Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin’in ‘Fakir ülkelere 1 milyon ton tahılı göndermeye hazırız’ şeklindeki ifadelerine değinerek, ‘Biz de kendilerine ’Burada üzerimize ne görev düşüyorsa Türkiye olarak biz de buna varız ve sizden gelecek olan bu tahılları biz fabrikasyon olarak değirmenlerimizde öğüterek un şeklinde fakir Afrika ülkelerine gönderebiliriz’ dedik ve bu konularda da mutabık kaldık’ dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin’in ‘Fakir ülkelere 1 milyon ton tahılı göndermeye hazırız’ şeklindeki ifadelerine değinerek, ‘Biz de kendilerine ’Burada üzerimize ne görev düşüyorsa Türkiye olarak biz de buna varız ve sizden gelecek olan bu tahılları biz fabrikasyon olarak değirmenlerimizde öğüterek un şeklinde fakir Afrika ülkelerine gönderebiliriz’ dedik ve bu konularda da mutabık kaldık’ dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın Soçi kentinde bir araya geldi. İki lider görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, nazik daveti ve misafirperverliği için Putin’e teşekkür ederek başladığı konuşmasında, ‘6 Şubat depremleriyle son aylarda yaşanan orman yangınları sırasında verdikleri destek ve sergiledikleri dayanışma için de şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Kendisi ile son olarak geçen yıl Astana’da düzenlenen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı vesilesiyle bir araya gelmiştik. O günden bugüne kadar Putin ile daima yakın telefon diplomasisiyle diyalog içinde olduk. Bugün gerek ikili gerekse heyetlerimizin katılımıyla yaptığımız görüşmelerde gündemdeki konuları ele aldık. Ticaret, tarım, turizm, ekonomi ve finans başta olmak üzere çok boyutlu işbirliğimizi daha da güçlendirmek için atılabilecek adımları değerlendirdik. İkili ticaret hacmimiz geçen sene yaklaşık 69 milyar dolara ulaştı. 100 milyar dolar olarak belirlediğimiz hedefe emin adımlarla ilerliyoruz. Turizmde bu yıl da oldukça başarılı bir sezon geçiriyoruz. 2022 yılında 5 milyon 230 bin Rus vatandaşını ülkemizde ağırlamıştık. Bu yılın ilk 7 ayında ise 3,5 milyon Rus turist ülkemize geldi. Bu sayının kalan dönemde daha da artacağına inanıyorum’ ifadelerini kullandı.
Üzerinde özellikle durdukları konulardan birinin Karadeniz Girişimi’nin yeniden canlandırılması olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Rusya’nın KKTC’de ofis açma kararından memnuniyet duyduk. Karadeniz Girişimi küresel gıda kriziyle mücadelede anahtar rol oynadı. Özellikle Afrika gibi tahıla en çok ihtiyaç duyanlar için bir nefes borusu oldu. Gündeme getirilen alternatif öneriler Karadeniz Girişimi gibi sürdürülebilir, güvenli ve taraflar arası işbirliğine dayanan kalıcı bir model sunamamıştır. Rusya’nın girişimin yeniden başlaması noktasındaki beklentileri tüm tarafların malumudur. Rus dostlarımızın dile getirdiği hususları biz de farklı vesilelerle ifade ettik, ediyoruz. Eksiklerin giderilerek girişimin devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda Birleşmiş Milletlerle bir istişare, önemli ilerlemeler içeren yeni öneriler paketi hazırladık. Bu yeni süreç vasıtasıyla netice almanın mümkün olduğu kanaatindeyim. Türkiye olarak beklentileri karşılayacak bir çözüme inşallah kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum. Bölgemizde kalıcı barış, istikrar ve refahın tesisine yönelik çalışmalarımızı sürdürme kararlılığındayız. Devam eden çatışmaların bir an önce uluslararası hukuk temelinde kalıcı ve adil bir barışla sona erdirilmesini arzu ediyoruz. Her konuşmamda vurguluyorum; savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz. Bu ilkesel yaklaşımımızı aynen muhafaza ediyoruz. Taraflar arasında doğrudan müzakerelere evvelce ev sahipliği yaptık. Bu konuda üzerimize düşeni her zaman olduğu gibi yine yapmaya hazırız’ açıklamasını yaptı.
