AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, CHP’li Çanakkale Belediye Meclis Üyesi Süleyman Canpolat’ın 28 Şubat darbesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yasadışı kurulan Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) savunması ve ‘Son yirmi yılda 18 bin ilave cami yapılmış.
AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, CHP’li Çanakkale Belediye Meclis Üyesi Süleyman Canpolat’ın 28 Şubat darbesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yasadışı kurulan Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) savunması ve ‘Son yirmi yılda 18 bin ilave cami yapılmış. Bunlar ibadet için olsa anlarım’ ifadelerine tepki gösterdi.
AK Parti Çanakkale İl Başkanlığı’ndan bugün bir basın açıklaması gerçekleştiren Makas, Çanakkale Belediyesi’nin Mart ayı meclis toplantısında CHP’li Süleyman Canpolat’ın 28 Şubat sürecine dair değerlendirmelerine tepki gösterdi. Canpolat, 54. Hükümeti düşürmek amacıyla faaliyet yürüttüğü tespit edilen Batı Çalışma Grubu’nu savunarak, ‘Batı Çalışma Grubu’nu mahkemeye verenler, ’Türk Silahlı Kuvvetleri bize şöyle şöyle yapacak’ diyenler hepsi şu anda içeride veya firari durumda… Bu bir komplodur. Batı Çalışma Grubu’nun öngörüleri vardı o zaman. ’Türkiye’de modern eğitim kalkacak, Türkiye irticai alana kayacak’ diye. Bugün bunun emarelerini görüyoruz’ ifadelerini kullanmıştı.
‘Tam anlamıyla aymazlıktır’
28 Şubat Post Modern darbesinin meşrulaştırılmaya çalışılmasını aymazlık olarak nitelendiren Başkan Makas, ‘AK Parti teşkilatı olarak toplumu ilgilendiren birçok alanda hassasiyetimizi taşıyorken, 2021 yılı Türkiye’sinde ‘Türkiye’nin aydınlanma döneminde darbe vari hareketlere yönelim normaldir’ diyerek; dünya kamuoyunda ülkemiz itibarını sarsan ve vicdanlarda büyük yaralar açan 28 Şubat Post Modern darbesini meşrulaştırmaya kalkışmak kelimenin tam anlamıyla bir aymazlıktır. CHP’li belediye meclis üyesi Canpolat’ın; 28 Şubat’ı ve darbeyi meşrulaştırmaya kalkışmasını esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kamuoyunun da aynı şekilde kınamasını beklediği, fakat her konuda olduğu gibi bu konuda da sessizliğini koruyan; CHP il başkanına soruyoruz, zamanında ikna odalarında zulüm edildiğini düşünenlerle ittifak içerisinde değil misiniz? Bu nasıl bir tezatlık? Bu nasıl bir senfoni, bu nasıl bir ortaklıktır. Son 20 yılda yapılan 18 bin camiden bahsediliyor, üzerine bir de ‘Bu camiler ibadet için kullanılmıyor’ deniliyor. Bu konuşmalar esnasında bir yandan da maalesef belediye başkanı da onaylıyor. Daha 1 ay önce Tekzen bölgesi diye ifade edilen bölgede, cami yapılması için gerekli imar plan tadilatını, belediye meclisi oylayıp onaylamadı mı? 2 yıl boyunca, çeşitli bahanelerle ertelediğiniz, kamuoyunun ısrarla beklediği bu planın onayında; belediye başkanı ve bu sözleri söyleyen belediye meclisi üyesi Canpolat’ın da aralarında olduğu CHP’li meclis üyelerinin imzaları yok mu? Bunu nasıl açıklayacaksınız? ‘On sekiz bin birinci cami’ belediye meclisinde, CHP’li arkadaşlarınızın da oyları ile onaylandı. Yoksa siyaseten mi onaylandı? Yine mi samimi olunamadı? Yoksa insanların gözü boyanmak için mi onaylandı? Yarın onayladığınız o alana cami yapılırken, 20 yılda 18 bin cami yapıldı, biz istemiyoruz bu camiyi mi denilecek? Bu nasıl bir tezatlıktır. Söz konusu jakoben tavırlı CHP’li belediye meclisi üyesinin ifade ettiği; merkez ilçe belediye başkanının onayladığı ve CHP il başkanının da sessiz kaldığı bu söylemlerin; Atatürk CHP’sine gönül vermiş CHP’lilerin fikirlerini temsil ettiğine asla inanmıyoruz! Nitekim CHP’li siyasi unsurların; toplum vicdanını zedeleyen bu tarz söylemlere ve kamuoyuna da defalarca yansıyan yönetim kademelerindeki taciz olaylarına sessiz kalmalarının sonucundaki CHP’de yaşanan büyük kopmalar, bunun bir ispatıdır’ dedi.
