Kastamonu’da konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ‘Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız.
Kastamonu’da konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ‘Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız. Çünkü bizim Anadolu’nun bereketli toprağını karış karış alın teriyle işleyen üreticilerimiz var, ikincisi de üreticisini, ve yetiştiricisini her daim gözeten, onların bir şeyler yapması için, onların üretebilmesi için gayret eden de bir devletimiz var’ dedi.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Avrupa Birliği’nin katkısı ile 555 milyon avroluk İli IPARD III Programı’nın Kastamonu’daki tanıtım toplantısına katıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü IPARD Yönetim Otoritesi tarafından düzenlenen tanıtım toplantısı il merkezinde bulunan bir otelde gerçekleştirildi. Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanı Ahmet Abdullah Antalyalı, ‘TKDK şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonraki süreçte de Tarım ve Orman Bakanlığımızın politikalarına uyumlu olarak, verimli, kayıtlı üretimin, sürdürülebilirliğin ve kaliteli üretimin gerçekleştiği bir tarım politikasıyla Avrupa Birliği kırsal kalkınma politikasını harmanlıyor olacak. IPARD III’deki yaklaşımımız temelde bu şekilde gerçekleşecek. Bakanlığımız Yönetim Otoritesi, kurumumuz ve diğer paydaşlarla, kapsayıcı, eşgüdümlü ve koordineli çalışmalarla IPARD III programını hazırlamış bulunmaktayız. Kırsaldaki yaşam standardını yükseltecek, tarıma dayalı sanayinin gelişmesine destek olacak, kaliteli ve sürdürülebilir üretimin gerçekleşmesini amaçlayan bir program hazırladık. Bu programda yeni tedbirler olacak. Özellikle kırsal altyapı, danışmanlık, yem bitkisi yetiştiriciliği gibi ve hibe oranlarımızda da artış sağlamış olacağız. Kadınlara ve gençlere pozitif ayrımcılık yaptığımızı ve bunlara ilave fonlar verdiğimizi ifade etmek isterim. IPARD programı çerçevesinde bugüne kadar 6 bin 500 kadın yatırımcımız ve 14 bin genç yatırımcımız işletmesinin sahibi oldu. Aslında yüzde 67’sini gençler, bizim yatırımlarımızdan yararlananların ve yüzde 42’si de kadınlardan oluşmakta. IPARD III programıyla Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda ekonomik ve sosyal gelişime destek vermeye tüm gücümüzle devam edeceğiz’ dedi.
‘Türkiye yüzyılında kırsal kalkınmada hedeflerimizi tutturmaya çalışacağız’
Programda konuşan Tarım Reformu Genel Müdürü ve Yönetim Otoritesi Başkanı Osman Yıldız da, proje ile ilgili bilgilendirmelerin 42 ilde devam ettiğini belirterek, ‘Mümkün olduğu kadar üreticimizi, yetiştiricimizi, yatırımcımızı bu yöne yönlendirmeyi, özellikle kadın ve genç girişimcilerimizi buraya yönlendirmeyi hedefledik. Bu hedefimizi de tutturmak için mücadele edeceğiz. Biz bakanlık olarak kırsal kalkınmada, gerek ulusal bütçeden, gerekse uluslararası bütçeyi kullanarak çok yoğun bir destekleme yapıyoruz. Biraz önce de Sayın Bakanımızla beraber Uzman Eller Projesi çerçevesinde bir ziyarette bulunduk. Gurur duyduk. Genç girişimcimiz, veteriner hekimimiz üretime katkı sağlıyor. Bizlere bu anlamda büyük destek veriyor. Kendileri de burada da zaten o girişimcilerimizde. Bundan sonra da sürecimiz hızlı bir şekilde devam edecek. Hedefimiz kadınlarımızı, gençlerimizi tarım sektörüne yönlendirmek, kırsal alanda yaşam kalitesini arttırmak, süreci sağlıklı bir şekilde yürütmek ve üretime katkı sağlamak. Biliyorsunuz bakanlık olarak üretimin ve üreticinin yüz yılı mottosunu kullanıyoruz. Çok anlamlı bir şey. Türkiye yüzyılında da inşallah kırsal kalkınmada hedeflerimizi tutturmaya çalışacağız. IPARD III programı kapsamında öncelikle önlediğimiz konular aslında yine kadın ve gençlerdi ve yeni tedbirler ortaya koyduk. Bu tedbirler arasında en önemlisi de kırsal altyapı tedbiri daha önce uygulamadığımız yem bitkileri üreticiliği, organik tarım. Biz bu konularda yine bir önceki program gibi programlar uyguladığımız gibi yoğun destekleme unsurlarını hayata geçireceğiz’ diye konuştu.
