Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla Öğretmenevlerine yerleştirilen iki öğrencinin durumu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’yla Karesibey Öğretmenevi yönetimi arasında tatsızlığa neden oldu.

Yaşları 18’i geçtiği için Sevgi Evleri’nde misafir edilmeyen ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından bir yıllık barınma ihtiyaçları karşılanan iki öğrenci için Balıkesir’de hizmet veren Altıeylül Öğretmenevi ve Karesibey Öğretmenevi’yle protokol yapıldı. Protokol kapsamında öğrencilerden biri günlük 60 lira bedelle sadece sabah kahvaltısıyla Altıeylül Öğretmenevine, bir diğer öğrenci 50 lira bedelle sabah-öğle ve akşam yemeği dahil Karesibey Öğretmenevine yerleştirildi. Sağladığı imkânlar ve ücret bakımından Altıeylül Öğretmenevine göre daha iyi şartlar sunan Karesibey Öğretmenevi’nin Müdürü İbrahim Ethem Yılmaz, Altıeylül diğer öğrencinin de kendilerine gelmesi için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’na öneri de bulundu. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yetkililerine “Diğer öğrenci de buraya gelsin, hem imkanlarımız daha iyi hem de daha ucuz. Ya da bizde kalan öğrenciyi de Altıeylül Öğretmenevi’nde barındırın” önerisine “ Biz sizinle protokol yaptık, nerede istersek orada öğrencileri barındırırız” şeklinde nezakete sığmayan bir karşılık aldı. Telefon görüşmesinin ardından bir saat sonra Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nda çalışan iki personel Karesibey Öğretmenevi Müdürü İbrahim Ethem Yılmaz’ın makamına gelerek Yılmaz’a yüz yüze aynı üslupla karşılık verdi.

SERT CEVAP ŞOK ETTİ

İyi niyetle sunduğu öneriye sert bir üslupla karşılık verildiğini dile getiren Karesibey Öğretmenevi Müdürü İbrahim Ethem Yılmaz, “Karesibey Öğretmenevi olarak bir öğrenciyi 50 liraya barındırıyor artı sabah, öğle ve akşam yemeği veriyoruz. Diğer öğrenci de Altıeylül Öğretmenevi’nde 60 liraya kalıyor ve sadece sabah kahvaltısı alıyor. Ben neden diğer öğrenci orada kalıyor ya da oraya 60 lira ödeniyor diye bu öneriyi sunmadım. Sonuçta takdir hakkı kurumundur, her ne kadar protokol yapılsa da kurum istediği yerle anlaşabilir. Ben diğer öğrenci de buraya gelirse hem üç öğün yemeğini burada yer hem de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’ndan daha az para çıksın diye düşündüm. Sonuçta bu kurumun parası milletimizin parasıdır. Ben iyi niyetle böyle bir teklifte bulunurken telefonda görüştüğüm yetkili, “Biz sizinle protokol yaptık, biz nerede istersek orada öğrencileri barındırırız” cevabını verdiler. Bu görüşmeden 1 saat sonra Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’ndan iki kişi buraya geldi ve nezakete sığmayan bir üslupla “Bizim işimize karışamazsınız” mesajını verdi. İyi niyetle başladığım süreçte Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı buraya iki çalışanını gönderdi. Açıkçası bu durum beni çok üzdü. O gelen kişiler durumla ilgisi olmayan kişilerdi. Buraya gelmelerinin bir anlamı yoktu” dedi.