Balıkesir’de düzenlenen ‘Küresel Ekonomik Gelişmelerin Türkiye’ye Yansıması ve Ülkemiz Ekonomisinin İyileşme Sureci’ konulu konferansın konuğu gazeteci Emin Çapa oldu. Emin Çapa oda ve borsa üyelerine yaptığı sunumda yeni dünya düzeninden ekonomik gelişmelere kadar açıklamalarda bulundu.
Yeni dünya düzeninin bilim ve teknolojiden geçtiğini belirten Gazeteci Emin Çapa akıl ve bilimle yapılan işlerden çıkan sonucun teknolojiyi oluşturduğunu kaydetti. Konferansın açılışında konuşan Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula da Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisinin Balıkesir’de 4 Mayıs günü yapılacağını duyurdu. Rahmi Kula zirveye TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra, Sanayi Bakanı Mustafa Varank’ın da bir aksilik olmaması durumunda katılacağını ifade etti.
Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula, konferansın açılışında duyuru için kürsüye gelerek, Cumartesi günü Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisinin Balıkesir’de yapılacağını söyledi. Kula, “Bizler her yaptığımız toplantıda bu kalabalığı gördükçe motive oluyoruz, bir sonrakine daha iyi toplantı tertip etmeyi hedefliyoruz. İnşallah bu toplantılarda kalabalıkların artarak devam etmesini diliyorum. Ticaret Odası olarak son 7-8 aydır e-ticaret, e-ihracat ve dijital dönüşümle ilgili eğitimlerimiz oldu. E-ticaret yapan firmalarımızı bu açıdan tek tek çağırdık. Dün teyitleşerek kesinleşen bir programla birlikte Cumartesi günü saat 11.00’de Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisini Balıkesir’de gerçekleştireceğiz. Programa da Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nun katılımını teyitledik. Sanayi Bakanımız Mustafa Varank’ın da şu anda programındayız. Eğer bir aksilik çıkmazsa Cumartesi günü saat 11.00’de Teknoloji Buluşmaları Zirvesini hep birlikte gerçekleştireceğiz” dedi.
Emin Çapa: “Bilim ve teknoloji gelişti yepyeni bir döneme girdik”
Açılış konuşmalarının ardından Küresel Ekonomik Gelişmelerin Türkiye’ye Yansıması ve Ülkemiz Ekonomisinin İyileşme Sureci konulu sunumuna geçen Gazeteci Emin Çapa ilk olarak bilim ve teknolojinin hayatımızdaki önemine değindi. Çapa, “Bu salondakilere sesleniyorum; siz insan olarak doğan son nesilsiniz. İnsan olarak ölen de son nesil olacaksınız. Sizin çocuklarınız insan olarak doğdular, insan olarak ölmeyecekler. Sizin torunlarınız insan olarak doğmayacaklar, insan olarak da ölmeyecekler. Bilim ve teknoloji yeni bir safhaya geldi, biz de yepyeni bir döneme geldik. Sizin bildiğiniz ve eğitim gördüğünüz çağın sonu geldi. İnsan karar verirken iki şeye dayanır. Bunlardan birisi sizin eğitiminiz. Hepimiz okula gidiyoruz, bir takım okullarda eğitimler alıyoruz. Öbürü de iş yapıyoruz, çalışıyoruz, bir şey üretiyoruz. Bu ikisiyle karar veriyoruz. Ama dünya normal giderken bunlar size yardım ediyor. Dünya değişirken bunlar size yardım etmiyor. Şimdi şöyle düşünün; insan dediğimiz canlı binlerce yıl tarım yapmış. Bugün dünyanın her yerinde iyi eğitimlilerde böyle bir hastalık var: köye gideceksin, kendi buğdayını yetiştireceksin, kendi sütünü kendin sağacaksın falan. Peki, bunları yapmak isteyenler tarla ne zaman çapalanır biliyor mu veya hiç sıcakta buğday tarlasına girdin mi veya ahıra girdin mi, ahır nasıl kokuyor biliyor musun? Ama o büyük birikimin sanayi devrimi diye bir şey gelince birden değerini kaybetti. Kimin için değerini kaybetti? Fabrikanın içine giren için değerini kaybetti. Fabrikanın içine giren artık yeni bir şey öğrenmek zorunda, kendine yeni bir format atmak zorunda kendine” diye konuştu.