‘Tarımsal üretim yapmak için çok fırsatlar var’
Tanıtım toplantısında katılımcılara seslenen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ise tarımsal üretim yapmak isteyen herkese destek verildiğini belirterek, ‘Kırsal alana yönelik yatırımları proje ve eylemleri arttırarak sürdüreceğiz, destekleyeceğiz. Genel müdürümüzün söyledi, TKDK başkanımız da söyledi, üretim yapmak isteyen herkes için mutlaka bir fırsat var. Ama tarımsal üretim yapmak için çok çok fırsatlar var. Bunlardan faydalanmak gerekir. Bir kardeşimizi ziyaret ettik, arkadaşlar söylediler. Türkiye’nin farklı üniversitelerinde okumuş iki kardeşim, kendi ata topraklarında yerine getirmişler. Onlar için fırsatının olabilir, olmayabilir, eksik kalır, zamana ihtiyacımız olur. Ama bu zamanı kısaltıcı, özellikle de başlangıç noktasıyla ilgili sorunlarına yönelik bakanlığımız çok titiz davranıyor. Bu uygulamalar son derece önemli. IPARD programlarının başta bir yönü daha var, sizin yatırımınız disipline eder, üretiminizle alakalı yapmanız gereken veya uygulamanız gereken hususlarda herhangi bir tereddüde düştüğünüzde yanınızda olur. Yani kendinizi o yatırıma başladığınız andan itibaren yapayanlız hissetmezsiniz. Gıda güvenliğini, bir memleketin bir dinletin, bir ülkenin güvenliği, hatta bağımsızlığının garantisi olarak görüyorsak kırsal kalkınmanın da ekonomi kilit bir refah unsuru olduğunu görmemiz ve bunu düşünmemiz gerekir. Bu manada ülkemizin rekabet gücünü arttırıcı noktada küçük ve orta ölçekli işletmelere, kooperatiflere ve üretici örgütlerine büyük Büyük sorumluluklar yaşıyor. Bu çerçevede ben IPARD III’ün sektör için, ülke için hayırlara vesile olmasını diliyorum’ şeklinde konuştu.
‘Gelişmeler ülkelerin gıda konusunda kendilerinin içine doğru dönmesine sebep oldu’
‘Dünya eski bildiğimiz dünya değil’ ifadelerine yer veren Yumaklı, ‘Bütün her şeyin dengesinin değiştiği, iklimin değiştiği, ülkelerin arasındaki ilişkilerin değiştiği, hatta aile bireylerinin arasındaki ilişkinin değiştiği bir dönemdeyiz. Dolayısıyla o değişikliklere göre kendinizi dizayn etmeniz gerekir. Biz bunlara ‘yeni normal’ dedik. Yani Kastamonu’nun tamamına bir yıl daha yağması gereken yağmur sadece Bozkurt’a bir günde yağabiliyor. Buna kendimizi hazırlamamız lazım. Bu sadece derenin ıslahını yapmak değildir. Başka türlü problemler çıkmaya başladı. Şimdi yeni normal dediğimiz şey, artık sizin kendi hayatınızı, kendi uygulamanızı, bundan sonraki tahayyüllerinizi dizayn edeceğiniz hususlar demek. İklim değişti, salgın hastalıklar başladı, bugün Rusya ile Ukrayna arasında, yarın başka ülkeler arasında sorunlar oluşabilir. Dolayısıyla bütün bunlara dikkat ediyorsanız ülkelerin gıda konusunda kendilerinin içine doğru dönmesine sebep oldu. Adına ‘gıda milliyetçiliği’ dedik. Yani kendi ihtiyacı olmasa bile gidişatı görüp ‘şu ürünle alakalı ihracat yasağı koydum’ diyebiliyor. Sizin paranızın olması hiçbir şey ifade etmez, alamazsınız. İşte biz hükümet olarak, devlet olarak bunların planını programını yapıyoruz. Bugün beraber olmamıza vesile olan bu programla bunların her birinin mikro bileşenleri çok önemlidir’ ifadelerini kullandı.
