Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD Adalet Bakan Vekili Monty Wilkinson’a gönderdiği mektupta terörist Sasunyan’ın şartlı tahliyesini öngören mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu belirterek, Türkiye’nin tepkisini dile getirdi.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD Adalet Bakan Vekili Monty Wilkinson’a gönderdiği mektupta terörist Sasunyan’ın şartlı tahliyesini öngören mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu belirterek, Türkiye’nin tepkisini dile getirdi.
Adalet Bakanı Gül, Türkiye’nin eski Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ın katillerinden terörist Hampig Sasunyan’ın ABD mahkemesince şartlı tahliyesine karar verilmesinden dolayı ABD Adalet Bakan Vekili Wilkinson’a bir mektup gönderdi. Bakan Gül mektubunda, ‘Diplomatlarımızın, Türk-Amerikalıların ve nihayetinde yurt dışında yaşayan tüm halkımızın güvenliği konusunda büyük önem arz eden bir meseleye dikkat buyurmanızı saygılarımla rica ederim. Los Angeles’taki Türk Başkonsolos Kemal Arıkan’ı 28 Ocak 1982 tarihinde gerçekleşen bir terör saldırısında vahşi bir biçimde öldüren terörist Hampig Sassounian’ın şartlı tahliye talebini Kaliforniya Valisi Gavin Newsom 25 Mayıs 2020 tarihinde reddetmişti. Kaliforniya Eyaleti Yüksek Mahkemesi’nin 24 Şubat 2021 tarihinde vali tarafından verilen ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi talebini kabul ettiğini ve mezkûr kararı kaldırmış olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız’ ifadelerini kullandı.
‘Türkiye, akıl almaz bir şekilde valinin ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi için talepte bulunulduğuna dair bildirim dahi almamıştır’ diyen Gül, şunları kaydetti:
‘Bilakis, sadece talebin kabul edildiğini haber yapan Kaliforniya’daki Ermeni basını aracılığıyla konudan haberdar olmuş bulunmaktayız. Son gelişmeler öncesinde Kaliforniya Şartlı Tahliye Duruşmaları Kurulu (BPH), Sassounian’ın tahliye taleplerini 2006, 2010, 2013 ve 2015 yıllarında art arda reddetmiş; öte yandan o zamanki Vali Jerry Brown ve Vali Gavin Newsom şartlı tahliye taleplerini sırasıyla 2017 ve 2020 yıllarında reddetmişlerdir. BPH ve Kaliforniya valileri, Sassounian’ın şartlı tahliye taleplerini, Sassounian’ın genel kamu güvenliği ve Türk vatandaşları, Türk diplomatlar ve Türk-Amerikalıların güvenliğine yönelik bir tehdit teşkil etmeye devam ettiği gerekçesiyle reddetmiştir. Öte yandan Sassounian, alçakça işlediği suçtan ötürü şimdiye kadar samimi hiçbir pişmanlık göstermemiştir. Bu gerekçelerin geçerliliğini korumakta olduğunun altının çizilmesi mühimdir. Fırsat bulmaları halinde Sassounian ve takipçileri, son mahkeme kararından kesin surette cesaret alacaklardır. Tüm dünyadaki diplomatlar da dâhil olmak üzere masum insanları hedef almakta tereddüt etmeyeceklerdir.’
Sassounian’ın yargılamasında Başkonsolos Arıkan’a yapılan suikastın kasten öldürme olduğunun tespit edildiğini vurgulayan Gül, ‘Sassounian, Türk diplomatları hedef alan Ermeni terör örgütlerinin kullandığı taktiklerin aynısını kullanmıştır. Nitekim terör örgütü (JCAG), terör saldırısının hemen ardından Sayın Arıkan’ın öldürülmesi sorumluluğunu üstlenmiştir. 1973 ve 1991 yılları arasında JCAG, ASALA ve ARA ile birlikte aralarında 31 diplomat ve bunların aile fertlerinin bulunduğu 58 kişinin canını almıştır. Diplomatlarımızın dördü ABD toprakları üzerinde öldürülmüştür. Bu mahkeme kararı, en büyük Ermeni terör örgütü ASALA’nın terör saldırılarını 20 Ocak 2021 tarihinde yeniden başlatma niyetinde olduğunu duyurduğu bir zamanda çıkmıştır. Ne yazık ki bu mahkeme kararı, terörizm eylemlerini, amaçlarını gerçekleştirmenin bir aracı olarak gören kişilere oldukça yanlış bir mesaj verecektir. Dolayısıyla Sassounian’ın şartlı tahliyesinin kamu güvenliğine karşı yüksek bir tehlike riski teşkil etmeyeceğini ifade eden mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu değerlendirmekteyiz’ dedi.
Gül, ‘Mahkeme kararının aksine gerek Sassounian, gerekse onu bu terör eylemini işlemeye yönlendiren ideoloji, toplum karşısında varlığını sürdürmekte ve yakın bir tehdit olmaya devam etmektedir. Teröristlerin yüceltilmesinin ve suçlarının mazur görülmesinin önlenmesi gerektiği konusunda bundan daha fazla hemfikir olamayacağımızı biliyorum. Basit bir ifadeyle bunların engellenememesi, dehşet verici bu tür eylemlerin yeniden canlanması riskini taşımaktadır. ABD Yönetimi’nin Sassounian’ın cezasını şartlı veya erken tahliye olmaksızın infaz etmesini sağlamak amacıyla geçmişte bu konuda bulunduğu müdahaleyi büyük memnuniyetle karşılamıştım. Bu sebeple bir kez daha bu hassas konuda uygun göreceğiniz müdahaleniz mühim olup, büyük memnuniyetle karşılanacaktır’ ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD Adalet Bakan Vekili Monty Wilkinson’a gönderdiği mektupta terörist Sasunyan’ın şartlı tahliyesini öngören mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu belirterek, Türkiye’nin tepkisini dile getirdi.
