Bir solukta okunan akıcı muhteşem bir anlatıma sahip olan Serenad‘tan sonra Zülfü Livaneli’nin kaleminden çıkan Kardeşimin Hikayesi, polisiye ve aşkı bizlerle buluşturan sürükleyici bir kitap olarak karşımıza çıkıyor. Bir cinayeti çözmeye çalışan bir gazeteci ile başkahraman Ahmet’in hikayesi anlatılmaktadır. Gazeteci bir gecede yaşanan cinayeti çözebilmek için görgü tanıklarından Ahmet’in kapısını çalmaktadır. Ahmet gazeteci ile konuşmaya başlar. Fakat bu konuşmalar Ahmet’in kardeşi ile olan hikâyesini anlatmaya başlaması ile sapmaya başlar. Ahmet zamanla gazeteciye karşı ilgi duymaya başlar ve kitapta bir aşk hikayesi anlatılmaktadır. Kitap  Ahmet’in öldürülmesi ile devam eder. Fakat Ahmet arkasında gazeteciye bir mektup bırakmıştır. Burada katilin kim olduğu yazmaktadır. Bu mektup sayesinde olaylar açıklığa kavuşacaktır. Hikâye güzel bir başlangıç ile başlamasa da olayların açıklığa kavuşması ile bitmektedir. İki kardeşin hikâyesini anlatan bu kitap sizleri bambaşka duygular içerisine sokacak. Zülfü Livaneli’nin farklı üslubu ile de oldukça keyifli bir kitaba dönüşen Kardeşimin hikâyesi sizleri oldukça etkileyecektir. Zülfü Livaneli’nin bu kitabı 2013 yılında yılın en iyi aşk kitabı seçilmiştir. Ayrıca yazar bu kitabı herkesten uzakta sessiz bir yerde yazmaya karar vermiş  ve bunun sonucunda Tayland’ın bir köyünde kaleme almıştır. Kitapta tek bir hikaye yerine bir çok hikayeye yer verilmiştir. Bu kitabı bir çırpıda okudum ve hala okumayanlar varsa bir solukta okuyabileceklerini düşünüyorum. Kitap bittikten sonra derin  bir soluk alıp derin düşüncelere dalıyorsunuz. Yazarın her kitabında olduğu gibi bu kitabında da heyecanla sonunu merak ediyorsunuz. Kitabı okurken adeta yaşıyorsunuz. Kaç senedir hala bu kitabın neden filme aktarılmadığını düşünmekteyim. Film olarak kurgulanılası bir güzellikte.

Dediğim gibi muhteşem bir güzellikle karşılaşacaksınız. Eminim ki, bu muhteşem anlatım, mükemmel yorum sizlere çok şey katacak.