Dr.
Radyoloji Bölümünden Uzm. Dr. Özgür Kızılca, kalp damarlarında meydana gelebilecek hastalık risklerinin bilgisayarlı tomografi (BT) ile birkaç dakika içerisinde belirlenebildiğini belirterek, ‘Ailesinde kalp-damar hastalığı varsa zaten hasta risk taşıyor demektir. Ayrıca yüksek tansiyon hastaları, obezite hastaları, yüksek kolesterol ve trigliserit değerine sahip olan hastalar, sigara kullananlar ve diyabet hastalarının da bilgisayarlı tomografi yöntemini tercih etmeleri önemlidir’ dedi.
Memorial Antalya Hastanesi Radyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Özgür Kızılca, Koroner BT Anjiyografi ile kalp taraması hakkında bilgi verdi.
Göğüs ağrısının genellikle kalp ve damar hastalıklarının habercisi olduğunu ve uzmanların karşılaştığı en yaygın teşhis zorluklarından biri olduğunu belirten Kızılca, ‘Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle her ne kadar tedavi yaklaşımları gelişse de bu hastalıklar hala tüm dünyada en çok yaşam kaybına neden olan sağlık problemleri arasındadır. Bu nedenle kalp sağlığına dikkat edilmesi, gerekli önlemlerin önceden alınması özellikle orta ve yüksek risk grubunda olan hastalar için hayati önem taşımaktadır. Koroner BT Anjiyografi orta riskli hastalarda koroner arter hastalığının tespiti için başvurulan başlıca yöntemlerden biridir’ diye konuştu.
‘Damarların 3 boyutlu görüntüsü alınabiliyor’
Koroner BT yönteminin noninaziv bir yöntem tetkik ve hasta açısından oldukça konforlu bir işlem olduğunu dile getiren Kızılca, ‘İlk aşamada koroner damarlarda genişleme sağlanması ve kalp ritminin düzenlenmesi için hastaya dilaltı bir tablet verilir. Kol toplar damarlarından verilen kontrast bir madde sayesinde üç boyutlu görüntüleme sağlayan özel bilgisayar programları ile hastanın değerlendirmeye alınacak olan koroner damarlarının farklı açılardan görüntüleri elde edilir. İki veya üç boyutlu olan bu görüntüleme işlemi için ortalama birkaç dakikalık süre yeterlidir. Koroner BT Anjiografi ile bir kan damarının tıkalı olup olmadığı, tıkanıklığın tam olarak nerede olduğu ve ne kadar önemli olduğu tespit edilebilir. Ayrıca kalbin kan damarlarında bir şişkinlik (anevrizma) veya yağlı madde (plak) birikimi olup olmadığı da anlaşılır’ ifadelerini kullandı.
‘Koroner BT ile en doğru sonuç’
Hareketli bir organ olan kalpte, radyolojik görüntüleme sırasında her zaman doğru sonuçlar alınamayacağına değinen Kızılca, ‘Koroner BT tekniğinin yüksek hızda tarama kapasitesi ve ileri bilgisayar yazılımları sayesinde, görüntüleme esnasında kalbin hareketinin neden olabileceği yanıltıcı tanılar ortadan kalkar. Kontrast maddeye bağlı olarak görülebilen hafif yan etkiler ise birkaç saniyede geçer. Koroner BT Anjiyografi akciğer veya beyin tomografisi ile aynı mantıkta yapılır. Bu yöntem ile tıkalı veya daralma olan bir damar olup olmadığı kontrol edilir. Bir tıkanıklık saptanması durumunda ise tedavi yönteminin belirlenmesi ve gerektiğinde uygulanması amacıyla hasta klasik anjiyografiye yönlendirilir. Hastanın eğer bir risk faktörü varsa Koroner BT Anjiyografi yöntemi tercih edilir. Hastanın ailesinde kalp-damar hastalığı varsa zaten hasta risk taşıyor demektir. Ayrıca yüksek tansiyon hastaları, obezite hastaları, yüksek kolesterol ve trigliserit değerine sahip olan hastalar, sigara kullananlar ve diyabet hastalarının da bilgisayarlı tomografi yöntemini tercih etmeleri önerilir. Öte yandan Koroner BT Anjiografi yöntemi, stenti olan ve bypass operasyonu geçirmiş hastaların, gerektiğinde kontrol tetkiki amacıyla da kullanılmaktadır’ şeklinde konuştu.
