Çok uluslu 40’tan fazla şirket, Avrupa genelinde 250 binden fazla mülteciyi işe alma ve eğitim verme taahhüdünde bulundu.
Çok uluslu 40’tan fazla şirket, Avrupa genelinde 250 binden fazla mülteciyi işe alma ve eğitim verme taahhüdünde bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından her yıl 20 Haziran’da kutlanan Dünya Mülteciler Günü öncesi çok uluslu şirketler Avrupa’daki mültecilere yönelik yeni bir karar aldı. Tent (Mülteciler için Çadır Ortaklığı) sivil toplum kuruluşu tarafından organize edilen istihdam programı çerçevesinde en az 40 çok uluslu şirket, 3 yıl içinde Avrupa çapında 250 binden fazla mülteciyi işe alma ve eğitim verme taahhüdünde bulundu. Alınan karar kapsamında Adidas, Amazon, Hilton, PepsiCo ve Starbucks gibi dünya markaları 13 bin 680’den fazla mülteciyi doğrudan işe alacak ve 86 binden fazla kişiye ise eğitim verecek.
En az 5 bin mülteciyi işe alma sözü veren ABD’li e-ticaret devi Amazon’un İnsan Kaynakları yöneticisi J. Ofori Agboka mültecilere danışmanlık, eğitim programları, beceri kazandırma, dil eğitimi dahil her türlü desteği verdiklerini belirterek, ‘Amazon’un mültecileri küresel olarak desteklemeye yönelik politikasını yansıtan kararımızdan gurur duyuyoruz. Hedefimiz onlara yalnızca bir iş vermek değil, aynı zamanda kendilerini geliştirmeyi sürdürecekleri ve şirketimize değer katmaya devam edebilecekleri işler sağlamak’ dedi.
İstihdam programıyla oteller zinciri Marriott ve Hilton ayrı ayrı bin 500 çalışan, Starbucks ise bin çalışan alacağını duyurdu. Marriott CEO’su Anthony Capuano, ‘Avrupa’daki birçok pazarda rekor düzeyde talep görüyoruz. Bu nedenle, talep arttıkça misafirlerimizi ağırlayabileceğimizden emin olmak için daha fazla işe alım yapıyoruz’ ifadelerini kullandı.
BM Mülteciler Yüksek Komiser Yardımcısı Kelly Clements yaptığı açıklamada dünya çapında yaklaşık 12 milyonu Ukraynalı 110 milyon insanın zorla yerinden edildiğini ifade ederek, bunlardan yarısının Avrupa’da yaşadığını söyledi. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük mülteci krizinin yaşandığını hatırlatan Clements, ‘Her sayı, her şeyini bırakıp güvenlik, koruma arayan ve mümkün olan en kısa sürede hayatını yeniden inşa etmek isteyen bir ailenin hikayesi. Bu nedenle şirketler tarafından verilen taahhütler kesinlikle gerekli’ şeklinde konuştu.
Çok uluslu 40’tan fazla şirket, Avrupa genelinde 250 binden fazla mülteciyi işe alma ve eğitim verme taahhüdünde bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından her yıl 20 Haziran’da kutlanan Dünya Mülteciler Günü öncesi çok uluslu şirketler Avrupa’daki mültecilere yönelik yeni bir karar aldı. Tent (Mülteciler için Çadır Ortaklığı) sivil toplum kuruluşu tarafından organize edilen istihdam programı çerçevesinde en az 40 çok uluslu şirket, 3 yıl içinde Avrupa çapında 250 binden fazla mülteciyi işe alma ve eğitim verme taahhüdünde bulundu. Alınan karar kapsamında Adidas, Amazon, Hilton, PepsiCo ve Starbucks gibi dünya markaları 13 bin 680’den fazla mülteciyi doğrudan işe alacak ve 86 binden fazla kişiye ise eğitim verecek.
En az 5 bin mülteciyi işe alma sözü veren ABD’li e-ticaret devi Amazon’un İnsan Kaynakları yöneticisi J. Ofori Agboka mültecilere danışmanlık, eğitim programları, beceri kazandırma, dil eğitimi dahil her türlü desteği verdiklerini belirterek, ‘Amazon’un mültecileri küresel olarak desteklemeye yönelik politikasını yansıtan kararımızdan gurur duyuyoruz. Hedefimiz onlara yalnızca bir iş vermek değil, aynı zamanda kendilerini geliştirmeyi sürdürecekleri ve şirketimize değer katmaya devam edebilecekleri işler sağlamak’ dedi.
İstihdam programıyla oteller zinciri Marriott ve Hilton ayrı ayrı bin 500 çalışan, Starbucks ise bin çalışan alacağını duyurdu. Marriott CEO’su Anthony Capuano, ‘Avrupa’daki birçok pazarda rekor düzeyde talep görüyoruz. Bu nedenle, talep arttıkça misafirlerimizi ağırlayabileceğimizden emin olmak için daha fazla işe alım yapıyoruz’ ifadelerini kullandı.
BM Mülteciler Yüksek Komiser Yardımcısı Kelly Clements yaptığı açıklamada dünya çapında yaklaşık 12 milyonu Ukraynalı 110 milyon insanın zorla yerinden edildiğini ifade ederek, bunlardan yarısının Avrupa’da yaşadığını söyledi. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük mülteci krizinin yaşandığını hatırlatan Clements, ‘Her sayı, her şeyini bırakıp güvenlik, koruma arayan ve mümkün olan en kısa sürede hayatını yeniden inşa etmek isteyen bir ailenin hikayesi. Bu nedenle şirketler tarafından verilen taahhütler kesinlikle gerekli’ şeklinde konuştu.