Ramazan boyunca az öğün sayısı ve kısıtlı yeme süresinin ardından normal besine geçişte sindirim problemlerinin yaşanabildiğini belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Kübra Tekay, ‘Bayramda yeterli ve dengeli beslenme ilkelerini unutmamamız gerekiyor.

Ramazan boyunca az öğün sayısı ve kısıtlı yeme süresinin ardından normal besine geçişte sindirim problemlerinin yaşanabildiğini belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Kübra Tekay, ‘Bayramda yeterli ve dengeli beslenme ilkelerini unutmamamız gerekiyor. Yine bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlamakta fayda görüyoruz’ dedi.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Kübra Tekay, Ramazan ayı sonrası sağlıklı beslenme konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Dünya Sağlık Örgütü’nün de önerdiği besin ve sıvıların tüketilmesi noktasında uyarılarda bulunan Beslenme ve Diyet Uzmanı Tekay, hipertansif bireyler, kronik böbrek ya da kardiyovasküler hastalığı olanların ise bayramdan dolayı beslenmelerini bozmamalarını, normal diyetlerine devam etmelerini önerdi.

‘Yiyecek miktarını aniden artırmamak lazım’
Kan şekerini hızlı yükselten gıdalar hakkında bilgi veren Tekay, ‘Ramazan boyunca az öğün sayısı ve kısıtlı yeme süresinin ardından normal besine geçişte sindirim problemleri yaşanabilir. Bayramda evde hazırladığımızı ve ikram edilen yüksek enerjili çikolatalar, börekler, kekler kan şekerini hızlı yükselten enerji içeriği yüksek gıdalardır. Birden bu besinleri tüketmek hem sindirim sistemleri problemlerine hem kan şekerine hem de hipertansif bireylerde özellikle tansiyon dalgalanmalarına neden olabilir. Bu sebeple bayramda yeterli ve dengeli beslenme ilkelerini unutmamamız gerekiyor. Temel olarak 5 besin grubundan yeterli miktarda tüketilmelidir. Bunlar, süt ve ürünleri, et, yumurta, kuru baklagiller, sebze, meyve, ekmek ve tahıllar. Bu grubun ardından tabii ki yiyecek miktarını aniden artırmamak lazım. Öğün sayısı araya en az 2 saat, en fazla ise 4-5 saat bırakılarak ayarlanabilir; öğün sayısı 2-3. Planlanmanın ardından ara öğün yapmanızı öneriyoruz. Bu ara öğünlerde meyve, hoşaf, komposto, ayran gibi sıvılar tüketilebilir’ diye konuştu.

‘Hafif bir kahvaltı ile güne başlamakta fayda görüyoruz’
Bayram sabahı kahvaltı ve sonrasında tüketilmesi gereken tatlılar ile ilgili önerilerde bulunan Tekay, ‘Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlamakta fayda görüyoruz. Bu hafif kahvaltı, klasik Türk kahvaltısı olabilir ama içerisinde salam, sucuk, sosis, pastırma ya da kızartma ve hamur işlerinin olmasını önermiyoruz. Genel anlamda bayramda tatlı tüketimi artıyor. Bu sebeple kahvaltıda bal, reçel, pekmez gibi ürünlerin tüketilmesini istemiyoruz. Domates, salatalık, yeşil ve kırmızı biber ve yeşil yapraklı sebzeler ise hem tabağımızın hem de masamızın en çok yer tutan kısmı olmalı. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği günlük tatlı, basit şeker tüketimini göz önünde bulundurduğumuzda yaklaşık 2 bin kalori alan bir bireyin maksimum 200 kalorisinin şekerden gelmesini öneriyoruz. Bu da günlük olarak 1 porsiyon sütlaç, aşure, 1 porsiyon puding ya da 1 porsiyon dondurma şeklinde söylenebilir. Üç günlük bayram döneminde bir iki sefer baklava yenebilir. Bu süreçte diyabeti olan hipertansif bireyler, kronik böbrek ya da kardiyovasküler hastalığı olan bireylerin ise bayramdan dolayı beslenmelerini bozmamalarını, normal diyetlerine devam etmeleri önerilmekte. Ayrıca günlük olarak 2 ile 2,5 litre gün içine yayarak su tüketilmesini öneriyoruz’ şeklinde konuştu.