İYİ Parti İl Başkanı Hasan Fehmi Yörük, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Can Atalay ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karara uymamasına ilişkin açıklamada bulundu.
İYİ Parti İl Başkanı Hasan Fehmi Yörük, Yargıtay 3.Ceza Dairesi’nin Anayasa Mahkemesi’nin tutuklu Milletvekili Can Atalay ile ilgili aldığı karara uymamasına ilişkin açıklama yaptı. Yargıtay’ın aldığı kararla hukuka darbe vurduğunu belirten Hasan Fehmi Yörük, hukukun üstünlüğü ilkesinin AKP eliyle ortadan kaldırılmaya çalışıldığını ifade etti. Yörük, “İkinci asrına adım attığımız Cumhuriyetimizin temel nitelikleri Anayasamızın 2. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” Şeklinde belirlenmiştir. AKP’nin “Yeni” Türkiye’sinde ise günden güne devletimizin temel niteliklerinden uzaklaşmış bulunuyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerine son büyük darbe, siyasallaşmış yargı tarafından vuruldu. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Can Atalay ile ilgili kararında Anayasa Mahkemesi kararına uymayacağını, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunacağını, Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi için TBMM’ne yazacağını duyurdu. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 153. Maddesini açıkça çiğnemektedir. Anayasamızın 153. Maddesi Anayasa Mahkemesi kararlarının idari makamları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağladığını düzenlemektedir. Yine 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun’un 16. Maddesine göre “Başkan ve üyelerin görevlerinden doğan veya görevleri sırasında işledikleri iddia edilen suçları, kişisel suçları ve disiplin eylemleri için soruşturma açılması Genel Kurulun kararına bağlıdır.” Yani Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Anayasa Mahkemesi başkanı ve üyeleri hakkında soruşturma başlatma yetkisi bulunmamaktadır” dedi.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİ ORTADAN KALDIRILMAK İSTENİYOR
Anayasa Mahkemesi’nin iktidar tarafından kuşatma altına alındığını belirten Yörük, “ Binlerce yıllık Türk devlet geleneğinin en önemli unsuru hukukun üstünlüğü ve adaletin tecellisidir. Bu da ancak bağımsız ve tarafsız bir yargının sağlanması ile mümkündür. Anayasa Mahkemesi’ne uzunca bir süredir iktidar partisi ve ortağı partilerden gelen haksız eleştiriler ve yoğun kuşatma ile Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin hukuka aykırı kararı birlikte düşünüldüğünde bağımsız ve tarafsız Türk yargısına bir darbe girişimi olduğu açıktır. Bu durum hakim kılmak istediğimiz hukukun üstünlüğü ilkesini ortadan kaldırmaya yönelik planın devrede olduğunu göstermektedir. İYİ Parti tüm gücüyle bağımsız ve tarafsız Türk yargısına vurulmaya çalışılan darbenin karşısında duracaktır. İYİ Partimiz Yargıtay binası önünde bir eylem gerçekleştirmiş ve kararı veren ceza dairesi üyeleri hakkında HSK’ya şikayette bulunacağını bildirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temel niteliklerini korumak ve hukukun üstünlüğünü hakim kılmak için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağımızı, yasal ve meşru bütün yolları kullanarak devlet geleneğimize ve Türk yargısına vurulan darbeye karşı duracağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz” dedi.
İYİ Parti İl Başkanı Hasan Fehmi Yörük, Yargıtay 3.Ceza Dairesi’nin Anayasa Mahkemesi’nin tutuklu Milletvekili Can Atalay ile ilgili aldığı karara uymamasına ilişkin açıklama yaptı. Yargıtay’ın aldığı kararla hukuka darbe vurduğunu belirten Hasan Fehmi Yörük, hukukun üstünlüğü ilkesinin AKP eliyle ortadan kaldırılmaya çalışıldığını ifade etti. Yörük, “İkinci asrına adım attığımız Cumhuriyetimizin temel nitelikleri Anayasamızın 2. Maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” Şeklinde belirlenmiştir. AKP’nin “Yeni” Türkiye’sinde ise günden güne devletimizin temel niteliklerinden uzaklaşmış bulunuyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerine son büyük darbe, siyasallaşmış yargı tarafından vuruldu. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Can Atalay ile ilgili kararında Anayasa Mahkemesi kararına uymayacağını, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunacağını, Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi için TBMM’ne yazacağını duyurdu. Yargıtay 3. Ceza Dairesi Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 153. Maddesini açıkça çiğnemektedir. Anayasamızın 153. Maddesi Anayasa Mahkemesi kararlarının idari makamları, yasama, yürütme ve yargı organlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağladığını düzenlemektedir. Yine 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun’un 16. Maddesine göre “Başkan ve üyelerin görevlerinden doğan veya görevleri sırasında işledikleri iddia edilen suçları, kişisel suçları ve disiplin eylemleri için soruşturma açılması Genel Kurulun kararına bağlıdır.” Yani Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Anayasa Mahkemesi başkanı ve üyeleri hakkında soruşturma başlatma yetkisi bulunmamaktadır” dedi.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİ ORTADAN KALDIRILMAK İSTENİYOR
Anayasa Mahkemesi’nin iktidar tarafından kuşatma altına alındığını belirten Yörük, “ Binlerce yıllık Türk devlet geleneğinin en önemli unsuru hukukun üstünlüğü ve adaletin tecellisidir. Bu da ancak bağımsız ve tarafsız bir yargının sağlanması ile mümkündür. Anayasa Mahkemesi’ne uzunca bir süredir iktidar partisi ve ortağı partilerden gelen haksız eleştiriler ve yoğun kuşatma ile Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin hukuka aykırı kararı birlikte düşünüldüğünde bağımsız ve tarafsız Türk yargısına bir darbe girişimi olduğu açıktır. Bu durum hakim kılmak istediğimiz hukukun üstünlüğü ilkesini ortadan kaldırmaya yönelik planın devrede olduğunu göstermektedir. İYİ Parti tüm gücüyle bağımsız ve tarafsız Türk yargısına vurulmaya çalışılan darbenin karşısında duracaktır. İYİ Partimiz Yargıtay binası önünde bir eylem gerçekleştirmiş ve kararı veren ceza dairesi üyeleri hakkında HSK’ya şikayette bulunacağını bildirmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temel niteliklerini korumak ve hukukun üstünlüğünü hakim kılmak için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağımızı, yasal ve meşru bütün yolları kullanarak devlet geleneğimize ve Türk yargısına vurulan darbeye karşı duracağımızı kamuoyuna saygıyla bildiririz” dedi.