güne kadar yapılan bu ilişkileri daha da arttırmak, yeni projeler, çağın getirdiği yeni bir takım teknik ve teknolojik imkanlarla bu ilişkileri artırmak, vatandaşlarımızın katılımlarını sağlamak ve burada yaşayan gerçekten ülkemize katma değer sağlayabilecek insanlarımızı da, onları cesaretlendirmek gibi bir takım çalışmalar içinde olacağız. Bu süre zarfında ümit ediyorum diyaloğumuz sık sık olacak, sık sık bir birimiz göreceğiz. Bu çerçeve içinde gerek büyükelçiliğimiz rezidansı, gerek bütün başkonsolosluklarımızın imkanları yani Huston olsun, New York olsun, Miami olsun, Boston olsun, bütün Başkonsolosluklarımızın bu konularda seferber olacaklarını düşünüyorum’ İfadelerini aktardı.