Diyanet İşleri Başkanlığımız 2019 yılı Mevlid-i Nebi Haftası temasını “Peygamberimiz ve Aile” olarak belirlemiştir. Hafta boyunca yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirilecek çeşitli etkinliklerle Hz. Peygamber’in örnekliği çerçevesinde aile konusuna dikkat çekilecek, toplumsal bir duyarlılık ve bilinç oluşmasına katkı sağlanacaktır. Sevgili Peygamberimizin örnek hayatı ve ahlakının yanı sıra onun aile hayatına ilişkin getirdiği değerleri yakından tanıma fırsatı sunulacaktır. Aile kurumunun önemine bir kez daha güçlü bir şekilde vurgu yapılacak, günümüzde aile kurumunun yaşadığı ve gelecekte yaşaması muhtemel sorunlara Kur’an ve sünnet ışığında çözümler getirilmeye çalışılacaktır. Bu haftadan itibaren dört hafta enine boyuna bu konu üzerinde sizleri bilgilendirmeye gayret edeceğim.
İnsan aile ortamında huzur bulur. Neslin devamı bu kurumla sağlanır. Aile pek çok kötülüklere karşı kalkandır. Peygamberimiz buyuruyor ki: “ Ey gençler topluluğu! İçinizden evlenmeye gücü yeten evlensin. Zira evlenmek gözleri (haramdan) daha çok korur ve zinadan daha çok muhafaza eder. Gücü yetmeyen kimse ise oruç tutsun. Çünkü orucun şehveti kıran bir özelliği vardır.”, “Kul evlendiği vakit dininin yarısını tamamlamış olur. Artık geri kalan yarısında da Allah’a karşı gelmekten kaçınsın.”, “Dünya bir meta’dır (geçimliktir), en hayırlı meta’ ise saliha (iyi) bir kadındır.” buyurmuştur.
Aile, karşılıklı haklar ve sorumlulukların idrakinde olunmakla huzur ve sükun kaynağı olur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de: “Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi kadınların da erkekler üzerinde bir takım iyi davranışa dayalı hakları vardır.’’ buyurulmuştur.
Sevgili Peygamberimiz de; “Dikkat edin, sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız var, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlarınız üzerindeki hakkınız, hoşlanmadığınız kimseleri minderinize oturtmamaları ve sevmediğiniz kimselerin evinize girmelerine izin vermemeleridir. Dikkat ediniz, onların da sizin üzerinizdeki hakları, giyimlerini ve yiyeceklerini iyi bir şekilde yapmanızdır.’’ buyurmuştur.
Ayrıca Peygamberimiz Veda haccında yaptığı meşhur konuşmanın bir bölümünü karı-koca haklarına ayırmış ve şöyle buyurmuştur. “Ey insanlar, kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı size tavsiye ederim. Siz kadınları Allah emaneti olarak aldınız. Onların iffet ve ismetlerini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde haklarınız, onların da sizin üzerinizde hakları vardır.”
Ailedeki mutluluk, karı ile koca arasındaki sevgi ve saygıya bağlıdır. Eşler, yuvada mutluluğu sağlamak için gerekli fedakârlığı gösterecek, huzur bozucu tutum ve davranışlardan sakınacaklardır. Karı ile kocanın herhangi bir sebeple aralarının açılması halinde Allah Teâlâ her iki taraf ailelerine görev vermekte ve şöyle buyurmaktadır: “Eğer karı-kocanın aralarının açılmasından korkarsanız, erkeğin ailesinden bir hakem ve kadının ailesinden bir hakem gönderin. Bunlar barıştırmak isterlerse Allah aralarını bulur. Şüphesiz Allah her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olandır.”
Aile fertleri arasında özen gösterilmesi bakımından çocuklar önemli bir yer tutar. Anne ve babaya Allah’ın birer hediyesi olan çocuklar aile bahçesinin gülleridir. Onları sevgi ile yetiştirip topluma yararlı fertler olarak hazırlamak, anne-babaların başta gelen görevleri arasındadır. Çocuk küçük yaştan itibaren iyi terbiye edilirse hem ailesine hem de milletine yararlı ve hayırlı bir insan olur. Bunun için dinimiz, geleceğin teminatı olan çocuklarla ilgili olarak aileye büyük sorumluluklar yüklemiştir.
Kur’an-ı Kerîm’de şöyle buyruluyor: “Ey inananlar, kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.’’ Hz. Ömer: “Ey Allah’ın Resulü, kendimizi koruruz, fakat ailemizi nasıl koruyabiliriz? diye sordu. Peygamberimiz: “Allah’ın sizi yasakladığı şeylerden onları sakındırırsınız ve Allah’ın size emrettiği şeyleri onlara emredersiniz. İşte bu onları korumak demektir.” buyurdu.