‘Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız’
Türkiye’nin verimli toprakları ve üreticisi sayesinde gıda problemi yaşamayacağına dikkat çeken Yumaklı, ‘Türkiye yüz yıllık üretimin ve üreticinin yüzyılı olacak ve sizden üretmek istediğinizde biz yanınızdayız. Gıda arz güvenliği ne demek? Birkaç husus var, altını çizmek istiyorum. Bir kere Türkiye olarak kentimizi rehavete kaptırmamak kaydıyla şöyle rahatlığımız var. Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız. Çünkü bizim Anadolu’nun bereketli toprağını karış karış alın teriyle işleyen üreticilerimiz var. İkincisi de üreticisini, ve yetiştiricisini her daim gözeten, onların bir şeyler yapması için, onların üretebilmesi için gayret eden de bir devletimiz var. Son 21 yılda üreticimize 845 milyar liralık tarımsal üretim desteği verdik. Kırsal kalkınmada 90 binin üzerinde proje desteklendi. Tarım arazilerinin satış ve miras yoluyla bölünmesi engellendi, bir kurala bağlandı. Tarım dışına çıkartılan arazilerin oranı da hem azaltıldı hem de bu konuda son derece de katı kurallar konuldu. Orman köylüsünü unutmadık. ORKÖY çerçevesinde orman köylülerine yaklaşık 15 milyar liralık hibe desteği sağlandı. TARSİM, diğer uygulamalar var. Kastamonu’ya yaklaşık 12 milyar liralık 21 yılda tarımsal destek verildi. IPARD çerçevesinde 489 proje yapılmış, 687 milyon liralık hibe desteği sağlanmış’ şeklinde konuştu.
Tarımsal üretimin arttırılması için yapılan düzenlemeler ile ilgili de konuşan Yumaklı, tarım alanlarının boş kalmaması için her türlü çalışmayı hayata geçirdiklerini ifade etti.
Kastamonu’da konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ‘Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız. Çünkü bizim Anadolu’nun bereketli toprağını karış karış alın teriyle işleyen üreticilerimiz var, ikincisi de üreticisini, ve yetiştiricisini her daim gözeten, onların bir şeyler yapması için, onların üretebilmesi için gayret eden de bir devletimiz var’ dedi.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Avrupa Birliği’nin katkısı ile 555 milyon avroluk İli IPARD III Programı’nın Kastamonu’daki tanıtım toplantısına katıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü IPARD Yönetim Otoritesi tarafından düzenlenen tanıtım toplantısı il merkezinde bulunan bir otelde gerçekleştirildi. Toplantıda açılış konuşmasını gerçekleştiren Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanı Ahmet Abdullah Antalyalı, ‘TKDK şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonraki süreçte de Tarım ve Orman Bakanlığımızın politikalarına uyumlu olarak, verimli, kayıtlı üretimin, sürdürülebilirliğin ve kaliteli üretimin gerçekleştiği bir tarım politikasıyla Avrupa Birliği kırsal kalkınma politikasını harmanlıyor olacak. IPARD III’deki yaklaşımımız temelde bu şekilde gerçekleşecek. Bakanlığımız Yönetim Otoritesi, kurumumuz ve diğer paydaşlarla, kapsayıcı, eşgüdümlü ve koordineli çalışmalarla IPARD III programını hazırlamış bulunmaktayız. Kırsaldaki yaşam standardını yükseltecek, tarıma dayalı sanayinin gelişmesine destek olacak, kaliteli ve sürdürülebilir üretimin gerçekleşmesini amaçlayan bir program hazırladık. Bu programda yeni tedbirler olacak. Özellikle kırsal altyapı, danışmanlık, yem bitkisi yetiştiriciliği gibi ve hibe oranlarımızda da artış sağlamış olacağız. Kadınlara ve gençlere pozitif ayrımcılık yaptığımızı ve bunlara ilave fonlar verdiğimizi ifade etmek isterim. IPARD programı çerçevesinde bugüne kadar 6 bin 500 kadın yatırımcımız ve 14 bin genç yatırımcımız işletmesinin sahibi oldu. Aslında yüzde 67’sini gençler, bizim yatırımlarımızdan yararlananların ve yüzde 42’si de kadınlardan oluşmakta. IPARD III programıyla Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda ekonomik ve sosyal gelişime destek vermeye tüm gücümüzle devam edeceğiz’ dedi.
