ABD’de enflasyonun yüzde 8’in altında seyretmesiyle FED’in de ‘şahin’ politikalarının zamanla gevşemeye başlayacağının görüleceğine değinen ALB Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı A.
ABD’de enflasyonun yüzde 8’in altında seyretmesiyle FED’in de ‘şahin’ politikalarının zamanla gevşemeye başlayacağının görüleceğine değinen ALB Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı A. Deniz Yağbasan, bunun da güçlü dolar senaryosunun sonuna yaklaşıldığının habercisi olduğunu vurguladı.
ABD’de perşembe günü açıklanan ekim ayı enflasyon verisi yüzde 7,7 olarak gerçekleşti ve yüzde 8 olan beklentinin oldukça altında geldi. Verinin ardından sadece ABD’de değil küresel piyasalarda ciddi hareketler yaşanıyor. Dolar endeksinde bir günlük gerileme yüzde 3’e yaklaştı. Zayıflayan ABD para birimine karşı bütün pariteler ve değerli metallerde de yukarı yönlü kırılmalar gerçekleşiyor. Gerileyen enflasyonun, ‘FED’in daha fazla şahinleşmesini önleyeceğini’ belirten uzmanlar; son görünümün devamı halinde, dolar endeksinde en tepe noktaların geride kalmış olabileceğini belirtiyor.
‘Yüzde 8’lik psikolojik baraj kırıldı’
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan ALB Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı A. Deniz Yağbasan, ‘ABD enflasyon verisi, FED’in faiz kararları üzerinde önemli belirleyici faktör. FED, en başından beri enflasyonla mücadele kapsamında sıkı para politikası uyguluyor. Ve geleceğe dair söylemlerini bu yönde vurguluyor. Son veriye baktığımızda, aylardır yüzde 8 ve üzerinde katılaşma riski gösteren enflasyon rakamlarının, yüzde 7,7’ye gerilediğini gördük. Bu veri, bir defa psikolojiyi bozan yüzde 8’lik barajın aşağı kırılması açısından oldukça önemli’ dedi.
‘Piyasada önden yüklemeli kutlama’
ABD enflasyonunda aşağı doğru hareketlerin başlamış olmasının, FED politika faizlerinde de ‘zirvelere yakınlaşma’ şeklinde bir algıyı desteklediğini belirten Yağbasan, ‘Bu sebeple dolar endeksinde perşembe günü en yüksek seviye olan 110,90’dan, 107,80’e kadar bir gerileme yaşandı. ABD endekslerinde yüzde 7’yi aşan yükselişler; altın, gümüş ve avroda önemli yukarı kırılmalar gördük. Piyasalar, önden yüklemeli bir kutlama başlatmış gibi görünüyor’ diye konuştu.
‘Dolar endeksinde zirveyi görmüş olabiliriz’
FED’in, bundan sonra hemen gevşemeye gitmeyeceğini de vurgulayan Yağbasan, şunları söyledi: ‘Kısa vadede işi sıkı tutmaya devam edeceklerdir. Çünkü FED Başkanı Powell da erken gevşemenin risklerine sıklıkla vurgu yapıyor. Ancak yüzde 5,5-6,0 bandına kadar yükselen FED politika faizi beklentileri, son veri sonrası yüzde 4,75-5,25 bandına kadar revize edilebilir. Bunun için yılın geri kalanında açıklanacak enflasyon rakamları önemli olacak. Şayet enflasyon yüzde 8’in altında düşüşünü devam ettirirse, FED’in de ‘şahin’ politikalarının zamanla gevşemeye başlayacağını görebiliriz. Bu durumda dolar endeksinde eylül ayında görülen 114,80 seviyesinin de artık zirve olduğunun teyidini alabiliriz. Bu gelişmeler, küresel piyasalara uzun süredir hakim olan güçlü dolar senaryosunun da sonuna yaklaştığımızın habercisi olabilir. Ve gelişmekte olan piyasalar, değerli metaller ve dolara karşı diğer para birimlerinin üzerindeki baskının da hafiflemeye başladığını daha net görebiliriz.’
