Dr.
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kayması diğer adıyla şaşılığın (strabismus) bir gözünde görme azlığı olan kişilerde hayatı olumsuz yönde etkileyen ve sıkça karşılaşılan bir sağlık problemi olduğunu belirterek, başarılı bir tedavinin bu kişilerin yaşamına olumlu etkisi olduğunu ifade etti.
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kayması veya diğer adıyla şaşılık (strabismus) problemi ve tedavi yöntemleri ile ilgili bilgiler verdi. Yetişkinlerde dışa doğru, çocuklarda ise iç ve dışa doğru göz kaymaları görüldüğünü kaydeden Uzman Dr. Çağatay, ‘Özellikle yetişkinlerde dışa doğru kayma şeklinde görüyoruz. Çocuklarda ise içe veya dışa kayma şeklinde olabiliyor. Bunun nedeni görme yeteneği az olan gözün nörolojik olarak beyin tarafından kullanılmamasıdır; çünkü bu gözün görme kalitesi düşüktür ve bu kalitesi düşük görüntü beyin tarafından kullanılmaz. Bunun yerine sağlam gözden gelen net görüntü kullanıma alınır. Bir anlamda tembel olan göz beyin tarafından baskılanarak yok sayılır ve şaşılık meydana gelir’ dedi.
Yetişkinlerde ve çocuklarda görmeyen gözde şaşılık tedavisi farklı
Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, yetişkinlerde ve çocuklarda tedavinin farklı olduğunu ifade ederek, ‘Çocuklarda öncelikle görme yeteneğini artırmaya yönelik tedaviler ön plana alınır. Görmeyi artıran varsa gözlük tedavisi başlıyoruz; ayrıca sağlam gözün hekim tarafından belirlenen periyotlarda kapatılması da önem taşır. Prensip olarak mümkünse önce görme oranını arttırmak tedavinin başarısı için anahtar rol oynar. Yetişkinlerde de mutlaka gözün görme şansı varsa buna yönelik muayene gerçekleştiriyoruz. Hastaların çoğunda maalesef bu mümkün olmuyor. Bu durumda da görme düzeltilemese bile bu kez kaymanın düzeltilmesinin yönelik yapabileceğimiz tedavileri gündeme alıyoruz’ ifadelerine yer verdi.
Görmeyen gözde yapılan şaşılık ameliyatında başarı mümkün mü
‘Görmeyen gözlerde ortaya çıkan şaşılığın tedavisinin başarılı olması mümkündür’ diyen Dr. Çağatay, ‘Bunun için en önemli faktörler; öncelikle sorunun detaylı bir şekilde tespit edilmesidir. Örneğin; uzak ve yakın bakışlarda kayma açısı ayrı ayrı prizma camları ile tespit edilmesi önem taşıyor. Gün içinde kayma açısı değişkenlik arz edebiliyor bu durumda da var olan en yüksek kayma açısının tedavi edilmesini hedefliyoruz’ diye aktardı.
Çağatay, görmeyen bir gözde oluşan göz kaymasının kendi kendine düzelmeyeceğini ifade ederek, ‘Bu sebeple, sosyal yaşamda sorun yaşanmaması adına, estetik amaçlı şaşılık ameliyatları gerçekleştirilmektedir. Birçok hasta, tedavi sonrası göz kaymasının tekrar oluşabileceği endişesi ile tedaviyi değerlendirmeye almayabilir. Ek olarak, tedavi edilmeyen şaşılık zaman içinde daha da ilerleyecektir. Hiçbir cerrahi girişimde yüzde 100 garanti vermek söz konusu değildir; ancak günümüzde yüksek başarılı sonuçlar ile ameliyatların gerçekleştirildiği bilgisini paylaşabilirim’ şeklinde bilgi verdi.
Göz kayması ameliyatında hangi teknikleri kullanılıyor
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, tedavi hakkında şöyle devam etti:
‘Bu ameliyatlarda standart şaşılık ameliyatı tekniklerinde farklı olarak ayarlanabilir dikiş ve sedasyon anestezisi yöntemlerini tercih ediyoruz. Bu yöntemlerin avantajı bize işlem sırasında göz kaslarının dengelenmesinde ince ayar imkânı sağlamasıdır. Bu teknikte ameliyat sırasında ve bitiminde gözlerin durumunu kontrol etme şansı vermesidir. Bizim için en önemli hususlardan birisi uzun vadeli başarılı sonuçlar elde etmektir. Bunun için de öncelikle erken dönemde güzel bir sonuç elde etmek gerekiyor; ayrıca gereken durumlarda nörotoksin uygulaması tercih edilebilir. Yine ameliyat sonrasında da gözlük-kapama veya egzersiz önerilerimiz olabiliyor. Bu tedavi yöntemleri tamamen hastadan hastaya değişebilir. Görme yeteneği az olan gözlerde gerçekleştirilen şaşılık ameliyatları, şaşılık problemi olan fakat görme sorunu bulunmayan gözlere yapılan ameliyatlara kıyasla daha karmaşık olabilir. Öte yandan, bazen hastalar daha öncesinden başarılı olmayan veya kayması diğer yönlü iken yeni bir şaşılık sorunu nedeniyle de başvurabiliyor. Bu tür gözlerde gerçekleştirilen ameliyatların başarısı, görme yeteneği normal olan bir gözde yapılan şaşılık ameliyatına kıyasla daha düşük ve zorlu bir süreç olabilir. Bu sebeple, ameliyat öncesi değerlendirmelerin yeniden yapılması veya daha detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir.’