Adalet Bakanı Gül, Türkiye’nin eski Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan’ın katillerinden terörist Hampig Sasunyan’ın ABD mahkemesince şartlı tahliyesine karar verilmesinden dolayı ABD Adalet Bakan Vekili Wilkinson’a bir mektup gönderdi. Bakan Gül mektubunda, ‘Diplomatlarımızın, Türk-Amerikalıların ve nihayetinde yurt dışında yaşayan tüm halkımızın güvenliği konusunda büyük önem arz eden bir meseleye dikkat buyurmanızı saygılarımla rica ederim. Los Angeles’taki Türk Başkonsolos Kemal Arıkan’ı 28 Ocak 1982 tarihinde gerçekleşen bir terör saldırısında vahşi bir biçimde öldüren terörist Hampig Sassounian’ın şartlı tahliye talebini Kaliforniya Valisi Gavin Newsom 25 Mayıs 2020 tarihinde reddetmişti. Kaliforniya Eyaleti Yüksek Mahkemesi’nin 24 Şubat 2021 tarihinde vali tarafından verilen ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi talebini kabul ettiğini ve mezkûr kararı kaldırmış olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız’ ifadelerini kullandı.
‘Türkiye, akıl almaz bir şekilde valinin ret kararının mahkeme önünde tekrar değerlendirilmesi için talepte bulunulduğuna dair bildirim dahi almamıştır’ diyen Gül, şunları kaydetti:
‘Bilakis, sadece talebin kabul edildiğini haber yapan Kaliforniya’daki Ermeni basını aracılığıyla konudan haberdar olmuş bulunmaktayız. Son gelişmeler öncesinde Kaliforniya Şartlı Tahliye Duruşmaları Kurulu (BPH), Sassounian’ın tahliye taleplerini 2006, 2010, 2013 ve 2015 yıllarında art arda reddetmiş; öte yandan o zamanki Vali Jerry Brown ve Vali Gavin Newsom şartlı tahliye taleplerini sırasıyla 2017 ve 2020 yıllarında reddetmişlerdir. BPH ve Kaliforniya valileri, Sassounian’ın şartlı tahliye taleplerini, Sassounian’ın genel kamu güvenliği ve Türk vatandaşları, Türk diplomatlar ve Türk-Amerikalıların güvenliğine yönelik bir tehdit teşkil etmeye devam ettiği gerekçesiyle reddetmiştir. Öte yandan Sassounian, alçakça işlediği suçtan ötürü şimdiye kadar samimi hiçbir pişmanlık göstermemiştir. Bu gerekçelerin geçerliliğini korumakta olduğunun altının çizilmesi mühimdir. Fırsat bulmaları halinde Sassounian ve takipçileri, son mahkeme kararından kesin surette cesaret alacaklardır. Tüm dünyadaki diplomatlar da dâhil olmak üzere masum insanları hedef almakta tereddüt etmeyeceklerdir.’
Sassounian’ın yargılamasında Başkonsolos Arıkan’a yapılan suikastın kasten öldürme olduğunun tespit edildiğini vurgulayan Gül, ‘Sassounian, Türk diplomatları hedef alan Ermeni terör örgütlerinin kullandığı taktiklerin aynısını kullanmıştır. Nitekim terör örgütü (JCAG), terör saldırısının hemen ardından Sayın Arıkan’ın öldürülmesi sorumluluğunu üstlenmiştir. 1973 ve 1991 yılları arasında JCAG, ASALA ve ARA ile birlikte aralarında 31 diplomat ve bunların aile fertlerinin bulunduğu 58 kişinin canını almıştır. Diplomatlarımızın dördü ABD toprakları üzerinde öldürülmüştür. Bu mahkeme kararı, en büyük Ermeni terör örgütü ASALA’nın terör saldırılarını 20 Ocak 2021 tarihinde yeniden başlatma niyetinde olduğunu duyurduğu bir zamanda çıkmıştır. Ne yazık ki bu mahkeme kararı, terörizm eylemlerini, amaçlarını gerçekleştirmenin bir aracı olarak gören kişilere oldukça yanlış bir mesaj verecektir. Dolayısıyla Sassounian’ın şartlı tahliyesinin kamu güvenliğine karşı yüksek bir tehlike riski teşkil etmeyeceğini ifade eden mahkeme kararının ciddi anlamda hatalı olduğunu değerlendirmekteyiz’ dedi.
Gül, ‘Mahkeme kararının aksine gerek Sassounian, gerekse onu bu terör eylemini işlemeye yönlendiren ideoloji, toplum karşısında varlığını sürdürmekte ve yakın bir tehdit olmaya devam etmektedir. Teröristlerin yüceltilmesinin ve suçlarının mazur görülmesinin önlenmesi gerektiği konusunda bundan daha fazla hemfikir olamayacağımızı biliyorum. Basit bir ifadeyle bunların engellenememesi, dehşet verici bu tür eylemlerin yeniden canlanması riskini taşımaktadır. ABD Yönetimi’nin Sassounian’ın cezasını şartlı veya erken tahliye olmaksızın infaz etmesini sağlamak amacıyla geçmişte bu konuda bulunduğu müdahaleyi büyük memnuniyetle karşılamıştım. Bu sebeple bir kez daha bu hassas konuda uygun göreceğiniz müdahaleniz mühim olup, büyük memnuniyetle karşılanacaktır’ ifadelerini kullandı.