Radyoloji Bölümünden Uzm. Dr. Özgür Kızılca, kalp damarlarında meydana gelebilecek hastalık risklerinin bilgisayarlı tomografi (BT) ile birkaç dakika içerisinde belirlenebildiğini belirterek, ‘Ailesinde kalp-damar hastalığı varsa zaten hasta risk taşıyor demektir. Ayrıca yüksek tansiyon hastaları, obezite hastaları, yüksek kolesterol ve trigliserit değerine sahip olan hastalar, sigara kullananlar ve diyabet hastalarının da bilgisayarlı tomografi yöntemini tercih etmeleri önemlidir’ dedi.
Memorial Antalya Hastanesi Radyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Özgür Kızılca, Koroner BT Anjiyografi ile kalp taraması hakkında bilgi verdi.
Göğüs ağrısının genellikle kalp ve damar hastalıklarının habercisi olduğunu ve uzmanların karşılaştığı en yaygın teşhis zorluklarından biri olduğunu belirten Kızılca, ‘Günümüzde teknolojinin ilerlemesiyle her ne kadar tedavi yaklaşımları gelişse de bu hastalıklar hala tüm dünyada en çok yaşam kaybına neden olan sağlık problemleri arasındadır. Bu nedenle kalp sağlığına dikkat edilmesi, gerekli önlemlerin önceden alınması özellikle orta ve yüksek risk grubunda olan hastalar için hayati önem taşımaktadır. Koroner BT Anjiyografi orta riskli hastalarda koroner arter hastalığının tespiti için başvurulan başlıca yöntemlerden biridir’ diye konuştu.
‘Damarların 3 boyutlu görüntüsü alınabiliyor’
Koroner BT yönteminin noninaziv bir yöntem tetkik ve hasta açısından oldukça konforlu bir işlem olduğunu dile getiren Kızılca, ‘İlk aşamada koroner damarlarda genişleme sağlanması ve kalp ritminin düzenlenmesi için hastaya dilaltı bir tablet verilir. Kol toplar damarlarından verilen kontrast bir madde sayesinde üç boyutlu görüntüleme sağlayan özel bilgisayar programları ile hastanın değerlendirmeye alınacak olan koroner damarlarının farklı açılardan görüntüleri elde edilir. İki veya üç boyutlu olan bu görüntüleme işlemi için ortalama birkaç dakikalık süre yeterlidir. Koroner BT Anjiografi ile bir kan damarının tıkalı olup olmadığı, tıkanıklığın tam olarak nerede olduğu ve ne kadar önemli olduğu tespit edilebilir. Ayrıca kalbin kan damarlarında bir şişkinlik (anevrizma) veya yağlı madde (plak) birikimi olup olmadığı da anlaşılır’ ifadelerini kullandı.
‘Koroner BT ile en doğru sonuç’
Hareketli bir organ olan kalpte, radyolojik görüntüleme sırasında her zaman doğru sonuçlar alınamayacağına değinen Kızılca, ‘Koroner BT tekniğinin yüksek hızda tarama kapasitesi ve ileri bilgisayar yazılımları sayesinde, görüntüleme esnasında kalbin hareketinin neden olabileceği yanıltıcı tanılar ortadan kalkar. Kontrast maddeye bağlı olarak görülebilen hafif yan etkiler ise birkaç saniyede geçer. Koroner BT Anjiyografi akciğer veya beyin tomografisi ile aynı mantıkta yapılır. Bu yöntem ile tıkalı veya daralma olan bir damar olup olmadığı kontrol edilir. Bir tıkanıklık saptanması durumunda ise tedavi yönteminin belirlenmesi ve gerektiğinde uygulanması amacıyla hasta klasik anjiyografiye yönlendirilir. Hastanın eğer bir risk faktörü varsa Koroner BT Anjiyografi yöntemi tercih edilir. Hastanın ailesinde kalp-damar hastalığı varsa zaten hasta risk taşıyor demektir. Ayrıca yüksek tansiyon hastaları, obezite hastaları, yüksek kolesterol ve trigliserit değerine sahip olan hastalar, sigara kullananlar ve diyabet hastalarının da bilgisayarlı tomografi yöntemini tercih etmeleri önerilir. Öte yandan Koroner BT Anjiografi yöntemi, stenti olan ve bypass operasyonu geçirmiş hastaların, gerektiğinde kontrol tetkiki amacıyla da kullanılmaktadır’ şeklinde konuştu.