‘Türkiye yüzyılında kırsal kalkınmada hedeflerimizi tutturmaya çalışacağız’
Programda konuşan Tarım Reformu Genel Müdürü ve Yönetim Otoritesi Başkanı Osman Yıldız da, proje ile ilgili bilgilendirmelerin 42 ilde devam ettiğini belirterek, ‘Mümkün olduğu kadar üreticimizi, yetiştiricimizi, yatırımcımızı bu yöne yönlendirmeyi, özellikle kadın ve genç girişimcilerimizi buraya yönlendirmeyi hedefledik. Bu hedefimizi de tutturmak için mücadele edeceğiz. Biz bakanlık olarak kırsal kalkınmada, gerek ulusal bütçeden, gerekse uluslararası bütçeyi kullanarak çok yoğun bir destekleme yapıyoruz. Biraz önce de Sayın Bakanımızla beraber Uzman Eller Projesi çerçevesinde bir ziyarette bulunduk. Gurur duyduk. Genç girişimcimiz, veteriner hekimimiz üretime katkı sağlıyor. Bizlere bu anlamda büyük destek veriyor. Kendileri de burada da zaten o girişimcilerimizde. Bundan sonra da sürecimiz hızlı bir şekilde devam edecek. Hedefimiz kadınlarımızı, gençlerimizi tarım sektörüne yönlendirmek, kırsal alanda yaşam kalitesini arttırmak, süreci sağlıklı bir şekilde yürütmek ve üretime katkı sağlamak. Biliyorsunuz bakanlık olarak üretimin ve üreticinin yüz yılı mottosunu kullanıyoruz. Çok anlamlı bir şey. Türkiye yüzyılında da inşallah kırsal kalkınmada hedeflerimizi tutturmaya çalışacağız. IPARD III programı kapsamında öncelikle önlediğimiz konular aslında yine kadın ve gençlerdi ve yeni tedbirler ortaya koyduk. Bu tedbirler arasında en önemlisi de kırsal altyapı tedbiri daha önce uygulamadığımız yem bitkileri üreticiliği, organik tarım. Biz bu konularda yine bir önceki program gibi programlar uyguladığımız gibi yoğun destekleme unsurlarını hayata geçireceğiz’ diye konuştu.
‘Tarımsal üretim yapmak için çok fırsatlar var’
Tanıtım toplantısında katılımcılara seslenen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ise tarımsal üretim yapmak isteyen herkese destek verildiğini belirterek, ‘Kırsal alana yönelik yatırımları proje ve eylemleri arttırarak sürdüreceğiz, destekleyeceğiz. Genel müdürümüzün söyledi, TKDK başkanımız da söyledi, üretim yapmak isteyen herkes için mutlaka bir fırsat var. Ama tarımsal üretim yapmak için çok çok fırsatlar var. Bunlardan faydalanmak gerekir. Bir kardeşimizi ziyaret ettik, arkadaşlar söylediler. Türkiye’nin farklı üniversitelerinde okumuş iki kardeşim, kendi ata topraklarında yerine getirmişler. Onlar için fırsatının olabilir, olmayabilir, eksik kalır, zamana ihtiyacımız olur. Ama bu zamanı kısaltıcı, özellikle de başlangıç noktasıyla ilgili sorunlarına yönelik bakanlığımız çok titiz davranıyor. Bu uygulamalar son derece önemli. IPARD programlarının başta bir yönü daha var, sizin yatırımınız disipline eder, üretiminizle alakalı yapmanız gereken veya uygulamanız gereken hususlarda herhangi bir tereddüde düştüğünüzde yanınızda olur. Yani kendinizi o yatırıma başladığınız andan itibaren yapayanlız hissetmezsiniz. Gıda güvenliğini, bir memleketin bir dinletin, bir ülkenin güvenliği, hatta bağımsızlığının garantisi olarak görüyorsak kırsal kalkınmanın da ekonomi kilit bir refah unsuru olduğunu görmemiz ve bunu düşünmemiz gerekir. Bu manada ülkemizin rekabet gücünü arttırıcı noktada küçük ve orta ölçekli işletmelere, kooperatiflere ve üretici örgütlerine büyük Büyük sorumluluklar yaşıyor. Bu çerçevede ben IPARD III’ün sektör için, ülke için hayırlara vesile olmasını diliyorum’ şeklinde konuştu.