Eski çağın girdisi hammaddeydi yeni çağın bilim ve teknoloji
Yeni çağı eskisinden ayıran özelliklerin bulunduğuna da işaret eden Emin Çapa, “Bu tarım önemsiz demek değildi. Ama bu çağ öyle değil. Bu çağda daha dramatik bir şey var. Bilgiyi size eğitim gördüğünüz hemen her şey verir hale geldi. Yeni bir çağa girdik dedim ya bu çağın eskisiyle bir farkı var. O da şu; eski çağın girdisi ham maddeydi. Yani sac girer araba, buzdolabı çıkar, pamuk girer kumaş çıkar veya takım elbise, gömlek çıkar. Ham madde girdi idi, çıktı bir üründü. O zaman siz sanayi devrimini yapmasaydınız bile şunu yapabilirdiniz; paranız varsa sanayi devrimini yapandan makineyi alıyordunuz, birini çağırıp o kolu çek, şu düğmeye bas çıkan ürünü ben satacağım sende kazanacaksın ben de kazanacağım denebiliyordu. Ama yeni çağ öyle değil. Yeni çağın girdisi akıl ve bilim, çıktısı teknoloji. Öyle hammadde falan artık değil. Girdi akıl ve bilim, çıktı teknoloji olunca cahilin bir değeri kalıyor mu? Hayır, çünkü ondan dünyada çok var. Size gelirim, sizden daha ucuz Çin’e giderim, oradan Vietnam’a geçerim, olmadı yeni gözde Afrika’ya giderim, dünyada çok var. Ve üstelik onları da çöp sepetine atacağım, onlara da ihtiyacım kalmayacak. Yeni dönem akıl ve bilim olunca bizim ana sorunumuz olan eğitim aşırı değer kazanıyor. Yeni dönemin akıl ve bilim ve çıktısının teknoloji olmasının en önemli göstergesi enerji. Madde denen bir şey yoktur her şey enerjidir. Madde enerjinin sadece öbür yüzü, yani bir yüzü. Bugüne kadar biz hep şöyle ölçerdik; ne kadar enerji tüketiyorsak o kadar yüksek gelir elde edersin. Ne kadar yüksek enerji o kadar büyük gelir. Aslına bakarsanız savaş bile öyledir. Savaş temelinde karşı tarafa ne kadar enerji naklettiğinizdir. Eskiden kas gücüydü, kas enerjisiydi. Daha sonra o güç aşama aşama nükleere varıncaya kadar birbirimizin üstüne atacak enerjiyi üretiyoruz. Ama dünyanın en büyük ekonomisi Amerika Birleşik Devletleri ekonomisinin gelirle enerji arasındaki bağa bakmanızı isterim. Yıl 1951 ne kadar enerji o kadar milli gelir. Sonra 80’lerin başına gelirken milli gelir artarken enerji ölü oluyor. Sonra 80’lerin ortasından itibaren enerji artışı artıyor ama aynı paralellikte değil. 97’de dijitalleşmenin tamamen dünyayı ele geçirdiği bir dönemde önce enerji tüketimi olduğu yerde kalıyor, sonra düşüyor, 2008 krizinde enerji artarken milli gelir düşüşte. Bu bize bir şey gösteriyor. Enerji tüketimiyle milli gelir, yani refah arasındaki bağ kopmuştur, eski dünya bitmiştir. Sanayi devrimiyle zirve yapan bu kömürü kontrol eden, buharı, demir çeliği kontrol eden dünyayı kontrol eder, Oradan nükleeri kontrol eden, yani enerjiyi kontrol eden milli geliri kontrol eder bitmiştir. Bu durum dünyada da aynıdır. Demek ki bir şey oluyor dünyada ne oluyor? İki şey oluyor. Bunlardan bir tanesi evlerimizde ve fabrikalarımızda A+++ makinelerimiz var. Aynı işi daha düşük enerjiyle yapıyoruz. Hatta daha düşük enerjiyle daha çok iş yapıyoruz artık. Artık bunu üretmenin bir anlamı kalmadı. Bunu dizayn etmenin anlamı var. Artık bunu üretmenin bir anlamı kalmadı. Artık bunu fikren oluşturmanın, asıl gelir onu fikren oluşturmakta. Onun arkasındaki bilim ve teknolojiyi üretmek. Biz hep bilim ve teknolojiyi birbirine karıştırıyoruz. Bilim ve teknoloji aynı şey değil. Bilim bir şeyin hammaddesi, teknoloji bunun çıktısı” diye konuştu.
Ekonomiyi ele aldı
Gazeteci Emin Çapa yeni dünya düzeni hakkında yaptığı açıklamaların ardından Türkiye ve dünya ekonomisi üzerine sunum gerçekleştirdi. Çapa krizlerin hiçbir zaman bitmeyeceğini belirterek, ülkeyi yönetenlerin ilk görevinin sanayici ve işadamlarının gemilerini yürütmelerinde yardımcı olmaları gerektiğini ifade etti. Emin Çapa, ülkenin düzlüğe çıkması için üreticilerin desteklenerek, sorunlarının bitirilmesinin önemine değinerek, ekonomi konusunda yaşanan gelişmelerden bahsetti. İHA
Balıkesir’de düzenlenen ‘Küresel Ekonomik Gelişmelerin Türkiye’ye Yansıması ve Ülkemiz Ekonomisinin İyileşme Sureci’ konulu konferansın konuğu gazeteci Emin Çapa oldu. Emin Çapa oda ve borsa üyelerine yaptığı sunumda yeni dünya düzeninden ekonomik gelişmelere kadar açıklamalarda bulundu.
