Balıkların üreme dönemi sebebiyle avlanma yasağı zamanında bilinçsiz biçimde yasa dışı avlanılan balıklar, tezgahlardaki çeşitliliği azaltıyor.
Balıkların üreme dönemi sebebiyle avlanma yasağı zamanında bilinçsiz biçimde yasa dışı avlanılan balıklar, tezgahlardaki çeşitliliği azaltıyor.
Balıkçılık ile uğraşan esnafların avlanmanın yasak olduğu zamanlarda avlanılan balıkların gitgide azalması sonucunda balık çeşitliliğinin azalarak tezgahların boş olmasından yakınıyorlar. Yasak zamanlarında balıkların çoğalacağı yerine daha da azaldığını dile getiren işletme sahibi Mert Akgün, ’20 yaşındayım ve çocukluğumdan beri bu işi yapıyoruz. Babadan geliyor bu meslek, nesilden nesile gidiyor. Dükkanımızda daha çok sardalya ve hamsi balığımız satılıyor. Bu aralar denizlerde fazla bolluk olmadığı için balıklar önceki seneye göre 5-10 lira daha fazla oluyor. Çünkü fazla balık çıkmıyor. Bunun sebebi de balık tutma yasağı geldiği zamanlar balıklarımız maalesef tutuluyor. Yani balığın çoğalacağı zaman tutulduğu için balığımız azalıyor. Her sene denizlerimizde daha az bir balık oluyor. Bu yüzden balıklar da daha pahalı oluyor. Halkımız da bu konuda fazla şikayetçi. Keşke bizim elimizden gelse de balıkları 5-10 liradan satabilsek ama maalesef bunu yapamıyoruz. Sardalya 20, hamsiyi 25 liradan satıyoruz. Balıkları elimizden geldikçe taze satmaya çalışıyoruz. Ertesi güne balık bırakmıyoruz, satacağımız kadar balık alıyoruz’ dedi.
‘Palamut bolluğu diye bir şey yok’
Palamut balığının yağmuru sevdiğini ve şu dönemde palamut bolluğu yaşanmadığını belirten Akgün, ‘Halkımız şuan haberlerden gördüğü kadarıyla palamut bolluğu olduğunu düşünüyor ancak öyle bir durum söz konusu değil. Palamut bekliyoruz, inşallah palamut bolluğu yaşanır da tezgahlarımıza palamut koyabiliriz. Yağmur bekliyoruz. Çünkü palamut balığı yağmuru seven bir balık. Yağmurlu zamanlarda daha çok büyür ve daha çok çoğalır. Şuan 350-400 gram palamutlar. Tezgahımıza elimizden geldiğince fazla almaya çalışıyoruz. Satışlarımız şuan hastalık sebebiyle fazla yok maalesef. Ama inşallah daha iyi olur’ dedi.
Ege denizinden çıkan balıkların görüntüsü sebebiyle daha çok alıcı bulduğunu ancak denizdeki tuz oranından dolayı tadının düzgün olmadığını kaydeden Akgün, ‘Elimizden geldiğince Marmara balığı koymaya çalışıyoruz, Ege balığı koymamaya çalışıyoruz. Milletimiz daha çok büyüklüğünden dolayı ege balığını seviyor ancak tadı tuz oranından dolayı düzgün olmuyor. Elimizden geldiğince Marmara, Karadeniz balığı satmaya çalışıyoruz. Şuan Karadeniz zamanı değil ancak 1-1,5 ay sonra Karadeniz’den güzel balıklar çıkacak. Allah’ın izniyle o zaman da Karadeniz’e dönüyoruz’ şeklinde konuştu.
‘Eskisi gibi çeşitlilik yok’
Önceki sezonlarda tezgahlarının dolu olduğunu ancak zaman geçtikçe çeşitliliğin azaldığını söyleyen Akgün, şunları söyledi
‘Şu an denizimizde maalesef fazla çeşit balığımız çıkmıyor. Daha önceki senelere dönersek eğer o zamanlar için tezgahımızda bol çeşit balığımız oluyordu. 25-30 çeşit balığımız bulunuyordu ancak şuan maalesef fazla balığımız yok. Fazla çeşit yok. Biz de isteriz fazla çeşit olsun, vatandaşlarımız istediği balığı alabilsin.’