‘Akkuyu Nükleer Enerji Santrali malum son şiddetiyle yürüyor’
Putin ile diğer bölgesel ve küresel meseleleri de ele aldıklarını belirten Erdoğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü
‘Bu kapsamda Suriye, Güney Kafkasya, Libya ile Afrika’daki son gelişmeleri değerlendirdik. İkili ilişkilerimizi bugüne kadar iyi komşuluk, dostluk, samimiyet ilkeleri temelinde ülkelerimizin ve bölgemizin çıkarına hizmet edecek şekilde ilerlettik. Bu temel üzerine inşa edilen Türk-Rus münasebetlerinin faydalarını çok geniş bir alanda gördük, görüyoruz. Rusya ile yakın temasımız bölgesel ve küresel meselelerin çözümüne katkı sunmayı sürdürecektir. Özellikle Akkuyu Nükleer Enerji Santrali malum son şiddetiyle yürüyor. İkinci bir adım olarak da yine Sinop Nükleer Enerji Santrali konusunu bugün değerli dostumla ele aldık ve bu alanda da atılacak bir adımla Türkiye sınıf atlayacaktır’
‘Temennim odur ki Sayın Putin, Afrika ülkelerinden gelen talepleri süratle yerine getirir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Karadeniz Tahıl Koridoru’na ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Ukrayna’nın burada Rusya ile müşterek adımların atılabilmesi noktasında yaklaşımlarını tabii ki yumuşatması gerekiyor. Özellikle şu an itibarıyla Karadeniz Tahıl Koridorundan, en az gelişmiş, fakir Afrika ülkelerine gönderilecek tahıl önemli. Ama buradan çıkacak tahılın yüzde 44’ü Avrupa ülkelerine giderse buna tabii haklı olarak Rusya olumlu bakmıyor. Buradan yüzde 14 filan Türkiye’ye gönderiliyor. Yüzde 6 Afrika. Bu ister istemez Rusya’yı da fakir ülkelere göndermek istiyoruz. Bugünkü görüşmede de Putin ‘Biz 1 milyon ton fakir ülkelere tahılı göndermeye varız, bunun bütün lojistik çalışmalarını da yaptık, bu lojistik çalışmalarıyla bu adımı atmaya hazırız’ dediler. Biz de kendilerine ’burada üzerimize ne görev düşüyorsa Türkiye olarak biz de buna varız ve sizden gelecek olan bu tahılları biz fabrikasyon olarak değirmenlerimizde öğüterek un şeklinde fakir Afrika ülkelerine gönderebiliriz’ dedik ve bu konularda da mutabık kaldık. Temennim odur ki Sayın Putin de Afrika ülkelerinden gelen bu talepleri süratle yerine getirir ki 6 tane ülkeden özellikle bahsediyor. Temennim odur, bu adımları da müşterek atma durumunda oluruz’ cevabını verdi.
Katar’ın tahıl sevkiyatı konusundaki desteğine ilişkin soru üzerine de Erdoğan şunları söyledi
‘Katar, özellikle bu fakir, en az gelişmiş Afrika ülkelerine ‘Tahılın özellikle un haline getirilerek gönderilmesi noktasında mali destek verme bakımından Rusya- Türkiye-Katar üçlüsü olarak katılabiliriz’ diyorlar. Böyle bir adımı atmak suretiyle temenni ediyorum ki en az gelişmiş Afrika ülkelerinin bizler de yanında oluruz.’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Putin’in ‘Fakir ülkelere 1 milyon ton tahılı göndermeye hazırız’ şeklindeki ifadelerine değinerek, ‘Biz de kendilerine ’Burada üzerimize ne görev düşüyorsa Türkiye olarak biz de buna varız ve sizden gelecek olan bu tahılları biz fabrikasyon olarak değirmenlerimizde öğüterek un şeklinde fakir Afrika ülkelerine gönderebiliriz’ dedik ve bu konularda da mutabık kaldık’ dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın Soçi kentinde bir araya geldi. İki lider görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, nazik daveti ve misafirperverliği için Putin’e teşekkür ederek başladığı konuşmasında, ‘6 Şubat depremleriyle son aylarda yaşanan orman yangınları sırasında verdikleri destek ve sergiledikleri dayanışma için de şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Kendisi ile son olarak geçen yıl Astana’da düzenlenen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı vesilesiyle bir araya gelmiştik. O günden bugüne kadar Putin ile daima yakın telefon diplomasisiyle diyalog içinde olduk. Bugün gerek ikili gerekse heyetlerimizin katılımıyla yaptığımız görüşmelerde gündemdeki konuları ele aldık. Ticaret, tarım, turizm, ekonomi ve finans başta olmak üzere çok boyutlu işbirliğimizi daha da güçlendirmek için atılabilecek adımları değerlendirdik. İkili ticaret hacmimiz geçen sene yaklaşık 69 milyar dolara ulaştı. 100 milyar dolar olarak belirlediğimiz hedefe emin adımlarla ilerliyoruz. Turizmde bu yıl da oldukça başarılı bir sezon geçiriyoruz. 2022 yılında 5 milyon 230 bin Rus vatandaşını ülkemizde ağırlamıştık. Bu yılın ilk 7 ayında ise 3,5 milyon Rus turist ülkemize geldi. Bu sayının kalan dönemde daha da artacağına inanıyorum’ ifadelerini kullandı.