‘Her göz için ameliyat sırasında uygulanabilecek maksimum müdahale miktarı vardır’
Çağatay, ‘Görme yeteneği az olan kişilerde şaşılık ameliyatı genellikle başarılı sonuçlar verir ve gözler estetik olarak doğru konuma getirilir’ diyerek, sözlerini şöyle sonlandırdı:
‘Şaşılık ameliyatının görme yeteneğinde herhangi bir değişikliğe yol açmadığını belirtmek önemlidir. Örneğin; 50 yaşında yapılan bir şaşılık ameliyatı ile gözün konumu düzeltilse bile, bu yaşta görme yeteneği iyileştirilemez. Daha önceden şaşılık ameliyatı olmuş olmanız genellikle tekrar ameliyat olmanızı genellikle engellemez. Her göz için ameliyat sırasında uygulanabilecek maksimum müdahale miktarı vardır. Bu sınıra ulaşılmadıysa, tekrar ameliyat gerçekleştirilebilir. Diğer yandan, daha önce bir kez ameliyat geçirmiş olmak, gözün anatomik yapısı uygunsa, ikinci bir ameliyata engel teşkil etmez. İkinci ameliyata rağmen düzelme görülmemesi veya kaymanın diğer yöne doğru gelişmesi durumunda, üçüncü bir müdahale de gerekebilir. Görmeyen ya da az gören gözlerde bu tür ameliyatlara başlamadan önce, hastaların göz kayma derecelerinin belirlenmesi son derece önemlidir. Sonrasında, şaşılığa sebep olan kasın zayıflatılması ve zayıf göz kasının güçlendirilmesi prosedürleri aynı oturumda uygulanır.’
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kayması diğer adıyla şaşılığın (strabismus) bir gözünde görme azlığı olan kişilerde hayatı olumsuz yönde etkileyen ve sıkça karşılaşılan bir sağlık problemi olduğunu belirterek, başarılı bir tedavinin bu kişilerin yaşamına olumlu etkisi olduğunu ifade etti.
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, göz kayması veya diğer adıyla şaşılık (strabismus) problemi ve tedavi yöntemleri ile ilgili bilgiler verdi. Yetişkinlerde dışa doğru, çocuklarda ise iç ve dışa doğru göz kaymaları görüldüğünü kaydeden Uzman Dr. Çağatay, ‘Özellikle yetişkinlerde dışa doğru kayma şeklinde görüyoruz. Çocuklarda ise içe veya dışa kayma şeklinde olabiliyor. Bunun nedeni görme yeteneği az olan gözün nörolojik olarak beyin tarafından kullanılmamasıdır; çünkü bu gözün görme kalitesi düşüktür ve bu kalitesi düşük görüntü beyin tarafından kullanılmaz. Bunun yerine sağlam gözden gelen net görüntü kullanıma alınır. Bir anlamda tembel olan göz beyin tarafından baskılanarak yok sayılır ve şaşılık meydana gelir’ dedi.
Yetişkinlerde ve çocuklarda görmeyen gözde şaşılık tedavisi farklı
Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, yetişkinlerde ve çocuklarda tedavinin farklı olduğunu ifade ederek, ‘Çocuklarda öncelikle görme yeteneğini artırmaya yönelik tedaviler ön plana alınır. Görmeyi artıran varsa gözlük tedavisi başlıyoruz; ayrıca sağlam gözün hekim tarafından belirlenen periyotlarda kapatılması da önem taşır. Prensip olarak mümkünse önce görme oranını arttırmak tedavinin başarısı için anahtar rol oynar. Yetişkinlerde de mutlaka gözün görme şansı varsa buna yönelik muayene gerçekleştiriyoruz. Hastaların çoğunda maalesef bu mümkün olmuyor. Bu durumda da görme düzeltilemese bile bu kez kaymanın düzeltilmesinin yönelik yapabileceğimiz tedavileri gündeme alıyoruz’ ifadelerine yer verdi.