‘Şehrimiz, Çanakkaleli olmayan düşünce tarzıyla büyük yara almaktadır’
Yapılan siyasetin Çanakkale’ye yakışmadığını da sözlerine ekleyen Makas, ‘Yerli ve milli teknoloji hamleleri, yerli ve milli savunma sanayi yatırımları yine son 20 yılda AK Parti döneminde yapılmadı mı? Bölge ve dünya siyasetinde, artık boyunduruğundan kurtulmuş ve söz sahibi olmuş muktedir bir ülke olduk. Gözlüklerimizi çıkaracağız, saplantılarımızdan kurutulacağız ve ölçüp biçip sonra konuşacağız. Yazık, ağzı olan konuşuyor Böyle fütursuzca, böylesine amacından sapkın cümleleri ifade etmeyi siyaset sayıyorsanız; yerin dibine batsın böyle siyaset! Bu yapılan; şehrimizdeki genç kardeşlerimize, bu şehrin aziz ve muhterem sakinlerine düpedüz haksızlıktır. Şehrimiz; Çanakkale’deki muhalefetin, Çanakkaleli olmayan düşünce tarzıyla büyük yara almaktadır. Barışın kenti dediğiniz Çanakkale’mize ait merkez ilçe belediye meclisinde, darbe resmen meşrulaştırılmaya çalışılmıştır. Binlerce şehidimizin olduğu, adeta medeniyetlerin savaştığı ve bedenlerin birlikte defnedildiği topraklarda, bu denli ayrıştırıcı ve dışlayıcı bir üslup kesinlikle kabul edilemez’ diye konuştu.
‘Sayın başkan polemik üretmeyi bırakıp, iddialara cevap verin’
Geçtiğimiz günlerde eski milletvekili Ümit Özdağ’ın İyi Parti’den istifa ederken söylediği ’Bu partinin kurulmasında Çanakkale Belediyesi’nden gelen çantalar, ihaleler ve makamlar vardır’ sözlerini hatırlatan Başkan Makas, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’dan açıklama beklediklerini dile getirdi. Makas, ‘Son günlerde yalnızca şehrimiz kamuoyundan değil, ülke kamuoyundan da bildiğimiz üzere hemşehrilerimizin ödediği vergilerle gelir sağlayan merkez ilçe belediyesi ve yöneticilerinin ittifak ortakları ‘ihale-çanta-makam’ iddiaları ile ulusal gündeme oturdu. Ortada akıllara durgunluk verebilecek derecede iddialar var. Fakat muhatapları nedendir bilinmez 3 maymunları oynamaktadır. Ulusal kamuoyunda şehrimiz imajına zarar veren bu önemli ve çirkin iddialarla ilgili, milletvekilimiz Sayın Jülide İskenderoğlu TBMM’de bir açıklama yapmış ve iddiaya konu olan kişilerin, açıklama yapması gerektiğini dile getirmiştir. Fakat iddialara cevap verilmesi yerine, merkez ilçe belediye başkanı Sayın Gökhan tarafından her zamanki gibi demagoji, polemik tercih edilmiş ve konu değiştirilmeye çalışılmıştır. Sayın Başkan’ın polemik üretmeyi bırakarak iddialara cevap vermesi gerekmektedir. Siyasi konuların, şehrimizde sahibi olmadığını düşünmeye başladık. Şehrimizde çevre sorunları almış başını yürüyorken; bitmeyen binalar adeta şehrin kalıcı silueti haline gelmişken, maneviyatıyla, cazibe merkezi olmasıyla, tarihiyle, mazisiyle göz bebeği olan şehrimizin, bu çirkin itham ve ifadelerle anılmasına rağmen ‘konu kapanmıştır’ deyip 3 maymunu oynamak, şehrin sorunları haricinde her şeye göz açıp bunlara gözünü kapatmak, adeta bu şehre ihanettir. Şehrimizin çirkin ve küçük düşürücü bir şekilde anılmasına sebep olan iddiaların muhatapları CHP’li ve İYİ Partili yöneticiler kaçmayı bırakıp, acilen bu iddialara cevap vermelidir. Sadece şehrimiz kamuoyu değil, tüm Türkiye kamuoyu bu iddiaların cevaplarını beklemektedir. Bunlar yetmiyormuş gibi, CHP geçmiş dönem il başkanı, imar komisyonunu basarak komisyonu tehdit etmiştir. Belediye başkanı ‘hukuk yok ülkede’ diyebiliyor. Sorumlu olduğu alanın, güvenliğini ve hukuksal bütünlüğünü koruyamayan bir anlayışın ‘hukuk yok’ demesi abesle iştigaldir. Son bir hatırlatma; Ümit Özdağ’ın iddialarına ‘konu kapanmıştır’ diyen belediye başkanına sormaktayız, doğrudan temin yoluyla Çanakkale dışından satın alınan mallara ne oldu? Konu kapanmış mıdır? Değerli kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz’ şeklinde konuştu.
AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, CHP’li Çanakkale Belediye Meclis Üyesi Süleyman Canpolat’ın 28 Şubat darbesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yasadışı kurulan Batı Çalışma Grubu’nu (BÇG) savunması ve ‘Son yirmi yılda 18 bin ilave cami yapılmış. Bunlar ibadet için olsa anlarım’ ifadelerine tepki gösterdi.
AK Parti Çanakkale İl Başkanlığı’ndan bugün bir basın açıklaması gerçekleştiren Makas, Çanakkale Belediyesi’nin Mart ayı meclis toplantısında CHP’li Süleyman Canpolat’ın 28 Şubat sürecine dair değerlendirmelerine tepki gösterdi. Canpolat, 54. Hükümeti düşürmek amacıyla faaliyet yürüttüğü tespit edilen Batı Çalışma Grubu’nu savunarak, ‘Batı Çalışma Grubu’nu mahkemeye verenler, ’Türk Silahlı Kuvvetleri bize şöyle şöyle yapacak’ diyenler hepsi şu anda içeride veya firari durumda… Bu bir komplodur. Batı Çalışma Grubu’nun öngörüleri vardı o zaman. ’Türkiye’de modern eğitim kalkacak, Türkiye irticai alana kayacak’ diye. Bugün bunun emarelerini görüyoruz’ ifadelerini kullanmıştı.
‘Tam anlamıyla aymazlıktır’
28 Şubat Post Modern darbesinin meşrulaştırılmaya çalışılmasını aymazlık olarak nitelendiren Başkan Makas, ‘AK Parti teşkilatı olarak toplumu ilgilendiren birçok alanda hassasiyetimizi taşıyorken, 2021 yılı Türkiye’sinde ‘Türkiye’nin aydınlanma döneminde darbe vari hareketlere yönelim normaldir’ diyerek; dünya kamuoyunda ülkemiz itibarını sarsan ve vicdanlarda büyük yaralar açan 28 Şubat Post Modern darbesini meşrulaştırmaya kalkışmak kelimenin tam anlamıyla bir aymazlıktır. CHP’li belediye meclis üyesi Canpolat’ın; 28 Şubat’ı ve darbeyi meşrulaştırmaya kalkışmasını esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kamuoyunun da aynı şekilde kınamasını beklediği, fakat her konuda olduğu gibi bu konuda da sessizliğini koruyan; CHP il başkanına soruyoruz, zamanında ikna odalarında zulüm edildiğini düşünenlerle ittifak içerisinde değil misiniz? Bu nasıl bir tezatlık? Bu nasıl bir senfoni, bu nasıl bir ortaklıktır. Son 20 yılda yapılan 18 bin camiden bahsediliyor, üzerine bir de ‘Bu camiler ibadet için kullanılmıyor’ deniliyor. Bu konuşmalar esnasında bir yandan da maalesef belediye başkanı da onaylıyor. Daha 1 ay önce Tekzen bölgesi diye ifade edilen bölgede, cami yapılması için gerekli imar plan tadilatını, belediye meclisi oylayıp onaylamadı mı? 2 yıl boyunca, çeşitli bahanelerle ertelediğiniz, kamuoyunun ısrarla beklediği bu planın onayında; belediye başkanı ve bu sözleri söyleyen belediye meclisi üyesi Canpolat’ın da aralarında olduğu CHP’li meclis üyelerinin imzaları yok mu? Bunu nasıl açıklayacaksınız? ‘On sekiz bin birinci cami’ belediye meclisinde, CHP’li arkadaşlarınızın da oyları ile onaylandı. Yoksa siyaseten mi onaylandı? Yine mi samimi olunamadı? Yoksa insanların gözü boyanmak için mi onaylandı? Yarın onayladığınız o alana cami yapılırken, 20 yılda 18 bin cami yapıldı, biz istemiyoruz bu camiyi mi denilecek? Bu nasıl bir tezatlıktır. Söz konusu jakoben tavırlı CHP’li belediye meclisi üyesinin ifade ettiği; merkez ilçe belediye başkanının onayladığı ve CHP il başkanının da sessiz kaldığı bu söylemlerin; Atatürk CHP’sine gönül vermiş CHP’lilerin fikirlerini temsil ettiğine asla inanmıyoruz! Nitekim CHP’li siyasi unsurların; toplum vicdanını zedeleyen bu tarz söylemlere ve kamuoyuna da defalarca yansıyan yönetim kademelerindeki taciz olaylarına sessiz kalmalarının sonucundaki CHP’de yaşanan büyük kopmalar, bunun bir ispatıdır’ dedi.
