Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Uzmanı Nurettin Gülsoy, kış aylarında insanlara şifa kaynağı olan bitkilerle ilgili bilinmeyenleri anlattı. Her bitkinin insan sağlığına iyi gelmeyeceğini vurgulayan Gülsoy, sağlık için bitkileri en iyi anlayanların aktarlar olduğunu ifade etti.
Kış aylarıyla birlikte vatandaşların bitki karışımlarıyla sağlık aradığını belirten Celal Bayar Üniversitesi Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü mezunu Nurettin Gülsoy, bu karışımların hazırlanırken dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgiler verdi. Vatandaşlara işin uzmanı aktarları seçmeleri konusunda uyarılarda bulunan Gülsoy, “Siz bitki karıştırırken fayda alacağım derken daha da zarar alabilirsiniz. Bu noktada aktarlar çok önemli rol oynuyorlar” diye konuştu.
“Kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz”
Kış aylarında vatandaşların bağışıklık sistemini bitki karışımlarıyla sağlayabileceğini kaydeden Tıbbi ve Aromatik Bitki uzmanı Nurettin Gülsoy, bu karışımlara örnekler verdi. Gülsoy, “İş yerimde insanlara doğal, şifa kaynaklarının faydalarını anlatmakla geçiriyorum günümü. Güzel bir meslek, güzel bir dal. Kış aylarına girmiş bulunmaktayız. Tabi kış aylarında öncelik verilen bazı bitkiler var. Geleneksel tedavi yöntemi olarak kullanılan bazı bitkiler var. Bunlardan şöyle bahsetmek isterim; zencefil, zerdeçal, kabuk tarçın, havlucan gibi ürünler yıllardır kullanılmaktadır. Ama ben bitkilerin daha farklı yüzünü anlatmak istiyorum. Öncelikle karışım önemli. Bitkisel karışımlarda neye dikkat edilmeli ve kış aylarında hangi bitkiler karıştırılmalı? Öncelikle bu aylarda bağışıklık sistemimizi güçlendirmek gerekiyor. Bunun için en iyi keçiboynuzu özüdür. Keçiboynuzu özünü pekmezinden ayıran en büyük özellik, içerisinde pancar şekeri bulunmamasıdır. Tamamen koyu bir kıvamdadır. Bunun içerisine çok az bir miktarda zencefil tozu atabilirsiniz. Keçiboynuzu özü içerisinde galik asit barındırır. Galik asit antibiyotik ve antioksidan özelliği göstermektedir insan vücudunda. İçerisine zencefil tozu eklendiğinde ve buna da çok az miktarda propolis eklendiğinde bağışıklık sistemini tamamen güçlendirebilir, akciğer enfeksiyonuna faydalıdır. Propolis; adından da anlaşılabileceği gibi vücudumuzun koruyucusudur, polisidir. Yani yabancı bir madde sezdiği zaman, o yabancı maddeyi vücuttan çıkarmak için elinden gelen her şeyi yapabilecek arının bize bağışladığı inanılmaz bir üründür. Bu üçünü karıştırdığımızda insan vücudunda, özellikle bu aylarda çok iyi koruyucu görev üstlenmektedir. Bu karışımı çocuklarımız da çok rahatlıkla kullanabilir, herhangi bir yan etkisi yoktur. Zencefil lifli bir gıdadır. C vitamini, fosfor ve kalsiyum oranı çok yüksektir. Bu yüzden üçünün karışımını önermekteyiz” diye konuştu.
“Ebegümeci ve ısırganla gelen sağlık”
Ebegümeci ve ısırgan otuyla yapılan karışımın insan vücudunda koruyucu görevi gördüğünün altını çizen Nurettin Gülsoy, “Bunun dışında bitkilerle ilgili karışım demişken çok ufak bir örnekle şöyle anlatmak istiyorum; ebegümeci hepimizin doğada gördüğü, mor çiçeklere sahip, güzel bir bitkidir. Akciğer enfeksiyonlarında kullanımı çok yaygın bir bitkidir. Ebegümeci tek başına kullanıldığında, hastalığı tedavi etmede biraz yavaş kalabiliyor. Ama ısırganla karıştığında, ısırgan modelatör görevi görüyor ve ebegümecinin etkisini daha da çok artırmaktadır. Bu yüzden iki bitki birbiriyle karıştığında akciğer enfeksiyonlarında inanılmaz etkilere sahip olabiliyor. Zaten ebegümecinde protein oranı çok yüksektir. Yani protein ihtiyacınızı ebegümecinden de karşılayabilirsiniz. Isırgan kan temizleyicidir. Akciğer enfeksiyonlarında kullanılabilir ama içerisinde barındırdığı fosfor, kalsiyum, potasyumla insan vücudunu koruyucu etkiye sahiptir” ifadelerini kullandı.
“Sağlık ararken zarar görmeyin”
Bitki karışımlarını yaparken bazı hususlara dikkat edilmesi gerektiğini de kaydeden Gülsoy, “Bitkiler birbiriyle karıştırılırken çok dikkat edilmesi lazım. Örneklerde belirttiğim gibi ebegümeci ve ısırgan birbiriyle karıştırıldığında, iki ürün birbirinin etkisini artırırken, farklı ürünler birbirinin etkisini yok etmektedir. Yani siz bitki karıştırırken fayda alacağım derken daha da zarar alabilirsiniz. Bu noktada aktarlara çok önemli rol oynuyorlar. Yani sizin aldığınız bitkinin ne kadar sağlıklı olması gerektiğini, hangi bitkilerin hangi dozajda karıştırılması gerektiğini, nasıl kullanıldığını bilmeniz önemli” dedi.İHA
Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Uzmanı Nurettin Gülsoy, kış aylarında insanlara şifa kaynağı olan bitkilerle ilgili bilinmeyenleri anlattı. Her bitkinin insan sağlığına iyi gelmeyeceğini vurgulayan Gülsoy, sağlık için bitkileri en iyi anlayanların aktarlar olduğunu ifade etti.
