Sındırgı’ya bağlı Süller köyünde yaklaşık 3 ay önce meme kanseri teşhisi sonrası ameliyat olarak sol göğsü alınan ve tedavisine başlanan Şahize Tunçel’in arkadaşları, Türkiye’ye örnek olacak bir desteğe imza attı. Kanserle savaşan arkadaşlarına saçlarını kazıtarak destek veren Süllerli kadınlar, arkadaşlarının sağlığına kavuşması için ellerinden geleni yapacaklarını söylediler.

Yaklaşık 20 yıldan bu yana aynı köyde yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen Ayten Bulut, Şehnaz Küçük, Aysel Çevik, Hatice Gezgin ve Nazmiye Çoban, aldığı kemoterapi sonucu saçları dökülmeye başlayan arkadaşları Şahize Tunçel’e onunla birlikte saçlarını kazıtarak destek oldu. Arkadaşlarının kanser teşhisi sonrasında hep yanında olan 5 kadın, arkadaşlarına hastalık sürecinde destek vermek motivasyonunu arttırmak amacıyla aldıkları kararla saçlarını kazıtıp, ‘hayata büyük bir umutla bağlan’ diyerek adeta hep birlikte kansere karşı savaş başlattılar.

 

Tunçel: “Arkadaşlarım benim için kel kalmayı göze aldı”

Kanser teşhisi öncesindeki yaşamlarına devam ettiğini belirten Şahize Tunçel’in arkadaşları, eskiden olduğu gibi yine Tunçel ile birlikte köyde traktör sürerek, salıncakta sallandılar. Arkadaşlarının kendisine destek vermek için saçlarını kestirmesinden büyük mutluluk duyduğunu belirten Şahize Tunçel, sonuna kadar savaşarak hastalığı arkadaşlarıyla birlikte yeneceğini söyledi. Meme kanseri teşhisi konduktan sonra yaşadıklarını anlatan Şahize Tunçel, “İlk 2-3 ay önce meme kanseri teşhisi kondu. Tahliller, sonuçlar yapıldı, birçok doktora gittik geldik ve meme kanseri teşhisi konuldu. Yapacak bir şey yoktu, ameliyat… Hatta doktor memeyi almamız gerekiyor dedi. Ameliyattan önce ve sonra kemoterapi görürsün deyince ilk önce bayağı psikolojik olarak yıkıldım. Şu anda ameliyat oldum, tedaviye başladım, ilk kürümü aldım. Hastalığımı ilk duyunca yıkıldım ama sadece o gün için yıkıldım. Zaten kaçınılmaz olan şeylere alışkanlığım vardır. Yani alışmak zorundayım diye kendimi öyle hep teselli ederim. O da eğer benim başıma geldiyse çekmek zorundayım. Bunu bir şekilde yaşamak zorundayım, yapacak bir şey yok. Çocuklarım var, her şeyden önce anneyim ve yıkılmak bir anneye göre değil. Arkadaşlarımdan bahsederken gülesim geliyor. Çünkü hep neşeli, pozitifiz onlarla her zaman. Kanser denince insanın aklına ilk saç dökülmesi geliyor. Bir kadın için de bu önemli. Arkadaşlarım da bana gerekirse biz de seninle birlikte kel kalmayı göze alırız dediler. Ben de o an için manevi destek olarak düşündüm, çok sevindim. Ama bunlar kendi kafalarına bunu koymuşlar. Benim zamanım gelmişti, artık saçlarımı kestireceğim demiştim. Geldiler yanıma, gittik kuaföre ve güle oynaya saçlarımızı kestirdik. Gerçekten manevi destek çok önemli. Arkadaşlarım tekrar hayata tutunmamı sağladılar. Her konuda çok destek oldular. Onlar olmasaydı evet biraz daha zorlanabilirdim. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nde Tıbbı Onkoloji Bölümünde Prof. Dr. Recep Çetin’e çok teşekkür ederim. Onun sayesinde biraz daha iyiyim. Hastalığımla ilgili hayati tehlike eğer erken fark edilmeseydi tabi ki vardı. Hastalığımda ikinci evredeyim. Tedavim devam ediyor ama sonuçlar çok iyi gidiyor” diye konuştu.

Bulut: “Arkadaşımıza destek için saçlarımızı kestirdik”

Şahize Tunçel’e destek vermek için saçlarını kazıtan arkadaşlarından Ayten Bulut, “Bu köyde oturuyoruz. Ben Şahize’nin görümcesiyim. Biz bu hastalığı duyunca çok üzüldük ama atlatacağız bunu. Şahize kemoterapi alacaktı, bunu biliyorduk zaten. Biz arkadaş olarak biz sana destek olacağız dedik. Kendisi ilk kemoterapiye başladı, saçları dökülmeye başlayacak diye ısrar edip gidelim saçlarımızı kestirelim dedik. Gittik kestirdik saçlarımızı. Ben ilk defa aynaya baktım kendime çok güzel olmuşum dedim. Yani yaptığımız çok anlatılmaz bir duyguydu” ifadelerini kullandı.

Gezgin: “Güle oynaya saçlarımızı kestirdik”

Tunçel’in arkadaşı Hatice Gezgin ise saçlarını kestirdiklerine hiç üzülmediklerini belirterek, “Arkadaşımızın hastalığını ilk duyunca destek için yanına gittik ve çok üzüldük. O da derdini bizimle paylaştı. Saçlarımızı kestirmeyle ilgili aslında arkadaşımızın birisi bizi teşvik etti. Arkadaşımız hastalığını duyunca çok üzüldü, saçlarının gideceğine de çok üzüldü. Kendisinin zaten saçlarına takıntısı vardır, seyrektir saçları, çok dökülürdü. Arkadaşımızın biri ‘senin saçlar giderse biz de kestiririz’ dedi. Biz de ağzımızdan çıktı bir kere hep beraber gidip saçlarımızı kestirdik. Saçlarımızı kestirdikten sonra kendimize çok güldük, çok hoşumuza gitti. Değişiklik çok güzel ve saçımızı kestirdiğimize hiç üzülmedik. Önemli olan arkadaşımıza destek. Yani saçımız gitti diye hiç üzülmedik” dedi.

Demir: “Saçlarımı kestirmeye cesaret edemedim”

Kanserle savaşan Şahize Tunçel’in kız kardeşi Dudu Demir ise kendisinin saçlarını kestirmeye cesaret edemediğini ve ablasından özür dilediğini söyledi. Demir, “Şahize’nin kız kardeşiyim. Öncelikle arkadaşlarının yaptığı bu güzel davranıştan ötürü tebrik ediyorum, çok teşekkür ediyorum. Ama ne yazık ki ben aynı cesareti gösteremedim, kendisinden özür diliyorum. Kardeşimin bir an önce sağlığına kavuşmasını istiyorum. Onlara verdikleri moralden ötürü de hepsine ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum” dedi. İHA