Sanat Yılı’ kutlama programı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla yapıldı.

Usta tiyatrocu Müjdat Gezen’in ‘70. Sanat Yılı’ kutlama programı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımıyla yapıldı.
Müjdat Gezen’in sahneye adım atışının 70. yılı, Cemal Reşit Rey Konser Salonunda etkinlikle kutlandı. Moderatörlüğünü İlker Ayrık’ın yaptığı etkinliğe Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ ve çok sayıda davetli katıldı. Yoğun programlarından dolayı etkinliğe katılamadıklarını belirten İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de birer mesaj gönderdi. Gösterimi gerçekleştirilen tanıtım filminde ünlü isimler Müjdat Gezen hakkında düşündüklerini ve onun esprili yanlarını dile getirdi.

Duygu dolu anlar yaşandı
Tanıtım filminde Müjdat Gezen’in hakkında düşündüklerini ve esprili yanlarını dile getiren sanatçılardan hayatını kaybedenler gösterildiği anlarda salonda duygu dolu anlar yaşadı. Etkinlikte konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Sanatın ve sanatçının değerini bütün toplumun her katmanının bilmesi gerekir. ’Bizi güldüren sanatçı’ olarak tanıttılar ama izlerken duygulandığımız anlar da oldu. Dolasıyla sanatçı bizi güldüren, ağlatan, bizi düşündüren değerli bir insandır. Dolayısıyla sanatın ve sanatçının önem kazandığı her toplum, bir anlamda gelişmiş bir toplumdur. Öğrencilik yıllarımda, lise yıllarımda Alexander Dumas’ın ‘3 Silahşörler’ kitabını okumuştum. Kitabın ön sözünde Alexander Dumas’ın bu kitabı yazarken başından geçen bir öykü var. O öyküyü anlatarak sanatın ve sanatçının ne kadar güçlü olduğunu ifade etmek isterim. Alexander Dumas ’3 Silahşörler’i yazar, günlük bir gazetede Paris’te tefrika eder. Sabah erken saatlerde Parisliler gider, gazete büfelerinin önünde beklerler, gazeteyi alıp ve romanı izlemek isterler. Yaz ayları gelir ve Alexander Dumas gazetenin patronuna der ki ’Roman kalsın, ben tatile gideceğim, dönüşte bitireceğim.’ ’Mümkün değil’ der. ’Bütün Parisliler sizi bekliyor’. ’Roman ne olacak? Romanı bitir ondan sonra tatile gidebilirsin’ der. Kabul etmez. Bunun üzerine gazetenin patronu Alexander Dumas’ı mahkemeye verir, yargıcın karşısına çıkar. Yargıç der ki, ’evet gazete patronu haklı. Siz bu romanı bitirmek zorundasınız. Çünkü bütün Parisliler senin romanını bekliyor’. Geriye döner Alexander Dumas, ’bana bir kağıt kalem getirir misiniz’ der? Bir kağıt kalem gelir. Romanın baş aktörünün adını yazar. ’Elinde kılıcı, ayakları titredi, yere düştü ve öldü’. Altına ’son’ yazar. ’Roman bitmiştir, gidin yayınlayın’ der. Bunun üzerine patron der ki, ’Tamam, pes ettim. Tatile git, dön ve ondan sonra romanını bitir’. Sanat ve sanatçının gücü bu aslında. Gönül ister ki Türkiye’nin bu kabus atmosferinde her siyasetçi zamanın belirli bir dilimini sanatçıya ayırabilsin. Sanatçılarla oturup konuşabilsin. Onlarla dertleşebilsin. Ama maalesef böyle bir ortam hemen hemen son 20 yıldır hiç yaratılmadı. Böyle bir ortama toplumun da ihtiyacı var. Siyasetçilerin de ihtiyacı var. Böyle bir ortamı yaratmak dileğiyle hepinize şükran borçluyum. Hepinize teşekkür ederim. Bizi güldüren, zaman zaman ağlatan Müjdat Gezen’e de hepinizin huzurunda saygılarımı sunuyorum’ diye konuştu

‘Cumhuriyet Gazetesi de yeni bir yazar kazandı’
Müjdat Gezen’in artık Cumhuriyet Gazetesi’nde yazı yazacağını söyleyen Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun ise, ‘Müjdat Gezen 70 yıldan sonra ’ben artık bu işi bırakıyorum ve jübilemi yapıyorum’ diyor. Bu gece. Cumhuriyet Gazetesi de yeni bir yazar kazandı. O benim çok eski arkadaşım. Başkanım Sayın Hikmet Çetin’in söylediği gibi işi bırakmamış oluyor. Cumhuriyet Gazetesi’nde her gün bir damla bal damlatıyor. Hafta sonları da genel bir yazı yazıyor. Gerçekten çok yakıştılar birbirlerine. Cumhuriyet Gazetesi ve Müjdat Gezen çok yakıştı birbirine’ dedi.