Balıkesir’in Sındırgı ilçesine bağlı Osmanlar Mahallesi’nde ikamet eden Keramettin ve Asiye Küçük çifti, babalarından miras kalan susam yağı çıkarma işini yarım asırdır aynı yöntemle devam ettiriyor.
Balıkesir’in Sındırgı ilçesine bağlı Osmanlar Mahallesi’nde ikamet eden Keramettin ve Asiye Küçük çifti, babalarından miras kalan susam yağı çıkarma işini yarım asırdır aynı yöntemle devam ettiriyor.
Keramettin Küçük, değirmen ilk kurulduğunda dibek taşını atların çevirmesiyle yağ elde ettiklerini, malzemeler yıpranınca pres yağ makinesine geçerek elle yağ çıkardıklarını belirtti. Babasının yaşlandıktan sonra değirmeni çalıştırdığını söyleyen Küçük, susamın kalitesine göre üç ila üç buçuk kilodan bir kilo yağ çıktığını kaydetti. 1966 yılında babası tarafından susam, afyon ve çitlembik yağı çıkarmak için değirmenin kurulduğunu ifade eden Keramettin Küçük, yağ çıkarmak için değirmene gelen müşterilere susam yağı ve çitlembik yağının faydaları ve nasıl kullanılması gerektiğini anlatıyor. Meşe odununda yanan ateşte kavrulan susam ve çitlembikleri daha sonra kıl torbalara koyarak pres makinesinde el gücüyle yağını çıkardıklarını ifade eden Keramettin Küçük, ‘Değirmen 1966 yılında kuruldu. Baba mesleği. Köylülerin kaldırdığı susamların yağını çıkarıyoruz. Makinede öğütüyoruz, daha sonra kavuruyoruz, kavurduktan sonra kıl torbaya koyup makinede yağını çıkarıyoruz. Başka torbaya koyarsak patlar, onun için keçi kılından dokuduğumuz torbaya koyuyoruz. Babam 1966 yılında kurdu bu değirmeni o zamandan bu zamana yürütüyoruz. Babam ihtiyarladıktan sonra mesleği ben devraldım yaklaşık on yıl oldu. Daha önce babam yapıyordu bu mesleği tabi susam ekimi azaldığı için biraz ara verildi sonra yine başladık. Değirmende susam, çitlembik ve afyon yağı çıkarıyorduk tabi afyon yasaklandığı için şimdi sadece susam ve çitlembik yağı çıkarıyoruz. Diğer yağlara göre doğal olduğu için susam yağı daha çok tutuluyor piyasada. Müşteri geliyor bize yağ çıkar diyor bizde yağı çıkarıyoruz. Susam güzel olursa üç buçuk kilo susamdan bir kilo yağ çıkıyor, çitlembikte dört kiloda bir kilo yağ çıkıyor. Çitlembik ergin olması lazım kırmızı olursa yağ çıkmaz. Susamda ise biz birinci silkim diyoruz ilk akıttığı zaman o susamdan üç kiloda bir kilo yağ çıkar. Makinede öğüttükten sonra kavurmaya geçeriz tabi susamın durumuna göre iki litre su atıp tavlarız o kendi kıvamına geliyor. Su attıktan sonra kontrol ederiz kıvama gelene kadar kavururuz. Kıvama geldikten sonra torbaya koyup tezgaha götürürüz. Yaş koyarsan patlar, biraz fazla kavurursan yağ acı olur. Onun için tam kıvamını bulmak lazım. Eskiden at ile dönülürdü yağ çıkarılırken tabi düzenler yıpranınca makineye geçtik. Makineye geçtik ama düzenler hala duruyor elimizde. Şimdi makinede elle çıkarıyoruz’ dedi.
Kayınbabasının vefatından sonra miras kalan değirmende eşine yardım eden 66 yaşındaki Asiye Küçük ise, ‘Kayınpederim vefat edince bu işe biz başladık. Susamı yaklaşık yarım saat kavuruyorum. Kıvamına bakıyorum, kıvamına gelene kadar kavuruyorum, ondan sonra torbaya koyuyoruz. Değirmende beni çalıştırıyor. Evlenirken konuşmamızda değirmende çalışmak yoktu diyorum ben de. Adamla geçinmek istersen yapacaksın, geçinmek istemezsen yapmazsın. Susamı kavururken içine ekmek atarız, sonra çıkan yağı da üzerine sürer yeriz. Çok lezzetli olur’ dedi.