Yeni dünya düzeninin bilim ve teknolojiden geçtiğini belirten Gazeteci Emin Çapa akıl ve bilimle yapılan işlerden çıkan sonucun teknolojiyi oluşturduğunu kaydetti. Konferansın açılışında konuşan Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula da Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisinin Balıkesir’de 4 Mayıs günü yapılacağını duyurdu. Rahmi Kula zirveye TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra, Sanayi Bakanı Mustafa Varank’ın da bir aksilik olmaması durumunda katılacağını ifade etti.
Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula, konferansın açılışında duyuru için kürsüye gelerek, Cumartesi günü Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisinin Balıkesir’de yapılacağını söyledi. Kula, “Bizler her yaptığımız toplantıda bu kalabalığı gördükçe motive oluyoruz, bir sonrakine daha iyi toplantı tertip etmeyi hedefliyoruz. İnşallah bu toplantılarda kalabalıkların artarak devam etmesini diliyorum. Ticaret Odası olarak son 7-8 aydır e-ticaret, e-ihracat ve dijital dönüşümle ilgili eğitimlerimiz oldu. E-ticaret yapan firmalarımızı bu açıdan tek tek çağırdık. Dün teyitleşerek kesinleşen bir programla birlikte Cumartesi günü saat 11.00’de Türkiye Teknoloji Zirvesi’nin ikincisini Balıkesir’de gerçekleştireceğiz. Programa da Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nun katılımını teyitledik. Sanayi Bakanımız Mustafa Varank’ın da şu anda programındayız. Eğer bir aksilik çıkmazsa Cumartesi günü saat 11.00’de Teknoloji Buluşmaları Zirvesini hep birlikte gerçekleştireceğiz” dedi.
Emin Çapa: “Bilim ve teknoloji gelişti yepyeni bir döneme girdik”
Açılış konuşmalarının ardından Küresel Ekonomik Gelişmelerin Türkiye’ye Yansıması ve Ülkemiz Ekonomisinin İyileşme Sureci konulu sunumuna geçen Gazeteci Emin Çapa ilk olarak bilim ve teknolojinin hayatımızdaki önemine değindi. Çapa, “Bu salondakilere sesleniyorum; siz insan olarak doğan son nesilsiniz. İnsan olarak ölen de son nesil olacaksınız. Sizin çocuklarınız insan olarak doğdular, insan olarak ölmeyecekler. Sizin torunlarınız insan olarak doğmayacaklar, insan olarak da ölmeyecekler. Bilim ve teknoloji yeni bir safhaya geldi, biz de yepyeni bir döneme geldik. Sizin bildiğiniz ve eğitim gördüğünüz çağın sonu geldi. İnsan karar verirken iki şeye dayanır. Bunlardan birisi sizin eğitiminiz. Hepimiz okula gidiyoruz, bir takım okullarda eğitimler alıyoruz. Öbürü de iş yapıyoruz, çalışıyoruz, bir şey üretiyoruz. Bu ikisiyle karar veriyoruz. Ama dünya normal giderken bunlar size yardım ediyor. Dünya değişirken bunlar size yardım etmiyor. Şimdi şöyle düşünün; insan dediğimiz canlı binlerce yıl tarım yapmış. Bugün dünyanın her yerinde iyi eğitimlilerde böyle bir hastalık var: köye gideceksin, kendi buğdayını yetiştireceksin, kendi sütünü kendin sağacaksın falan. Peki, bunları yapmak isteyenler tarla ne zaman çapalanır biliyor mu veya hiç sıcakta buğday tarlasına girdin mi veya ahıra girdin mi, ahır nasıl kokuyor biliyor musun? Ama o büyük birikimin sanayi devrimi diye bir şey gelince birden değerini kaybetti. Kimin için değerini kaybetti? Fabrikanın içine giren için değerini kaybetti. Fabrikanın içine giren artık yeni bir şey öğrenmek zorunda, kendine yeni bir format atmak zorunda kendine” diye konuştu.