Kış aylarıyla birlikte vatandaşların bitki karışımlarıyla sağlık aradığını belirten Celal Bayar Üniversitesi Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü mezunu Nurettin Gülsoy, bu karışımların hazırlanırken dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgiler verdi. Vatandaşlara işin uzmanı aktarları seçmeleri konusunda uyarılarda bulunan Gülsoy, “Siz bitki karıştırırken fayda alacağım derken daha da zarar alabilirsiniz. Bu noktada aktarlar çok önemli rol oynuyorlar” diye konuştu.
“Kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz”
Kış aylarında vatandaşların bağışıklık sistemini bitki karışımlarıyla sağlayabileceğini kaydeden Tıbbi ve Aromatik Bitki uzmanı Nurettin Gülsoy, bu karışımlara örnekler verdi. Gülsoy, “İş yerimde insanlara doğal, şifa kaynaklarının faydalarını anlatmakla geçiriyorum günümü. Güzel bir meslek, güzel bir dal. Kış aylarına girmiş bulunmaktayız. Tabi kış aylarında öncelik verilen bazı bitkiler var. Geleneksel tedavi yöntemi olarak kullanılan bazı bitkiler var. Bunlardan şöyle bahsetmek isterim; zencefil, zerdeçal, kabuk tarçın, havlucan gibi ürünler yıllardır kullanılmaktadır. Ama ben bitkilerin daha farklı yüzünü anlatmak istiyorum. Öncelikle karışım önemli. Bitkisel karışımlarda neye dikkat edilmeli ve kış aylarında hangi bitkiler karıştırılmalı? Öncelikle bu aylarda bağışıklık sistemimizi güçlendirmek gerekiyor. Bunun için en iyi keçiboynuzu özüdür. Keçiboynuzu özünü pekmezinden ayıran en büyük özellik, içerisinde pancar şekeri bulunmamasıdır. Tamamen koyu bir kıvamdadır. Bunun içerisine çok az bir miktarda zencefil tozu atabilirsiniz. Keçiboynuzu özü içerisinde galik asit barındırır. Galik asit antibiyotik ve antioksidan özelliği göstermektedir insan vücudunda. İçerisine zencefil tozu eklendiğinde ve buna da çok az miktarda propolis eklendiğinde bağışıklık sistemini tamamen güçlendirebilir, akciğer enfeksiyonuna faydalıdır. Propolis; adından da anlaşılabileceği gibi vücudumuzun koruyucusudur, polisidir. Yani yabancı bir madde sezdiği zaman, o yabancı maddeyi vücuttan çıkarmak için elinden gelen her şeyi yapabilecek arının bize bağışladığı inanılmaz bir üründür. Bu üçünü karıştırdığımızda insan vücudunda, özellikle bu aylarda çok iyi koruyucu görev üstlenmektedir. Bu karışımı çocuklarımız da çok rahatlıkla kullanabilir, herhangi bir yan etkisi yoktur. Zencefil lifli bir gıdadır. C vitamini, fosfor ve kalsiyum oranı çok yüksektir. Bu yüzden üçünün karışımını önermekteyiz” diye konuştu.
“Ebegümeci ve ısırganla gelen sağlık”
Ebegümeci ve ısırgan otuyla yapılan karışımın insan vücudunda koruyucu görevi gördüğünün altını çizen Nurettin Gülsoy, “Bunun dışında bitkilerle ilgili karışım demişken çok ufak bir örnekle şöyle anlatmak istiyorum; ebegümeci hepimizin doğada gördüğü, mor çiçeklere sahip, güzel bir bitkidir. Akciğer enfeksiyonlarında kullanımı çok yaygın bir bitkidir. Ebegümeci tek başına kullanıldığında, hastalığı tedavi etmede biraz yavaş kalabiliyor. Ama ısırganla karıştığında, ısırgan modelatör görevi görüyor ve ebegümecinin etkisini daha da çok artırmaktadır. Bu yüzden iki bitki birbiriyle karıştığında akciğer enfeksiyonlarında inanılmaz etkilere sahip olabiliyor. Zaten ebegümecinde protein oranı çok yüksektir. Yani protein ihtiyacınızı ebegümecinden de karşılayabilirsiniz. Isırgan kan temizleyicidir. Akciğer enfeksiyonlarında kullanılabilir ama içerisinde barındırdığı fosfor, kalsiyum, potasyumla insan vücudunu koruyucu etkiye sahiptir” ifadelerini kullandı.
“Sağlık ararken zarar görmeyin”
Bitki karışımlarını yaparken bazı hususlara dikkat edilmesi gerektiğini de kaydeden Gülsoy, “Bitkiler birbiriyle karıştırılırken çok dikkat edilmesi lazım. Örneklerde belirttiğim gibi ebegümeci ve ısırgan birbiriyle karıştırıldığında, iki ürün birbirinin etkisini artırırken, farklı ürünler birbirinin etkisini yok etmektedir. Yani siz bitki karıştırırken fayda alacağım derken daha da zarar alabilirsiniz. Bu noktada aktarlara çok önemli rol oynuyorlar. Yani sizin aldığınız bitkinin ne kadar sağlıklı olması gerektiğini, hangi bitkilerin hangi dozajda karıştırılması gerektiğini, nasıl kullanıldığını bilmeniz önemli” dedi.İHA