Özel Sevgi Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Nilgün Özbal, insanların yaşam kalitesini düşüren miğren hastalığının tedaviyle kontrol altına alınabileceğini söyledi.
Migren tüm dünyada en çok görülen beyin hastalıkları arasında başı çektiğini belirten Özel Sevgi Hastanesi’nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Nilgün Özbal, 22 Temmuz Dünya Beyin Günü’nün ana teması bu yıl Dünya Nöroloji Federasyonu ve Dünya Başağrısı Cemiyeti tarafından migren olarak belirlendiğini ve bu konuda farkındalık oluşturulduğunu kaydetti. Türkiye’de de Türk Nöroloji Derneği ve Türk Algoloji Derneği tarafından ortak olarak ilk kez aynı mesajlarla 50 merkezde migren ile ilgili farkındalık yaratmak amacıyla bilgilendirme toplantıları yapıldığına dikkat çeken Özbal, bu 50 merkezden birinin de Özel Sevgi Hastanesi olduğunu söyledi.
MİGREN YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR
Migrenin tüm dünyada en belirgin beyin hastalığı olduğuna dikkat çeken Özbal, “Migren, dünyada ağrıya bağlı olarak yarattığı yaşam kalitesi düşüşü nedeniyle engellilik yaratan ancak yaşamı tehdit etmeyen en önemli 6. hastalık olarak kabul edilmektedir.” diye konuştu. Migrenin kronik olarak geliştiğini ve bu durumun Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre acil müdahale listesindeki ilk 10 hastalık içerisinde olduğunu bildiren Uzm. Dr. Nilgün Özbal sözlerine şöyle devam etti: “Migrendeki başağrıları saatlerce bazen günlerce sürebilir. Ataklar şeklinde olan bu özellikteki başağrılarını migren olarak nitelendiriyoruz. Bu türden ağrıya bulantı ve kusma eşlik edebilir. Hastalar çoğunlukla ışıktan, sesten ve kokudan rahatsız olurlar.Migren ağrıları nedeniyle hastalar, çalışamaz ve sosyal aktivitelerini yapamaz duruma gelebilirler. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, işgücü ve işgünü kaybına neden olan migren dünyada her 7 kişiden birinde ülkemizde her 6 kişiden birinde görülen bir hastalık. Açlık, stres, uykusuzluk, aşırıuyku, lodos, kadınlarda mensturasyon gibi nedenler migren ataklarını tetikler. Çocuklarda da migren başağrıları olabilir. Bu ağrılar çocukların okul aktivitelerini engelleyebilir.”
TEDAVI ILE KALITELI BIR YAŞAM SÜRÜLMESI MÜMKÜN
Hastaların yaşam biçimlerindeki bazı düzenlemeler ve tedavi ile migren ataklarının kontrol altına alınabileceğini belirten Dr. Nilgün Özbal, “Migren hastalarına önleyici tedavilerle daha kaliteli bir yaşam sağlanabilir. Tıbbi, bazı girişimsel ve davranışsal tedaviler etkili olurken, hacamat veya migren cerrahisi gibi yöntemlerin bugün tedavide etkinliğinin kanıtı bulunmamaktadır. Başağrısının hafife alınmaması gerekiyor” dedi. Özbal, sözlerinin sonunda “Hastalar gerektiğinde bir nöroloji uzmanına başvurmayı ihmal etmemeliler” uyarısında bulundu. Bilgilendirme toplantısının ardından Özel Sevgi Hastanesi’nin lobisinde Dünya Beyin Günü nedeniyle bir kokteyl düzenlendi. Kokteyle hastanenin Nöroloji Uzmanları Dr. Nilgün Özbal, Dr. Hande Biçkin Kestem, hekimler, hastane personeli ve hastalar katıldı.
Özel Sevgi Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Nilgün Özbal, insanların yaşam kalitesini düşüren miğren hastalığının tedaviyle kontrol altına alınabileceğini söyledi.
Migren tüm dünyada en çok görülen beyin hastalıkları arasında başı çektiğini belirten Özel Sevgi Hastanesi’nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Nilgün Özbal, 22 Temmuz Dünya Beyin Günü’nün ana teması bu yıl Dünya Nöroloji Federasyonu ve Dünya Başağrısı Cemiyeti tarafından migren olarak belirlendiğini ve bu konuda farkındalık oluşturulduğunu kaydetti. Türkiye’de de Türk Nöroloji Derneği ve Türk Algoloji Derneği tarafından ortak olarak ilk kez aynı mesajlarla 50 merkezde migren ile ilgili farkındalık yaratmak amacıyla bilgilendirme toplantıları yapıldığına dikkat çeken Özbal, bu 50 merkezden birinin de Özel Sevgi Hastanesi olduğunu söyledi.
MİGREN YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR
Migrenin tüm dünyada en belirgin beyin hastalığı olduğuna dikkat çeken Özbal, “Migren, dünyada ağrıya bağlı olarak yarattığı yaşam kalitesi düşüşü nedeniyle engellilik yaratan ancak yaşamı tehdit etmeyen en önemli 6. hastalık olarak kabul edilmektedir.” diye konuştu. Migrenin kronik olarak geliştiğini ve bu durumun Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre acil müdahale listesindeki ilk 10 hastalık içerisinde olduğunu bildiren Uzm. Dr. Nilgün Özbal sözlerine şöyle devam etti: “Migrendeki başağrıları saatlerce bazen günlerce sürebilir. Ataklar şeklinde olan bu özellikteki başağrılarını migren olarak nitelendiriyoruz. Bu türden ağrıya bulantı ve kusma eşlik edebilir. Hastalar çoğunlukla ışıktan, sesten ve kokudan rahatsız olurlar.Migren ağrıları nedeniyle hastalar, çalışamaz ve sosyal aktivitelerini yapamaz duruma gelebilirler. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, işgücü ve işgünü kaybına neden olan migren dünyada her 7 kişiden birinde ülkemizde her 6 kişiden birinde görülen bir hastalık. Açlık, stres, uykusuzluk, aşırıuyku, lodos, kadınlarda mensturasyon gibi nedenler migren ataklarını tetikler. Çocuklarda da migren başağrıları olabilir. Bu ağrılar çocukların okul aktivitelerini engelleyebilir.”
TEDAVI ILE KALITELI BIR YAŞAM SÜRÜLMESI MÜMKÜN
Hastaların yaşam biçimlerindeki bazı düzenlemeler ve tedavi ile migren ataklarının kontrol altına alınabileceğini belirten Dr. Nilgün Özbal, “Migren hastalarına önleyici tedavilerle daha kaliteli bir yaşam sağlanabilir. Tıbbi, bazı girişimsel ve davranışsal tedaviler etkili olurken, hacamat veya migren cerrahisi gibi yöntemlerin bugün tedavide etkinliğinin kanıtı bulunmamaktadır. Başağrısının hafife alınmaması gerekiyor” dedi. Özbal, sözlerinin sonunda “Hastalar gerektiğinde bir nöroloji uzmanına başvurmayı ihmal etmemeliler” uyarısında bulundu. Bilgilendirme toplantısının ardından Özel Sevgi Hastanesi’nin lobisinde Dünya Beyin Günü nedeniyle bir kokteyl düzenlendi. Kokteyle hastanenin Nöroloji Uzmanları Dr. Nilgün Özbal, Dr. Hande Biçkin Kestem, hekimler, hastane personeli ve hastalar katıldı.