Balıkesir’in coğrafi işarete sahip önemli değerlerinin başında gelen Balıkesir kaymağının şöhreti il sınırlarını aştı
Tarım ve hayvancılık şehri Balıkesir’in coğrafi işarete sahip değerlerinin başında gelen Balıkesir kaymağı Türkiye’nin en çok aranan ürünlerinden biri haline geldi. Yakupköy, Balıklı, Çandır, Karamanköy gibi kırsal mahallelerde yetiştiriciliği yapılan mandalardan elde edilen sütün maharetli ellerde işlenmesiyle üretilen, tadı ve kıvamıyla fark yaratan Balıkesir kaymağı, iç tüketimin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanında da talep görüyor. Yakupköy Mahallesi’nde 6 yıl önce hayatını kaybeden babasının mandalarının bakımını üstlenerek kaymak üretimine başlayan Niyazi Kılıç, taleplere yetişmekte zorlanıyor. Balıkesir kaymağının farkının tadı ve kıvamı olduğunu belirten Kılıç, “Anne ve babam manda yetiştiriciliği yapıp, ürettikleri kaymakları satıyorlardı. 6 yıl önce babam hayatını kaybedince annemin tek başına kaldı. Tek başına da mandalara bakma şansı yoktu. Ya mandaları satacaktık ya da ben üretime devam edecektim. Kendi işimi bırakarak manda yetiştiriciliği ve kaymak üretimine başladım. Şu anda 50 mandamız var. Elde ettiğimiz sütlerle günlük 12-15 kilogram arasında kaymak üretiyorum. Kaymağın kilosunu 400 liradan satıyorum” dedi.
“GELİRİ İYİ AMA ZAHMETLİ BİR İŞ”
Manda yetiştiriciliğinin zor ve zahmetli bir iş olduğunu belirten Niyazi Kılıç, “Kaymak satışının geliri yüksek gibi gözüküyor ancak manda yetiştiriciliği ve üretim süreci çok zahmetli. Mandaların bakımı ineklerin ki gibi değil. İyi verim almak için yemini ve bakımını tam yapmalısınız. Bakıma göre bir mandadan 5-7 kilogram arasında süt verimi alırsınız. Bizim işimiz vakitli bir iş. Sütün sağımını yaptıktan sonra hemen eve getirip kaynatmaya başlamalıyız. Sütün bulunduğu odanın sıcaklığından, işlem sırasına kadar önemli detaylar var. Sütün yerini değiştirirken kaymağın üzerine süt çıkmaması gerekiyor. Sabah mandaların sağımıyla işleme başlıyoruz. Sütleri hemen eve getirip pişiriyoruz. Sonra uygun oda sıcaklığında 12-15 saat arasında bekletiliyor. Kaymağı elde ettikten sonra 10 saatte buzdolabında bekletiyoruz” dedi.
“ÇEVRE YOLUNDAN GEÇERKEN KÖYÜMÜZE GELİP KAYMAK ALIYORLAR”
Balıkesir’in yanı sıra şehir dışına da kaymak satışı yaptığını ifade eden Niyazi Kılıç, tatilcilerin dönüşte köylerine kadar kendisinden kaymak aldığını söyledi. Kılıç, “Ürettiğim kaymağı Balıkesir’de şarküterilere, restoranlara, tatlıcılara veriyorum. Balıkesir’in yanı sıra şehir dışından da çok talepler geliyor. İzmir’den arıyorlar kaymak istiyorlar. Köyümüz çevre yolunun yakında olduğu için Balıkesir üzerinden geçenler buraya kadar gelip benden kaymak alıyorlar. Bir gün çok ilginç bir şey başıma geldi. Bir aile yoldan geçerken mandaları görmüş ve köyümüze gelmişlerdi. Onlara verdiğim kaymağı çok sevdiler ve telefonla arayıp teşekkür ettiler. İkinci geldiklerinde kaymaktan çok memnun kaldıkları için bana hediye getirmişlerdi. Hala bu aile kaymak gönderiyorum.
TALEPLERE YETİŞEMİYOR
Kısıtlı üretim yaptığı için taleplere karşılık vermekte zorlandığını kaydeden Niyazi Kılıç, “Bir keresinde Fransa’ya gidecek bir aile benden 5 kilo kaymak almışlardı. Bozulmadan Fransa’ya götürdüler. Orada arkadaşlarına ikram etmişler, kaymağı tadanlar çok beğenmiş. Benim mandalarım sayılı olduğu için belli kapasitede üretim yapabiliyorum. Ancak ürettiğimin iki üç katı daha fazla üretsem hepsini satabilirim. İstanbul’dan büyük restoran ve tatlıcılar arayıp benden kaymak istiyor. Sınırlı üretim yaptığım için tüm talepleri karşılayamıyorum. Beni arayanlara kaymak istiyorlarsa gelip buradan almalarını söylüyorum. Bende olmasa bile başkasına yönlendiriyorum” dedi.