Balıkesir’in Sındırgı ilçesine bağlı Osmanlar Mahallesi’nde ikamet eden Keramettin ve Asiye Küçük çifti, babalarından miras kalan susam yağı çıkarma işini yarım asırdır aynı yöntemle devam ettiriyor.
Keramettin Küçük, değirmen ilk kurulduğunda dibek taşını atların çevirmesiyle yağ elde ettiklerini, malzemeler yıpranınca pres yağ makinesine geçerek elle yağ çıkardıklarını belirtti. Babasının yaşlandıktan sonra değirmeni çalıştırdığını söyleyen Küçük, susamın kalitesine göre üç ila üç buçuk kilodan bir kilo yağ çıktığını kaydetti. 1966 yılında babası tarafından susam, afyon ve çitlembik yağı çıkarmak için değirmenin kurulduğunu ifade eden Keramettin Küçük, yağ çıkarmak için değirmene gelen müşterilere susam yağı ve çitlembik yağının faydaları ve nasıl kullanılması gerektiğini anlatıyor. Meşe odununda yanan ateşte kavrulan susam ve çitlembikleri daha sonra kıl torbalara koyarak pres makinesinde el gücüyle yağını çıkardıklarını ifade eden Keramettin Küçük, ‘Değirmen 1966 yılında kuruldu. Baba mesleği. Köylülerin kaldırdığı susamların yağını çıkarıyoruz. Makinede öğütüyoruz, daha sonra kavuruyoruz, kavurduktan sonra kıl torbaya koyup makinede yağını çıkarıyoruz. Başka torbaya koyarsak patlar, onun için keçi kılından dokuduğumuz torbaya koyuyoruz. Babam 1966 yılında kurdu bu değirmeni o zamandan bu zamana yürütüyoruz. Babam ihtiyarladıktan sonra mesleği ben devraldım yaklaşık on yıl oldu. Daha önce babam yapıyordu bu mesleği tabi susam ekimi azaldığı için biraz ara verildi sonra yine başladık. Değirmende susam, çitlembik ve afyon yağı çıkarıyorduk tabi afyon yasaklandığı için şimdi sadece susam ve çitlembik yağı çıkarıyoruz. Diğer yağlara göre doğal olduğu için susam yağı daha çok tutuluyor piyasada. Müşteri geliyor bize yağ çıkar diyor bizde yağı çıkarıyoruz. Susam güzel olursa üç buçuk kilo susamdan bir kilo yağ çıkıyor, çitlembikte dört kiloda bir kilo yağ çıkıyor. Çitlembik ergin olması lazım kırmızı olursa yağ çıkmaz. Susamda ise biz birinci silkim diyoruz ilk akıttığı zaman o susamdan üç kiloda bir kilo yağ çıkar. Makinede öğüttükten sonra kavurmaya geçeriz tabi susamın durumuna göre iki litre su atıp tavlarız o kendi kıvamına geliyor. Su attıktan sonra kontrol ederiz kıvama gelene kadar kavururuz. Kıvama geldikten sonra torbaya koyup tezgaha götürürüz. Yaş koyarsan patlar, biraz fazla kavurursan yağ acı olur. Onun için tam kıvamını bulmak lazım. Eskiden at ile dönülürdü yağ çıkarılırken tabi düzenler yıpranınca makineye geçtik. Makineye geçtik ama düzenler hala duruyor elimizde. Şimdi makinede elle çıkarıyoruz’ dedi.
Kayınbabasının vefatından sonra miras kalan değirmende eşine yardım eden 66 yaşındaki Asiye Küçük ise, ‘Kayınpederim vefat edince bu işe biz başladık. Susamı yaklaşık yarım saat kavuruyorum. Kıvamına bakıyorum, kıvamına gelene kadar kavuruyorum, ondan sonra torbaya koyuyoruz. Değirmende beni çalıştırıyor. Evlenirken konuşmamızda değirmende çalışmak yoktu diyorum ben de. Adamla geçinmek istersen yapacaksın, geçinmek istemezsen yapmazsın. Susamı kavururken içine ekmek atarız, sonra çıkan yağı da üzerine sürer yeriz. Çok lezzetli olur’ dedi.