Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ı 1982 yılında öldüren ve ömür boyu hapse mahkum edilen Hampig Sassounian’ın serbest bırakılmasının önündeki engellerin kalkmasının ardından Arıkan ailesinin avukatı Günay Evinch, kararın ABD’deki Ermenileri cesaretlendirdiğini ifade etti.

Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ı 1982 yılında öldüren ve ömür boyu hapse mahkum edilen Hampig Sassounian’ın serbest bırakılmasının önündeki engellerin kalkmasının ardından Arıkan ailesinin avukatı Günay Evinch, kararın ABD’deki Ermenileri cesaretlendirdiğini ifade etti. Evinch, teröristin serbest bırakılmaması için 3 seçeneğin bulunduğunun da altını çizdi.
ABD’de 1982 yılında Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ı düzenlediği suikast ile şehit eden Ermeni terörist Hampig Sassounian’ın serbest bırakılmasının önünün açılmasının yankıları sürüyor. Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Can Oğuz ve Arıkan ailesinin avukatlığını yapan Türk Amerikan Yönlendirme Komitesi Eş Başkanı Günay Evinch tepki çeken karara yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Günay Evinch terörist Sassounian’ın, ‘Ben yeni bir insanım, eski bir katil değilim ve barışçıl bir hayat istiyorum’ diyerek buna Tahliye Kurulunun kandığını, ancak California Valisi Gavin Newsom’ın bu kararı iptal ettiğini, daha sonra ise mahkemenin Newsom’ın kararını bozduğunu, Newsom’ın da ‘siyasi çıkarlar’ nedeni ile kararı Temyiz Mahkemesine taşımadığını vurguladı.

‘Serbest bırakılmaması için 3 seçenek var’
Gelinen noktada teröristin serbest bırakılmaması için 3 seçenek olduğunu ifade eden Evinch, ‘Birincisi, Tahliye Kurulu kararı tekrar gözden geçirebilir’ dedi. İkinci ihtimalin California Valisi Gavin Newsom’ın, ‘Ben bir teröristi serbest bırakan vali olmak istemiyorum’ düşüncesi ile fikrini değiştirerek Temyiz kararına başvurması olduğu bilgisini paylaşan Evinch, ‘Vali Newsom, şu an siyasi bir karar vermiş gibi gözüküyor. Çünkü tekrar valilik seçimi isteyen bir hareket var. Bu şekilde Ermeni lobisini ve parasını alabiliyor’ diye konuştu.
Evinch, terörist Sassounian’ın serbest bırakılmasını engelleyecek 3. seçeneğin ise ABD Adalet Bakanlığının kanunun ‘bir diplomat öldürülürse bu bir federal suçtur ve bunun cezası tahliye kararı olmaksızın ömür boyu hapistir’ ifadesini içeren 18. maddesinin 1116. fıkrası uyarınca dava açabilmesi olduğunu vurguladı. Evinch, ‘Sassounian şu an Kemal Arıkan’ı öldürdüğü için hapse girdi. Ancak bu federal suç farklı’ dedi. Bahsettiği kanunun ABD’de hizmet veren diplomatları ve onlara karşı işlenen suçları kapsadığını belirten Evinch, ABD’nin dünyada kendi diplomatlarına karşı işlenen cinayet suçları için de aynı talepte bulunduğuna dikkat çekerek, ‘ABD’nin en azından iki diplomatına karşı işlenen cinayet ile ilgili bu şekilde dava var.’ dedi. Evinch, ‘ABD’li yetkililer valiye diyor ki ’Amerika’yı bu şekilde zorda bırakmayın’ ifadelerini kullandı.

‘ABD’deki Ermeniler cesaretlenmiş durumdalar’
Sassounian’ın serbest kalması durumunda tekrar tutuklanacağını ve daha sonra sınır dışı edileceğini belirten Evinch, ‘ABD’de bulunan Ermeni toplumunun tepkisinden Sassounian’ın yaptığını doğru bulduklarını görüyoruz ve nitekim o kadar cesaretlenmiş durumdalar ki nefret dolu, şiddet dolu, ölüm tehditleri dolu sosyal medyada ASALA’yı ve sözde adalet komandolarını öven mesajlar veriyolar. Tabi bu, ABD’de bu şiddetin ne kadar doğru olduğuna inanan bazı Ermeni Amerikalılar olduğunu gösteriyor’ diye konuştu. Evinch kendi dostlarından örnek vererek bütün Ermenilerin bu şekilde düşünmediğini, ancak kendi toplulukları içerisindeki radikallerden gelecek şiddetten korktuklarından ses çıkartamadıklarını ifade etti.