Üzerinde özellikle durdukları konulardan birinin Karadeniz Girişimi’nin yeniden canlandırılması olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Rusya’nın KKTC’de ofis açma kararından memnuniyet duyduk. Karadeniz Girişimi küresel gıda kriziyle mücadelede anahtar rol oynadı. Özellikle Afrika gibi tahıla en çok ihtiyaç duyanlar için bir nefes borusu oldu. Gündeme getirilen alternatif öneriler Karadeniz Girişimi gibi sürdürülebilir, güvenli ve taraflar arası işbirliğine dayanan kalıcı bir model sunamamıştır. Rusya’nın girişimin yeniden başlaması noktasındaki beklentileri tüm tarafların malumudur. Rus dostlarımızın dile getirdiği hususları biz de farklı vesilelerle ifade ettik, ediyoruz. Eksiklerin giderilerek girişimin devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda Birleşmiş Milletlerle bir istişare, önemli ilerlemeler içeren yeni öneriler paketi hazırladık. Bu yeni süreç vasıtasıyla netice almanın mümkün olduğu kanaatindeyim. Türkiye olarak beklentileri karşılayacak bir çözüme inşallah kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum. Bölgemizde kalıcı barış, istikrar ve refahın tesisine yönelik çalışmalarımızı sürdürme kararlılığındayız. Devam eden çatışmaların bir an önce uluslararası hukuk temelinde kalıcı ve adil bir barışla sona erdirilmesini arzu ediyoruz. Her konuşmamda vurguluyorum; savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz. Bu ilkesel yaklaşımımızı aynen muhafaza ediyoruz. Taraflar arasında doğrudan müzakerelere evvelce ev sahipliği yaptık. Bu konuda üzerimize düşeni her zaman olduğu gibi yine yapmaya hazırız’ açıklamasını yaptı.
‘Akkuyu Nükleer Enerji Santrali malum son şiddetiyle yürüyor’
Putin ile diğer bölgesel ve küresel meseleleri de ele aldıklarını belirten Erdoğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü
‘Bu kapsamda Suriye, Güney Kafkasya, Libya ile Afrika’daki son gelişmeleri değerlendirdik. İkili ilişkilerimizi bugüne kadar iyi komşuluk, dostluk, samimiyet ilkeleri temelinde ülkelerimizin ve bölgemizin çıkarına hizmet edecek şekilde ilerlettik. Bu temel üzerine inşa edilen Türk-Rus münasebetlerinin faydalarını çok geniş bir alanda gördük, görüyoruz. Rusya ile yakın temasımız bölgesel ve küresel meselelerin çözümüne katkı sunmayı sürdürecektir. Özellikle Akkuyu Nükleer Enerji Santrali malum son şiddetiyle yürüyor. İkinci bir adım olarak da yine Sinop Nükleer Enerji Santrali konusunu bugün değerli dostumla ele aldık ve bu alanda da atılacak bir adımla Türkiye sınıf atlayacaktır’
‘Temennim odur ki Sayın Putin, Afrika ülkelerinden gelen talepleri süratle yerine getirir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Karadeniz Tahıl Koridoru’na ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Ukrayna’nın burada Rusya ile müşterek adımların atılabilmesi noktasında yaklaşımlarını tabii ki yumuşatması gerekiyor. Özellikle şu an itibarıyla Karadeniz Tahıl Koridorundan, en az gelişmiş, fakir Afrika ülkelerine gönderilecek tahıl önemli. Ama buradan çıkacak tahılın yüzde 44’ü Avrupa ülkelerine giderse buna tabii haklı olarak Rusya olumlu bakmıyor. Buradan yüzde 14 filan Türkiye’ye gönderiliyor. Yüzde 6 Afrika. Bu ister istemez Rusya’yı da fakir ülkelere göndermek istiyoruz. Bugünkü görüşmede de Putin ‘Biz 1 milyon ton fakir ülkelere tahılı göndermeye varız, bunun bütün lojistik çalışmalarını da yaptık, bu lojistik çalışmalarıyla bu adımı atmaya hazırız’ dediler. Biz de kendilerine ’burada üzerimize ne görev düşüyorsa Türkiye olarak biz de buna varız ve sizden gelecek olan bu tahılları biz fabrikasyon olarak değirmenlerimizde öğüterek un şeklinde fakir Afrika ülkelerine gönderebiliriz’ dedik ve bu konularda da mutabık kaldık. Temennim odur ki Sayın Putin de Afrika ülkelerinden gelen bu talepleri süratle yerine getirir ki 6 tane ülkeden özellikle bahsediyor. Temennim odur, bu adımları da müşterek atma durumunda oluruz’ cevabını verdi.
Katar’ın tahıl sevkiyatı konusundaki desteğine ilişkin soru üzerine de Erdoğan şunları söyledi
‘Katar, özellikle bu fakir, en az gelişmiş Afrika ülkelerine ‘Tahılın özellikle un haline getirilerek gönderilmesi noktasında mali destek verme bakımından Rusya- Türkiye-Katar üçlüsü olarak katılabiliriz’ diyorlar. Böyle bir adımı atmak suretiyle temenni ediyorum ki en az gelişmiş Afrika ülkelerinin bizler de yanında oluruz.’