Tarım ve hayvancılık şehri Balıkesir’in coğrafi işarete sahip değerlerinin başında gelen Balıkesir kaymağı Türkiye’nin en çok aranan ürünlerinden biri haline geldi. Yakupköy, Balıklı, Çandır, Karamanköy gibi kırsal mahallelerde yetiştiriciliği yapılan mandalardan elde edilen sütün maharetli ellerde işlenmesiyle üretilen, tadı ve kıvamıyla fark yaratan Balıkesir kaymağı, iç tüketimin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanında da talep görüyor. Yakupköy Mahallesi’nde 6 yıl önce hayatını kaybeden babasının mandalarının bakımını üstlenerek kaymak üretimine başlayan Niyazi Kılıç, taleplere yetişmekte zorlanıyor. Balıkesir kaymağının farkının tadı ve kıvamı olduğunu belirten Kılıç, “Anne ve babam manda yetiştiriciliği yapıp, ürettikleri kaymakları satıyorlardı. 6 yıl önce babam hayatını kaybedince annemin tek başına kaldı. Tek başına da mandalara bakma şansı yoktu. Ya mandaları satacaktık ya da ben üretime devam edecektim. Kendi işimi bırakarak manda yetiştiriciliği ve kaymak üretimine başladım. Şu anda 50 mandamız var. Elde ettiğimiz sütlerle günlük 12-15 kilogram arasında kaymak üretiyorum. Kaymağın kilosunu 400 liradan satıyorum” dedi.
“GELİRİ İYİ AMA ZAHMETLİ BİR İŞ”
Manda yetiştiriciliğinin zor ve zahmetli bir iş olduğunu belirten Niyazi Kılıç, “Kaymak satışının geliri yüksek gibi gözüküyor ancak manda yetiştiriciliği ve üretim süreci çok zahmetli. Mandaların bakımı ineklerin ki gibi değil. İyi verim almak için yemini ve bakımını tam yapmalısınız. Bakıma göre bir mandadan 5-7 kilogram arasında süt verimi alırsınız. Bizim işimiz vakitli bir iş. Sütün sağımını yaptıktan sonra hemen eve getirip kaynatmaya başlamalıyız. Sütün bulunduğu odanın sıcaklığından, işlem sırasına kadar önemli detaylar var. Sütün yerini değiştirirken kaymağın üzerine süt çıkmaması gerekiyor. Sabah mandaların sağımıyla işleme başlıyoruz. Sütleri hemen eve getirip pişiriyoruz. Sonra uygun oda sıcaklığında 12-15 saat arasında bekletiliyor. Kaymağı elde ettikten sonra 10 saatte buzdolabında bekletiyoruz” dedi.
“ÇEVRE YOLUNDAN GEÇERKEN KÖYÜMÜZE GELİP KAYMAK ALIYORLAR”
Balıkesir’in yanı sıra şehir dışına da kaymak satışı yaptığını ifade eden Niyazi Kılıç, tatilcilerin dönüşte köylerine kadar kendisinden kaymak aldığını söyledi. Kılıç, “Ürettiğim kaymağı Balıkesir’de şarküterilere, restoranlara, tatlıcılara veriyorum. Balıkesir’in yanı sıra şehir dışından da çok talepler geliyor. İzmir’den arıyorlar kaymak istiyorlar. Köyümüz çevre yolunun yakında olduğu için Balıkesir üzerinden geçenler buraya kadar gelip benden kaymak alıyorlar. Bir gün çok ilginç bir şey başıma geldi. Bir aile yoldan geçerken mandaları görmüş ve köyümüze gelmişlerdi. Onlara verdiğim kaymağı çok sevdiler ve telefonla arayıp teşekkür ettiler. İkinci geldiklerinde kaymaktan çok memnun kaldıkları için bana hediye getirmişlerdi. Hala bu aile kaymak gönderiyorum.
TALEPLERE YETİŞEMİYOR
Kısıtlı üretim yaptığı için taleplere karşılık vermekte zorlandığını kaydeden Niyazi Kılıç, “Bir keresinde Fransa’ya gidecek bir aile benden 5 kilo kaymak almışlardı. Bozulmadan Fransa’ya götürdüler. Orada arkadaşlarına ikram etmişler, kaymağı tadanlar çok beğenmiş. Benim mandalarım sayılı olduğu için belli kapasitede üretim yapabiliyorum. Ancak ürettiğimin iki üç katı daha fazla üretsem hepsini satabilirim. İstanbul’dan büyük restoran ve tatlıcılar arayıp benden kaymak istiyor. Sınırlı üretim yaptığım için tüm talepleri karşılayamıyorum. Beni arayanlara kaymak istiyorlarsa gelip buradan almalarını söylüyorum. Bende olmasa bile başkasına yönlendiriyorum” dedi.