‘Sassounian ’Ermenistan Savunma Bakanlığı bana iş veriyor’ diyor’
Evinch, terörist Sassounian’ın serbest bırakılması noktasından Ermenistan’da kırmızı halı ile karşılanmasının büyük bir ihtimal olduğunu kaydederek, ‘Tahliye Kurulu Sassounian’ın normal hayata dönme planını sorduğunda Sassounian, ’Ermenistan Savunma Bakanlığı bana iş veriyor’ diyor’ bilgisini paylaştı.
Sassounian’ın Ermeni bir militan dergisinde serbest kaldıktan sonra Ermenistan topraklarını korumaya devam edeceğini söylediğini belirten Evinch, ‘Ancak Sassounian’ın bahsettiği topraklar uluslararası kanunlarla çizilen değil, mitolojik Ermeni toprakları olan, batıda Erzurum’a, güneydoğuda Diyarbakır’a kadar ve Kafkaslarda Bakü’ye kadar giden topraklar olduğunu düşünüyor’ şeklinde konuştu.
Sassounian’ın bunu ilan ettiği için pişman olduğunu söylediğini de ifade eden Evinch, ancak bu pişmanlığın düşüncelerin yanlışlığından değil, bunları açıkça söyleyerek kendini zor durumda bırakmaktan geldiğini vurguladı.
Evinch, Türk Amerikan toplumun Ermeni teröründen çok eziyet çektiğinin altını çizerek, ‘4 diplomat öldürüldü ABD topraklarında. Dünyada 40’tan fazla diplomat, 70’den fazla sivil öldürüldü. 700 kişiden fazla sivil Amerikalılar dahil ağır yaralandı Ermeni terörizminden ve bu çok tehlikeli bir gelişme’ dedi. Tehlikenin hem Türk, Azerbaycan ve Müslüman toplumuna yönelik olduğunu hem de ABD’nin terörizme karşı tutumu anlamında önemli olduğunu dile getiren Evinch, ‘Çok dikkatli olunmalı’ diyerek uyarıda bulundu.
Los Angeles Başkonsolosu Can Oğuz da Türkiye’nin bu zamana kadar Sassounian’ın serbest bırakılmasını önlemek üzere istikrarlı bir çalışma yürüttüğünü, ancak son olarak teröristin bırakılması ile ilgili şartlı salıverme kararının California Valisi Gavin Newsom tarafından veto edilmesinin mahkemece bozulması ve Newsom’ın bu kararı Temyize götürme yetkisi varken, bu yolu kullanmamayı tercih ettiğini, karara itiraz etmeyeceğini açıklaması ile terörist Sassounian’ın serbest bırakılmasının önünün açıldığını hatırlattı. ‘Bu kararı esefle karşılıyoruz’ diyen Oğuz, ‘Bakanlığımızın açıkladığı gibi bunu en kuvvetli ifadelerle kınıyoruz’ dedi.

‘Adalet duygusuna çok büyük bir darbe vuruldu’
Oğuz, ‘Merhum şehit Başkonsolosumuz Kemal Arıkan’ın ve Ermeni terörüne ilk şehit verdiğimiz Bahadır Demir ve Mehmet Baydar’ın bulunduğu makamlarda görev yaptığım için tabii ki duygusal olarak çok daha ağır bir yük, çok daha büyük bir üzüntü içerisindeyim. Adalet duygusunun çok büyük yaralandığını düşünüyorum. Adalet duygusuna çok büyük bir darbe vurulduğunu düşünüyorum. Ayrıca diplomatların dünya genelindeki güvenlikleri açısından çok yanlış bir karar olduğu kanaatindeyim’ dedi.

‘Uluslararası terörle mücadele anlamında da son derece yanlış bir karar’
Suçun sözde kendilerine ‘Adalet Komandoları’ denen bir terör örgütü adına işlendiğini hatırlatan Oğuz, ‘Dolayısıyla uluslararası terörle mücadele anlamında da son derece yanlış bir karar, yanlış bir emsal teşkil edeceğini düşünüyorum. Diplomatlarımıza yönelik bu husumet ve şiddet dalgası aynı zamanda Ermeni diasporasının bulunduğu yerlerdeki vatandaşlarımızı da hedef aldı’ diye konuştu.
Oğuz, 1980’lerdeki şiddet hareketinin Los Angeles’ta bulunan Türk Amerikan toplumunu da hedef aldığını, son dönemde Ermenistan ile artan gerilimin Los Angeles’ın çok uzağında olmasına rağmen bölgede bulunan Ermeni diasporası içindeki radikal unsurların yerel politikacıları da kullanarak husumeti körüklediklerini aktardı.
Politikacıların küçük siyasi hesaplar ile tüm toplumu temsil etmek yerine sadece bir tarafı tutarak hareket ettiğini ifade eden Oğuz, bu durumun bölgedeki Türk vatandaşlarında endişe ve tepkiye neden olduğunu belirtti. Türk vatandaşlarının kendilerine hizmet veren bir Başkonsolosun, bir Türk vatandaşının katilinin serbest bırakılıyor olmasına tepkili olduğunu ve bölgedeki Türk Amerikan toplumu üyelerinin bu tepkilerini ABD’li siyasetçilerden kendi güvenliklerine ilişkin adım atılmasını gerek sosyal medya gerek mektup ve elektronik postalarla talep ettiklerini belirtti. Oğuz ABD’li yetkileri işaret ederek, ‘Onlara buradaki Türk Amerikan toplumunun da mutluluğundan ve güvenliğinden sorumlu olduklarını hatırlatıyoruz’ dedi.

‘Bu teröristin serbest bırakılmaması için elimizden gelen her türlü çabayı sarf edeceğiz’
Oğuz, ‘Biz, buradaki Büyükelçiliğimiz, Başkonsolosluğumuz, Bakanlığımız ve ilgili tüm kurumlarımız olarak son ana kadar bu hunhar cinayetin katilinin, bu teröristin serbest bırakılmaması için elimizden gelen her türlü çabayı sarf edeceğiz’ ifadelerini kullandı.
Başkonsolos Oğuz, ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığının teröristin serbest bırakılması kararından duyduğu üzüntüyü belirttiğini, ancak aynı zamanda bu kurumun bu durumu değiştirebilecek bir konumda olduğuna dikkat çekti. Oğuz, ‘Dünya genelinde diplomatların güvenliğinden bahsediyorsak kötü emsal teşkil edilmemesi gerekiyor’ diye konuştu.