ABD’de enflasyonun yüzde 8’in altında seyretmesiyle FED’in de ‘şahin’ politikalarının zamanla gevşemeye başlayacağının görüleceğine değinen ALB Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı A. Deniz Yağbasan, bunun da güçlü dolar senaryosunun sonuna yaklaşıldığının habercisi olduğunu vurguladı.
ABD’de perşembe günü açıklanan ekim ayı enflasyon verisi yüzde 7,7 olarak gerçekleşti ve yüzde 8 olan beklentinin oldukça altında geldi. Verinin ardından sadece ABD’de değil küresel piyasalarda ciddi hareketler yaşanıyor. Dolar endeksinde bir günlük gerileme yüzde 3’e yaklaştı. Zayıflayan ABD para birimine karşı bütün pariteler ve değerli metallerde de yukarı yönlü kırılmalar gerçekleşiyor. Gerileyen enflasyonun, ‘FED’in daha fazla şahinleşmesini önleyeceğini’ belirten uzmanlar; son görünümün devamı halinde, dolar endeksinde en tepe noktaların geride kalmış olabileceğini belirtiyor.
‘Yüzde 8’lik psikolojik baraj kırıldı’
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan ALB Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzman Yardımcısı A. Deniz Yağbasan, ‘ABD enflasyon verisi, FED’in faiz kararları üzerinde önemli belirleyici faktör. FED, en başından beri enflasyonla mücadele kapsamında sıkı para politikası uyguluyor. Ve geleceğe dair söylemlerini bu yönde vurguluyor. Son veriye baktığımızda, aylardır yüzde 8 ve üzerinde katılaşma riski gösteren enflasyon rakamlarının, yüzde 7,7’ye gerilediğini gördük. Bu veri, bir defa psikolojiyi bozan yüzde 8’lik barajın aşağı kırılması açısından oldukça önemli’ dedi.
‘Piyasada önden yüklemeli kutlama’
ABD enflasyonunda aşağı doğru hareketlerin başlamış olmasının, FED politika faizlerinde de ‘zirvelere yakınlaşma’ şeklinde bir algıyı desteklediğini belirten Yağbasan, ‘Bu sebeple dolar endeksinde perşembe günü en yüksek seviye olan 110,90’dan, 107,80’e kadar bir gerileme yaşandı. ABD endekslerinde yüzde 7’yi aşan yükselişler; altın, gümüş ve avroda önemli yukarı kırılmalar gördük. Piyasalar, önden yüklemeli bir kutlama başlatmış gibi görünüyor’ diye konuştu.
‘Dolar endeksinde zirveyi görmüş olabiliriz’
FED’in, bundan sonra hemen gevşemeye gitmeyeceğini de vurgulayan Yağbasan, şunları söyledi: ‘Kısa vadede işi sıkı tutmaya devam edeceklerdir. Çünkü FED Başkanı Powell da erken gevşemenin risklerine sıklıkla vurgu yapıyor. Ancak yüzde 5,5-6,0 bandına kadar yükselen FED politika faizi beklentileri, son veri sonrası yüzde 4,75-5,25 bandına kadar revize edilebilir. Bunun için yılın geri kalanında açıklanacak enflasyon rakamları önemli olacak. Şayet enflasyon yüzde 8’in altında düşüşünü devam ettirirse, FED’in de ‘şahin’ politikalarının zamanla gevşemeye başlayacağını görebiliriz. Bu durumda dolar endeksinde eylül ayında görülen 114,80 seviyesinin de artık zirve olduğunun teyidini alabiliriz. Bu gelişmeler, küresel piyasalara uzun süredir hakim olan güçlü dolar senaryosunun da sonuna yaklaştığımızın habercisi olabilir. Ve gelişmekte olan piyasalar, değerli metaller ve dolara karşı diğer para birimlerinin üzerindeki baskının da hafiflemeye başladığını daha net görebiliriz.’