Bu hafta sonu evde televizyon başındaydım. Sebebi 658 yıllık bir gelenek. Televizyondan canlı yayınlanan Kırkpınar Yağlı Güreşlerini izledim. Çocukluğumdan beri ilgi duymama rağmen Edirne’ye gidip yerinde seyretmek nasip olmadı. İnşallah önümüzdeki yıllarda yerinde de tarihe tanıklık etmek nasip olur.

Bu yıl güreşlerde, kural değişikliklerinden dolayı olsa gerek, hareketlilik dikkat çekiciydi. Eski yıllarda ki durağanlık, güreşi puanlamaya götürmek için kilitleme isteği oldukça azalmış. İlk turdan itibaren çoban bağı, iç kazık, dış kazık vb. birçok oyununun sergilendiği, hareketli güreşler seyrettik.

Ayrıca bu yıl dikkat çeken bir durum da genç pehlivanlar oldu. Başpehlivanlık için güreşen gençlerden Tanju Gemici, Kürşat Şevki Korkmaz, Ertuğrul Dağdeviren, Mustafa Kemal Karaboğa, Furkan Durmuş Altın, Nedim Gürel, Mustafa Batu hem fizik yapılarıyla hem de yaptıkları güreşlerle dikkat çektiler. Gelecek yıllarda aralarında çok ciddi rekabetler olacağı şimdiden belli.

Cumartesi günü başlayan güreşlerde kol bağlayan pehlivanlardan Ali Gürbüz oldukça formda gözüktü. Fiziği oldukça iyi, belli ki iyi çalışarak gelmiş. Aldığı cezanın etkilerini tamamen üzerine atmış. Rahatlamış. Bu durum güreşine yansıdı. Önemli pehlivanları sıra ile puanlamaya kalmadan yenmesini bildi.

Orhan Okulu, İsmail Balaban, Mehmet Yeşil Yeşil bildiğimiz gibiydi. Karakterli, ahlaklı bu Anadolu çocukları yaptıkları güreşlerle, konuşmaları ve davranışlarıyla her türlü övgüyü hak ediyorlar.

7 yüzyıldır devam eden, böylesi tarihsel kökleri olan bir spor şöleni başka bir ülkede var mı ki? O yüzden bu organizasyona sahip çıkmalı, hiçbir çıkar oyununa alet etmeden desteklemeliyiz. Bu yönde güzel bir haber meclisten geldi. Bundan böyle üç yıl üst üste başpehlivan olan ve altın kemeri kalıcı olarak alan pehlivana ayrıca devlet sporcusu ünvanı verilecek. Ayrıca Trakya Üniversitesi başpehlivanlara yüksek lisans, alt boylarda derece yapanlara sınavsız öğrenci olma imkanı tanıdı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yöndeki çabaları da önemli. Güreş düzenleyen belediyelerle birlik oluşturularak karalar alınması, güreşin geliştirilerek gelecek kuşaklara aktarılması için çok önemli.

Güreş sadece spor olarak görülmemeli. Bünyesinde birçok gelenek ve kaybolmaya yüz tutmuş değer taşıyan bir etkinlik olarak değerlendirilmeli. Bizi millet yapan birçok değerimiz yağlı güreşle yaşamaktadır. Vatan, millet ve bayrak sevgisi, büyüğe saygı küçüğe sevgi gösterme, rakibi kutlama, centilmenlik, dürüstlük, vs. vs…

Son söz olarak; bu yıl başpehlivan olan Ali Gürbüz’ü kutluyorum. Duruşuyla, mücadelesiyle, sportmenliğiyle yakıştığını ve başpehlivanlığı taşıyabileceğini düşünüyorum. Sağlıcakla…