Balıkların üreme dönemi sebebiyle avlanma yasağı zamanında bilinçsiz biçimde yasa dışı avlanılan balıklar, tezgahlardaki çeşitliliği azaltıyor.
Balıkçılık ile uğraşan esnafların avlanmanın yasak olduğu zamanlarda avlanılan balıkların gitgide azalması sonucunda balık çeşitliliğinin azalarak tezgahların boş olmasından yakınıyorlar. Yasak zamanlarında balıkların çoğalacağı yerine daha da azaldığını dile getiren işletme sahibi Mert Akgün, ’20 yaşındayım ve çocukluğumdan beri bu işi yapıyoruz. Babadan geliyor bu meslek, nesilden nesile gidiyor. Dükkanımızda daha çok sardalya ve hamsi balığımız satılıyor. Bu aralar denizlerde fazla bolluk olmadığı için balıklar önceki seneye göre 5-10 lira daha fazla oluyor. Çünkü fazla balık çıkmıyor. Bunun sebebi de balık tutma yasağı geldiği zamanlar balıklarımız maalesef tutuluyor. Yani balığın çoğalacağı zaman tutulduğu için balığımız azalıyor. Her sene denizlerimizde daha az bir balık oluyor. Bu yüzden balıklar da daha pahalı oluyor. Halkımız da bu konuda fazla şikayetçi. Keşke bizim elimizden gelse de balıkları 5-10 liradan satabilsek ama maalesef bunu yapamıyoruz. Sardalya 20, hamsiyi 25 liradan satıyoruz. Balıkları elimizden geldikçe taze satmaya çalışıyoruz. Ertesi güne balık bırakmıyoruz, satacağımız kadar balık alıyoruz’ dedi.
‘Palamut bolluğu diye bir şey yok’
Palamut balığının yağmuru sevdiğini ve şu dönemde palamut bolluğu yaşanmadığını belirten Akgün, ‘Halkımız şuan haberlerden gördüğü kadarıyla palamut bolluğu olduğunu düşünüyor ancak öyle bir durum söz konusu değil. Palamut bekliyoruz, inşallah palamut bolluğu yaşanır da tezgahlarımıza palamut koyabiliriz. Yağmur bekliyoruz. Çünkü palamut balığı yağmuru seven bir balık. Yağmurlu zamanlarda daha çok büyür ve daha çok çoğalır. Şuan 350-400 gram palamutlar. Tezgahımıza elimizden geldiğince fazla almaya çalışıyoruz. Satışlarımız şuan hastalık sebebiyle fazla yok maalesef. Ama inşallah daha iyi olur’ dedi.
Ege denizinden çıkan balıkların görüntüsü sebebiyle daha çok alıcı bulduğunu ancak denizdeki tuz oranından dolayı tadının düzgün olmadığını kaydeden Akgün, ‘Elimizden geldiğince Marmara balığı koymaya çalışıyoruz, Ege balığı koymamaya çalışıyoruz. Milletimiz daha çok büyüklüğünden dolayı ege balığını seviyor ancak tadı tuz oranından dolayı düzgün olmuyor. Elimizden geldiğince Marmara, Karadeniz balığı satmaya çalışıyoruz. Şuan Karadeniz zamanı değil ancak 1-1,5 ay sonra Karadeniz’den güzel balıklar çıkacak. Allah’ın izniyle o zaman da Karadeniz’e dönüyoruz’ şeklinde konuştu.
‘Eskisi gibi çeşitlilik yok’
Önceki sezonlarda tezgahlarının dolu olduğunu ancak zaman geçtikçe çeşitliliğin azaldığını söyleyen Akgün, şunları söyledi
‘Şu an denizimizde maalesef fazla çeşit balığımız çıkmıyor. Daha önceki senelere dönersek eğer o zamanlar için tezgahımızda bol çeşit balığımız oluyordu. 25-30 çeşit balığımız bulunuyordu ancak şuan maalesef fazla balığımız yok. Fazla çeşit yok. Biz de isteriz fazla çeşit olsun, vatandaşlarımız istediği balığı alabilsin.’