Eski çağın girdisi hammaddeydi yeni çağın bilim ve teknoloji
Yeni çağı eskisinden ayıran özelliklerin bulunduğuna da işaret eden Emin Çapa, “Bu tarım önemsiz demek değildi. Ama bu çağ öyle değil. Bu çağda daha dramatik bir şey var. Bilgiyi size eğitim gördüğünüz hemen her şey verir hale geldi. Yeni bir çağa girdik dedim ya bu çağın eskisiyle bir farkı var. O da şu; eski çağın girdisi ham maddeydi. Yani sac girer araba, buzdolabı çıkar, pamuk girer kumaş çıkar veya takım elbise, gömlek çıkar. Ham madde girdi idi, çıktı bir üründü. O zaman siz sanayi devrimini yapmasaydınız bile şunu yapabilirdiniz; paranız varsa sanayi devrimini yapandan makineyi alıyordunuz, birini çağırıp o kolu çek, şu düğmeye bas çıkan ürünü ben satacağım sende kazanacaksın ben de kazanacağım denebiliyordu. Ama yeni çağ öyle değil. Yeni çağın girdisi akıl ve bilim, çıktısı teknoloji. Öyle hammadde falan artık değil. Girdi akıl ve bilim, çıktı teknoloji olunca cahilin bir değeri kalıyor mu? Hayır, çünkü ondan dünyada çok var. Size gelirim, sizden daha ucuz Çin’e giderim, oradan Vietnam’a geçerim, olmadı yeni gözde Afrika’ya giderim, dünyada çok var. Ve üstelik onları da çöp sepetine atacağım, onlara da ihtiyacım kalmayacak. Yeni dönem akıl ve bilim olunca bizim ana sorunumuz olan eğitim aşırı değer kazanıyor. Yeni dönemin akıl ve bilim ve çıktısının teknoloji olmasının en önemli göstergesi enerji. Madde denen bir şey yoktur her şey enerjidir. Madde enerjinin sadece öbür yüzü, yani bir yüzü. Bugüne kadar biz hep şöyle ölçerdik; ne kadar enerji tüketiyorsak o kadar yüksek gelir elde edersin. Ne kadar yüksek enerji o kadar büyük gelir. Aslına bakarsanız savaş bile öyledir. Savaş temelinde karşı tarafa ne kadar enerji naklettiğinizdir. Eskiden kas gücüydü, kas enerjisiydi. Daha sonra o güç aşama aşama nükleere varıncaya kadar birbirimizin üstüne atacak enerjiyi üretiyoruz. Ama dünyanın en büyük ekonomisi Amerika Birleşik Devletleri ekonomisinin gelirle enerji arasındaki bağa bakmanızı isterim. Yıl 1951 ne kadar enerji o kadar milli gelir. Sonra 80’lerin başına gelirken milli gelir artarken enerji ölü oluyor. Sonra 80’lerin ortasından itibaren enerji artışı artıyor ama aynı paralellikte değil. 97’de dijitalleşmenin tamamen dünyayı ele geçirdiği bir dönemde önce enerji tüketimi olduğu yerde kalıyor, sonra düşüyor, 2008 krizinde enerji artarken milli gelir düşüşte. Bu bize bir şey gösteriyor. Enerji tüketimiyle milli gelir, yani refah arasındaki bağ kopmuştur, eski dünya bitmiştir. Sanayi devrimiyle zirve yapan bu kömürü kontrol eden, buharı, demir çeliği kontrol eden dünyayı kontrol eder, Oradan nükleeri kontrol eden, yani enerjiyi kontrol eden milli geliri kontrol eder bitmiştir. Bu durum dünyada da aynıdır. Demek ki bir şey oluyor dünyada ne oluyor? İki şey oluyor. Bunlardan bir tanesi evlerimizde ve fabrikalarımızda A+++ makinelerimiz var. Aynı işi daha düşük enerjiyle yapıyoruz. Hatta daha düşük enerjiyle daha çok iş yapıyoruz artık. Artık bunu üretmenin bir anlamı kalmadı. Bunu dizayn etmenin anlamı var. Artık bunu üretmenin bir anlamı kalmadı. Artık bunu fikren oluşturmanın, asıl gelir onu fikren oluşturmakta. Onun arkasındaki bilim ve teknolojiyi üretmek. Biz hep bilim ve teknolojiyi birbirine karıştırıyoruz. Bilim ve teknoloji aynı şey değil. Bilim bir şeyin hammaddesi, teknoloji bunun çıktısı” diye konuştu.
Ekonomiyi ele aldı
Gazeteci Emin Çapa yeni dünya düzeni hakkında yaptığı açıklamaların ardından Türkiye ve dünya ekonomisi üzerine sunum gerçekleştirdi. Çapa krizlerin hiçbir zaman bitmeyeceğini belirterek, ülkeyi yönetenlerin ilk görevinin sanayici ve işadamlarının gemilerini yürütmelerinde yardımcı olmaları gerektiğini ifade etti. Emin Çapa, ülkenin düzlüğe çıkması için üreticilerin desteklenerek, sorunlarının bitirilmesinin önemine değinerek, ekonomi konusunda yaşanan gelişmelerden bahsetti. İHA