Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Kimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.
Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Kimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Soycan Mızrak, ‘Yoga, toplumsal esenliğin sağlanması, şiddet ve bağımlılıkların azalması için oldukça önemli bir yaklaşımdır’ dedi.
21 Haziran Dünya Yoga Günü dolayısıyla bir açıklama yapan Doç. Dr. Soycan Mızrak, bütüncül sağlıkta yoganın yerinin tartışılmaz olduğunu belirterek; ‘Hindistan’da ortaya çıkan ve bir çeşit meditasyon türü olan yoganın, bedeni, zihni ruhu eğiten ve kişinin kendisini tanımasını sağlayan bir bütünü temsil ettiği bilinmekte. Bir çok kronik hastalıkla ile ilişkisini gösteren çalışmalar mevcuttur. Ayrıca insan biyokimyası üzerine hormonal düzeyde haz, mutluluk ve gevşemeye etkili endorfin, dopamin, serotonin aktivasyonu ile parasempatik sinir sisteminin devreye girmesinde olumlu etkileri vardır. Beynin gri madde miktarını arttırarak çalışan zinde olmasını destekler. Hipotalamo-pituiter-adrenal aksı dengeleyerek obezite, tükenmişlik, stres ve depresyon gibi etki ve rahatsızlıklardan korur, bağışıklık sistemini düzenler. Kalp atış hızı ve kan basıncını düşürerek kalp sağlığına olumlu etkileri vardır. Meditatif etkisi ile birlikte özbenliğimize ulaşmayı ve gerçek sevgimizi keşfetmeyi öğretir. Kendiyle barışık çevresine saygılı evrenle uyum içerisinde yaşamayı öğretir’ ifadelerini kullandı.
Fiziksel bedenin, varlığın çok küçük bir kısmını oluşturduğunu, insanın fiziksel beden ötesinde bir enerji bedenin varlığı ile bir bütün olduğunu sözlerine ekleyen Mızrak, ‘Enerjinin doğru bir şekilde akışını çakralar sağlar ve bu çakraların dengesini sağlamada yoga ve meditasyon önemlidir. 21 Haziran Dünya Yoga Günü olarak belirlenmiştir. Elbette ki bugünün seçilmesi bir tesadüf değildir. Hem kuzey yarımkürenin en uzun günü hem de yaz gündönümü olarak adlandırılmaktadır. Yaz gündönümünden sonraki ilk dolunayda ilk yogi olan Shiva’nın dünyaya yoga öğretisini yaymaya başladığı ve bu tarihte ilk öğretmen anlamında guru olduğu söylenmektedir. Sözün kısası yoga sadece kaslarınızı esneten ve güçlendiren egzersizlerle alakalı değildir. Ruh, zihin ve beden bütünlüğünü ve uyumunu sağlayarak geliştiren, böylece sağlık ve iyilik halini getiren bir yaklaşımdır. Dış dünya ve doğadan kendi iç dünyanızı keşfetmeye doğru yaptığınız bir yolculuk, bir öğretidir. Bu yüzden toplumsal esenliğin sağlanması, şiddet ve bağımlılıkların azalması için oldukça önemli bir yaklaşımdır. Sağlıklı bireyler sağlıklı bir toplumu oluşturur diyerek Dünya Yoga Gününüzü kutluyorum’ dedi.
Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Kimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Soycan Mızrak, ‘Yoga, toplumsal esenliğin sağlanması, şiddet ve bağımlılıkların azalması için oldukça önemli bir yaklaşımdır’ dedi.
21 Haziran Dünya Yoga Günü dolayısıyla bir açıklama yapan Doç. Dr. Soycan Mızrak, bütüncül sağlıkta yoganın yerinin tartışılmaz olduğunu belirterek; ‘Hindistan’da ortaya çıkan ve bir çeşit meditasyon türü olan yoganın, bedeni, zihni ruhu eğiten ve kişinin kendisini tanımasını sağlayan bir bütünü temsil ettiği bilinmekte. Bir çok kronik hastalıkla ile ilişkisini gösteren çalışmalar mevcuttur. Ayrıca insan biyokimyası üzerine hormonal düzeyde haz, mutluluk ve gevşemeye etkili endorfin, dopamin, serotonin aktivasyonu ile parasempatik sinir sisteminin devreye girmesinde olumlu etkileri vardır. Beynin gri madde miktarını arttırarak çalışan zinde olmasını destekler. Hipotalamo-pituiter-adrenal aksı dengeleyerek obezite, tükenmişlik, stres ve depresyon gibi etki ve rahatsızlıklardan korur, bağışıklık sistemini düzenler. Kalp atış hızı ve kan basıncını düşürerek kalp sağlığına olumlu etkileri vardır. Meditatif etkisi ile birlikte özbenliğimize ulaşmayı ve gerçek sevgimizi keşfetmeyi öğretir. Kendiyle barışık çevresine saygılı evrenle uyum içerisinde yaşamayı öğretir’ ifadelerini kullandı.
Fiziksel bedenin, varlığın çok küçük bir kısmını oluşturduğunu, insanın fiziksel beden ötesinde bir enerji bedenin varlığı ile bir bütün olduğunu sözlerine ekleyen Mızrak, ‘Enerjinin doğru bir şekilde akışını çakralar sağlar ve bu çakraların dengesini sağlamada yoga ve meditasyon önemlidir. 21 Haziran Dünya Yoga Günü olarak belirlenmiştir. Elbette ki bugünün seçilmesi bir tesadüf değildir. Hem kuzey yarımkürenin en uzun günü hem de yaz gündönümü olarak adlandırılmaktadır. Yaz gündönümünden sonraki ilk dolunayda ilk yogi olan Shiva’nın dünyaya yoga öğretisini yaymaya başladığı ve bu tarihte ilk öğretmen anlamında guru olduğu söylenmektedir. Sözün kısası yoga sadece kaslarınızı esneten ve güçlendiren egzersizlerle alakalı değildir. Ruh, zihin ve beden bütünlüğünü ve uyumunu sağlayarak geliştiren, böylece sağlık ve iyilik halini getiren bir yaklaşımdır. Dış dünya ve doğadan kendi iç dünyanızı keşfetmeye doğru yaptığınız bir yolculuk, bir öğretidir. Bu yüzden toplumsal esenliğin sağlanması, şiddet ve bağımlılıkların azalması için oldukça önemli bir yaklaşımdır. Sağlıklı bireyler sağlıklı bir toplumu oluşturur diyerek Dünya Yoga Gününüzü kutluyorum’ dedi.