‘Gelişmeler ülkelerin gıda konusunda kendilerinin içine doğru dönmesine sebep oldu’
‘Dünya eski bildiğimiz dünya değil’ ifadelerine yer veren Yumaklı, ‘Bütün her şeyin dengesinin değiştiği, iklimin değiştiği, ülkelerin arasındaki ilişkilerin değiştiği, hatta aile bireylerinin arasındaki ilişkinin değiştiği bir dönemdeyiz. Dolayısıyla o değişikliklere göre kendinizi dizayn etmeniz gerekir. Biz bunlara ‘yeni normal’ dedik. Yani Kastamonu’nun tamamına bir yıl daha yağması gereken yağmur sadece Bozkurt’a bir günde yağabiliyor. Buna kendimizi hazırlamamız lazım. Bu sadece derenin ıslahını yapmak değildir. Başka türlü problemler çıkmaya başladı. Şimdi yeni normal dediğimiz şey, artık sizin kendi hayatınızı, kendi uygulamanızı, bundan sonraki tahayyüllerinizi dizayn edeceğiniz hususlar demek. İklim değişti, salgın hastalıklar başladı, bugün Rusya ile Ukrayna arasında, yarın başka ülkeler arasında sorunlar oluşabilir. Dolayısıyla bütün bunlara dikkat ediyorsanız ülkelerin gıda konusunda kendilerinin içine doğru dönmesine sebep oldu. Adına ‘gıda milliyetçiliği’ dedik. Yani kendi ihtiyacı olmasa bile gidişatı görüp ‘şu ürünle alakalı ihracat yasağı koydum’ diyebiliyor. Sizin paranızın olması hiçbir şey ifade etmez, alamazsınız. İşte biz hükümet olarak, devlet olarak bunların planını programını yapıyoruz. Bugün beraber olmamıza vesile olan bu programla bunların her birinin mikro bileşenleri çok önemlidir’ ifadelerini kullandı.
‘Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız’
Türkiye’nin verimli toprakları ve üreticisi sayesinde gıda problemi yaşamayacağına dikkat çeken Yumaklı, ‘Türkiye yüz yıllık üretimin ve üreticinin yüzyılı olacak ve sizden üretmek istediğinizde biz yanınızdayız. Gıda arz güvenliği ne demek? Birkaç husus var, altını çizmek istiyorum. Bir kere Türkiye olarak kentimizi rehavete kaptırmamak kaydıyla şöyle rahatlığımız var. Hamdolsun gıdayla ilgili bir sorun yaşamayız. Çünkü bizim Anadolu’nun bereketli toprağını karış karış alın teriyle işleyen üreticilerimiz var. İkincisi de üreticisini, ve yetiştiricisini her daim gözeten, onların bir şeyler yapması için, onların üretebilmesi için gayret eden de bir devletimiz var. Son 21 yılda üreticimize 845 milyar liralık tarımsal üretim desteği verdik. Kırsal kalkınmada 90 binin üzerinde proje desteklendi. Tarım arazilerinin satış ve miras yoluyla bölünmesi engellendi, bir kurala bağlandı. Tarım dışına çıkartılan arazilerin oranı da hem azaltıldı hem de bu konuda son derece de katı kurallar konuldu. Orman köylüsünü unutmadık. ORKÖY çerçevesinde orman köylülerine yaklaşık 15 milyar liralık hibe desteği sağlandı. TARSİM, diğer uygulamalar var. Kastamonu’ya yaklaşık 12 milyar liralık 21 yılda tarımsal destek verildi. IPARD çerçevesinde 489 proje yapılmış, 687 milyon liralık hibe desteği sağlanmış’ şeklinde konuştu.
Tarımsal üretimin arttırılması için yapılan düzenlemeler ile ilgili de konuşan Yumaklı, tarım alanlarının boş kalmaması için her türlü çalışmayı hayata geçirdiklerini ifade etti.