‘Şehrimiz, Çanakkaleli olmayan düşünce tarzıyla büyük yara almaktadır’
Yapılan siyasetin Çanakkale’ye yakışmadığını da sözlerine ekleyen Makas, ‘Yerli ve milli teknoloji hamleleri, yerli ve milli savunma sanayi yatırımları yine son 20 yılda AK Parti döneminde yapılmadı mı? Bölge ve dünya siyasetinde, artık boyunduruğundan kurtulmuş ve söz sahibi olmuş muktedir bir ülke olduk. Gözlüklerimizi çıkaracağız, saplantılarımızdan kurutulacağız ve ölçüp biçip sonra konuşacağız. Yazık, ağzı olan konuşuyor Böyle fütursuzca, böylesine amacından sapkın cümleleri ifade etmeyi siyaset sayıyorsanız; yerin dibine batsın böyle siyaset! Bu yapılan; şehrimizdeki genç kardeşlerimize, bu şehrin aziz ve muhterem sakinlerine düpedüz haksızlıktır. Şehrimiz; Çanakkale’deki muhalefetin, Çanakkaleli olmayan düşünce tarzıyla büyük yara almaktadır. Barışın kenti dediğiniz Çanakkale’mize ait merkez ilçe belediye meclisinde, darbe resmen meşrulaştırılmaya çalışılmıştır. Binlerce şehidimizin olduğu, adeta medeniyetlerin savaştığı ve bedenlerin birlikte defnedildiği topraklarda, bu denli ayrıştırıcı ve dışlayıcı bir üslup kesinlikle kabul edilemez’ diye konuştu.
‘Sayın başkan polemik üretmeyi bırakıp, iddialara cevap verin’
Geçtiğimiz günlerde eski milletvekili Ümit Özdağ’ın İyi Parti’den istifa ederken söylediği ’Bu partinin kurulmasında Çanakkale Belediyesi’nden gelen çantalar, ihaleler ve makamlar vardır’ sözlerini hatırlatan Başkan Makas, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’dan açıklama beklediklerini dile getirdi. Makas, ‘Son günlerde yalnızca şehrimiz kamuoyundan değil, ülke kamuoyundan da bildiğimiz üzere hemşehrilerimizin ödediği vergilerle gelir sağlayan merkez ilçe belediyesi ve yöneticilerinin ittifak ortakları ‘ihale-çanta-makam’ iddiaları ile ulusal gündeme oturdu. Ortada akıllara durgunluk verebilecek derecede iddialar var. Fakat muhatapları nedendir bilinmez 3 maymunları oynamaktadır. Ulusal kamuoyunda şehrimiz imajına zarar veren bu önemli ve çirkin iddialarla ilgili, milletvekilimiz Sayın Jülide İskenderoğlu TBMM’de bir açıklama yapmış ve iddiaya konu olan kişilerin, açıklama yapması gerektiğini dile getirmiştir. Fakat iddialara cevap verilmesi yerine, merkez ilçe belediye başkanı Sayın Gökhan tarafından her zamanki gibi demagoji, polemik tercih edilmiş ve konu değiştirilmeye çalışılmıştır. Sayın Başkan’ın polemik üretmeyi bırakarak iddialara cevap vermesi gerekmektedir. Siyasi konuların, şehrimizde sahibi olmadığını düşünmeye başladık. Şehrimizde çevre sorunları almış başını yürüyorken; bitmeyen binalar adeta şehrin kalıcı silueti haline gelmişken, maneviyatıyla, cazibe merkezi olmasıyla, tarihiyle, mazisiyle göz bebeği olan şehrimizin, bu çirkin itham ve ifadelerle anılmasına rağmen ‘konu kapanmıştır’ deyip 3 maymunu oynamak, şehrin sorunları haricinde her şeye göz açıp bunlara gözünü kapatmak, adeta bu şehre ihanettir. Şehrimizin çirkin ve küçük düşürücü bir şekilde anılmasına sebep olan iddiaların muhatapları CHP’li ve İYİ Partili yöneticiler kaçmayı bırakıp, acilen bu iddialara cevap vermelidir. Sadece şehrimiz kamuoyu değil, tüm Türkiye kamuoyu bu iddiaların cevaplarını beklemektedir. Bunlar yetmiyormuş gibi, CHP geçmiş dönem il başkanı, imar komisyonunu basarak komisyonu tehdit etmiştir. Belediye başkanı ‘hukuk yok ülkede’ diyebiliyor. Sorumlu olduğu alanın, güvenliğini ve hukuksal bütünlüğünü koruyamayan bir anlayışın ‘hukuk yok’ demesi abesle iştigaldir. Son bir hatırlatma; Ümit Özdağ’ın iddialarına ‘konu kapanmıştır’ diyen belediye başkanına sormaktayız, doğrudan temin yoluyla Çanakkale dışından satın alınan mallara ne oldu? Konu kapanmış mıdır? Değerli kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz’ şeklinde konuştu.