Görmeyen gözde yapılan şaşılık ameliyatında başarı mümkün mü
‘Görmeyen gözlerde ortaya çıkan şaşılığın tedavisinin başarılı olması mümkündür’ diyen Dr. Çağatay, ‘Bunun için en önemli faktörler; öncelikle sorunun detaylı bir şekilde tespit edilmesidir. Örneğin; uzak ve yakın bakışlarda kayma açısı ayrı ayrı prizma camları ile tespit edilmesi önem taşıyor. Gün içinde kayma açısı değişkenlik arz edebiliyor bu durumda da var olan en yüksek kayma açısının tedavi edilmesini hedefliyoruz’ diye aktardı.
Çağatay, görmeyen bir gözde oluşan göz kaymasının kendi kendine düzelmeyeceğini ifade ederek, ‘Bu sebeple, sosyal yaşamda sorun yaşanmaması adına, estetik amaçlı şaşılık ameliyatları gerçekleştirilmektedir. Birçok hasta, tedavi sonrası göz kaymasının tekrar oluşabileceği endişesi ile tedaviyi değerlendirmeye almayabilir. Ek olarak, tedavi edilmeyen şaşılık zaman içinde daha da ilerleyecektir. Hiçbir cerrahi girişimde yüzde 100 garanti vermek söz konusu değildir; ancak günümüzde yüksek başarılı sonuçlar ile ameliyatların gerçekleştirildiği bilgisini paylaşabilirim’ şeklinde bilgi verdi.
Göz kayması ameliyatında hangi teknikleri kullanılıyor
Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, tedavi hakkında şöyle devam etti:
‘Bu ameliyatlarda standart şaşılık ameliyatı tekniklerinde farklı olarak ayarlanabilir dikiş ve sedasyon anestezisi yöntemlerini tercih ediyoruz. Bu yöntemlerin avantajı bize işlem sırasında göz kaslarının dengelenmesinde ince ayar imkânı sağlamasıdır. Bu teknikte ameliyat sırasında ve bitiminde gözlerin durumunu kontrol etme şansı vermesidir. Bizim için en önemli hususlardan birisi uzun vadeli başarılı sonuçlar elde etmektir. Bunun için de öncelikle erken dönemde güzel bir sonuç elde etmek gerekiyor; ayrıca gereken durumlarda nörotoksin uygulaması tercih edilebilir. Yine ameliyat sonrasında da gözlük-kapama veya egzersiz önerilerimiz olabiliyor. Bu tedavi yöntemleri tamamen hastadan hastaya değişebilir. Görme yeteneği az olan gözlerde gerçekleştirilen şaşılık ameliyatları, şaşılık problemi olan fakat görme sorunu bulunmayan gözlere yapılan ameliyatlara kıyasla daha karmaşık olabilir. Öte yandan, bazen hastalar daha öncesinden başarılı olmayan veya kayması diğer yönlü iken yeni bir şaşılık sorunu nedeniyle de başvurabiliyor. Bu tür gözlerde gerçekleştirilen ameliyatların başarısı, görme yeteneği normal olan bir gözde yapılan şaşılık ameliyatına kıyasla daha düşük ve zorlu bir süreç olabilir. Bu sebeple, ameliyat öncesi değerlendirmelerin yeniden yapılması veya daha detaylı bir şekilde incelenmesi gerekir.’
‘Her göz için ameliyat sırasında uygulanabilecek maksimum müdahale miktarı vardır’
Çağatay, ‘Görme yeteneği az olan kişilerde şaşılık ameliyatı genellikle başarılı sonuçlar verir ve gözler estetik olarak doğru konuma getirilir’ diyerek, sözlerini şöyle sonlandırdı:
‘Şaşılık ameliyatının görme yeteneğinde herhangi bir değişikliğe yol açmadığını belirtmek önemlidir. Örneğin; 50 yaşında yapılan bir şaşılık ameliyatı ile gözün konumu düzeltilse bile, bu yaşta görme yeteneği iyileştirilemez. Daha önceden şaşılık ameliyatı olmuş olmanız genellikle tekrar ameliyat olmanızı genellikle engellemez. Her göz için ameliyat sırasında uygulanabilecek maksimum müdahale miktarı vardır. Bu sınıra ulaşılmadıysa, tekrar ameliyat gerçekleştirilebilir. Diğer yandan, daha önce bir kez ameliyat geçirmiş olmak, gözün anatomik yapısı uygunsa, ikinci bir ameliyata engel teşkil etmez. İkinci ameliyata rağmen düzelme görülmemesi veya kaymanın diğer yöne doğru gelişmesi durumunda, üçüncü bir müdahale de gerekebilir. Görmeyen ya da az gören gözlerde bu tür ameliyatlara başlamadan önce, hastaların göz kayma derecelerinin belirlenmesi son derece önemlidir. Sonrasında, şaşılığa sebep olan kasın zayıflatılması ve zayıf göz kasının güçlendirilmesi prosedürleri aynı oturumda uygulanır.’