Fahri SAĞLIK
Karesi Müftüsü
Diyanet İşleri Başkanlığımız 2019 yılı Mevlid-i Nebi Haftası temasını “Peygamberimiz ve Aile” olarak belirlemiştir. Hafta boyunca yurt içi ve yurt dışında gerçekleştirilecek çeşitli etkinliklerle Hz. Peygamber’in örnekliği çerçevesinde aile konusuna dikkat çekilecek, toplumsal bir duyarlılık ve bilinç oluşmasına katkı sağlanacaktır. Sevgili Peygamberimizin örnek hayatı ve ahlakının yanı sıra onun aile hayatına ilişkin getirdiği değerleri yakından tanıma fırsatı sunulacaktır. Aile kurumunun önemine bir kez daha güçlü bir şekilde vurgu yapılacak, günümüzde aile kurumunun yaşadığı ve gelecekte yaşaması muhtemel sorunlara Kur’an ve sünnet ışığında çözümler getirilmeye çalışılacaktır. Bu haftadan itibaren dört hafta enine boyuna bu konu üzerinde sizleri bilgilendirmeye gayret edeceğim.
İnsan aile ortamında huzur bulur. Neslin devamı bu kurumla sağlanır. Aile pek çok kötülüklere karşı kalkandır. Peygamberimiz buyuruyor ki: “ Ey gençler topluluğu! İçinizden evlenmeye gücü yeten evlensin. Zira evlenmek gözleri (haramdan) daha çok korur ve zinadan daha çok muhafaza eder. Gücü yetmeyen kimse ise oruç tutsun. Çünkü orucun şehveti kıran bir özelliği vardır.”, “Kul evlendiği vakit dininin yarısını tamamlamış olur. Artık geri kalan yarısında da Allah’a karşı gelmekten kaçınsın.”, “Dünya bir meta’dır (geçimliktir), en hayırlı meta’ ise saliha (iyi) bir kadındır.” buyurmuştur.
Aile, karşılıklı haklar ve sorumlulukların idrakinde olunmakla huzur ve sükun kaynağı olur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de: “Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi kadınların da erkekler üzerinde bir takım iyi davranışa dayalı hakları vardır.’’ buyurulmuştur.
Sevgili Peygamberimiz de; “Dikkat edin, sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız var, kadınlarınızın da sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlarınız üzerindeki hakkınız, hoşlanmadığınız kimseleri minderinize oturtmamaları ve sevmediğiniz kimselerin evinize girmelerine izin vermemeleridir. Dikkat ediniz, onların da sizin üzerinizdeki hakları, giyimlerini ve yiyeceklerini iyi bir şekilde yapmanızdır.’’ buyurmuştur.
Ayrıca Peygamberimiz Veda haccında yaptığı meşhur konuşmanın bir bölümünü karı-koca haklarına ayırmış ve şöyle buyurmuştur. “Ey insanlar, kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı size tavsiye ederim. Siz kadınları Allah emaneti olarak aldınız. Onların iffet ve ismetlerini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde haklarınız, onların da sizin üzerinizde hakları vardır.”
Ailedeki mutluluk, karı ile koca arasındaki sevgi ve saygıya bağlıdır. Eşler, yuvada mutluluğu sağlamak için gerekli fedakârlığı gösterecek, huzur bozucu tutum ve davranışlardan sakınacaklardır. Karı ile kocanın herhangi bir sebeple aralarının açılması halinde Allah Teâlâ her iki taraf ailelerine görev vermekte ve şöyle buyurmaktadır: “Eğer karı-kocanın aralarının açılmasından korkarsanız, erkeğin ailesinden bir hakem ve kadının ailesinden bir hakem gönderin. Bunlar barıştırmak isterlerse Allah aralarını bulur. Şüphesiz Allah her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olandır.”
Aile fertleri arasında özen gösterilmesi bakımından çocuklar önemli bir yer tutar. Anne ve babaya Allah’ın birer hediyesi olan çocuklar aile bahçesinin gülleridir. Onları sevgi ile yetiştirip topluma yararlı fertler olarak hazırlamak, anne-babaların başta gelen görevleri arasındadır. Çocuk küçük yaştan itibaren iyi terbiye edilirse hem ailesine hem de milletine yararlı ve hayırlı bir insan olur. Bunun için dinimiz, geleceğin teminatı olan çocuklarla ilgili olarak aileye büyük sorumluluklar yüklemiştir.
Kur’an-ı Kerîm’de şöyle buyruluyor: “Ey inananlar, kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.’’ Hz. Ömer: “Ey Allah’ın Resulü, kendimizi koruruz, fakat ailemizi nasıl koruyabiliriz? diye sordu. Peygamberimiz: “Allah’ın sizi yasakladığı şeylerden onları sakındırırsınız ve Allah’ın size emrettiği şeyleri onlara emredersiniz. İşte bu onları korumak demektir.” buyurdu.
Fahri SAĞLIK
Karesi Müftüsü
YORUMLAR