Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Ayvalık Belediye Başkan Mesut Ergin, ’22 adası, tabiat parkları, doğal güzellikleri, pırlanta kumsalları, birbirinden güzel koyları, kırmızı mercanlar gibi sualtı zenginlikleri, çam ormanları, zeytin ağaçları ve tarihi kent dokusuyla çok özel bir kent olan Ayvalık’ta hizmetlerimizde ve çalışmalarımızda çevreye saygılı bir yaşam sürdürüyoruz.
Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Ayvalık Belediye Başkan Mesut Ergin, ’22 adası, tabiat parkları, doğal güzellikleri, pırlanta kumsalları, birbirinden güzel koyları, kırmızı mercanlar gibi sualtı zenginlikleri, çam ormanları, zeytin ağaçları ve tarihi kent dokusuyla çok özel bir kent olan Ayvalık’ta hizmetlerimizde ve çalışmalarımızda çevreye saygılı bir yaşam sürdürüyoruz. Doğal yaşama zarar gelmemesi için titiz çalışıyoruz gözümüz gibi koruyoruz’ dedi.
Dünyada toprak ve su gibi kaynakların çok hızlı bir şekilde tüketildiğine dikkat çeken Başkan Ergin, ciddi tehditler ile karşı karşıya kalmadan bugünden önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
Dört bir tarafı çam ormanları ve zeytin ağaçlarıyla çevrili olan Ayvalık’ın doğasına saygılı bir yaşamı hedef aldıklarını hatırlatan Başkan Ergin, ‘Kentimizi yönetirken çalışmalarımızda doğaya kesinlikle saygılı bir yaşama esas alıyoruz. İçecek suyumuz var, tabiat parklarımızdan gelen oksijenle soluyacağımız havamız da var. Köylerimizde yerel üreticilerimizin atalık tohumlarını değerlendirdikleri ve ürün aldıkları topraklarımız da var. Bugün bunlara sahip çıkmak gelecek kuşaklara aldığımız gibi emanet etmek boynumuzun borcudur. Bu değerler bir gün elimizden çıkarsa ne kenti yönetmenin ne bu kentte yaşamanın anlamı kalmaz’ dedi.
İki yıldır yaşamı evlere hapseden pandeminin yanı sıra, dünyanın korkulu rüyası iklim krizi gibi çevresel felaketler nedeniyle insanların kendileriyle ve doğa ile yüzleşmek zorunda kaldığını dile getiren Başkan Ergin, ‘Yaşadıklarımızdan şu sonucu çıkardık. İki yıl boyunca kent olarak dimdik ayakta durduk, paylaştık, birbirimize destek verdik. Kent insanı olarak direndik. Bu direnci devam ettirmenin yolu da bundan sonra, doğa ile uyumlu, çevreye zarar vermeyen bir yaşam. Temiz hava solumak, denizlerimizi kirletmemek, zeytinimize sahip çıkmak, kumsallarımızı korumak, pırıl pırıl koylarımıza bir izmarit dahi attırmamak. Çevreye, doğaya saygılı bir yaşam. Her yıl göğsümüzü gere gere Dünya Çevre Günü’nü kutlayalım’ diye konuştu.
Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Dünya Çevre Günü nedeniyle bir mesaj yayımlayan Ayvalık Belediye Başkan Mesut Ergin, ’22 adası, tabiat parkları, doğal güzellikleri, pırlanta kumsalları, birbirinden güzel koyları, kırmızı mercanlar gibi sualtı zenginlikleri, çam ormanları, zeytin ağaçları ve tarihi kent dokusuyla çok özel bir kent olan Ayvalık’ta hizmetlerimizde ve çalışmalarımızda çevreye saygılı bir yaşam sürdürüyoruz. Doğal yaşama zarar gelmemesi için titiz çalışıyoruz gözümüz gibi koruyoruz’ dedi.
Dünyada toprak ve su gibi kaynakların çok hızlı bir şekilde tüketildiğine dikkat çeken Başkan Ergin, ciddi tehditler ile karşı karşıya kalmadan bugünden önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
Dört bir tarafı çam ormanları ve zeytin ağaçlarıyla çevrili olan Ayvalık’ın doğasına saygılı bir yaşamı hedef aldıklarını hatırlatan Başkan Ergin, ‘Kentimizi yönetirken çalışmalarımızda doğaya kesinlikle saygılı bir yaşama esas alıyoruz. İçecek suyumuz var, tabiat parklarımızdan gelen oksijenle soluyacağımız havamız da var. Köylerimizde yerel üreticilerimizin atalık tohumlarını değerlendirdikleri ve ürün aldıkları topraklarımız da var. Bugün bunlara sahip çıkmak gelecek kuşaklara aldığımız gibi emanet etmek boynumuzun borcudur. Bu değerler bir gün elimizden çıkarsa ne kenti yönetmenin ne bu kentte yaşamanın anlamı kalmaz’ dedi.
İki yıldır yaşamı evlere hapseden pandeminin yanı sıra, dünyanın korkulu rüyası iklim krizi gibi çevresel felaketler nedeniyle insanların kendileriyle ve doğa ile yüzleşmek zorunda kaldığını dile getiren Başkan Ergin, ‘Yaşadıklarımızdan şu sonucu çıkardık. İki yıl boyunca kent olarak dimdik ayakta durduk, paylaştık, birbirimize destek verdik. Kent insanı olarak direndik. Bu direnci devam ettirmenin yolu da bundan sonra, doğa ile uyumlu, çevreye zarar vermeyen bir yaşam. Temiz hava solumak, denizlerimizi kirletmemek, zeytinimize sahip çıkmak, kumsallarımızı korumak, pırıl pırıl koylarımıza bir izmarit dahi attırmamak. Çevreye, doğaya saygılı bir yaşam. Her yıl göğsümüzü gere gere Dünya Çevre Günü’nü kutlayalım’ diye konuştu.