Dalgın, sanayi kuruluşlarının üretim kapasitesinin Türkiye’nin ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamadığını belirtti. Üretim verimliliğinin düşük seviyede olduğunu ve bu durumun sanayinin uluslararası rekabet gücünü zayıflattığını ifade etti. Teknolojik atılımlar yapılmasına rağmen, bu adımların sanayiyi ileriye taşıyamadığını, bunun da stratejik bir planlama eksikliğinden dolayı yatırım yetersizliğinden kaynaklandığını vurguladı.
Ülkemizin en büyük 1000 sanayi şirketinin toplam cirosu ‘Toyota ve McDonald’ kadar
Burak Dalgın, Ülkemizin en büyük 1000 sanayi şirketinin toplam cirosunun yurt dışı iki şirketin cirosu kadar olduğunu dile getiren Dalgın; Ülkemizin en büyük 500 sanayi şirketinin toplam cirosu Toyota firması kadar, ikinci en büyük şirketimizin toplam cirosu McDonald kadar. Bu şekilde dünyayla bir yarışta olmamız çok zor. Dedi
Ucuz Türk lirası, ucuz kredi ve ucuz emek üçgeninde sıkıştık!
İhracatın bu olumsuz üçgen arasında sıkıştığını dile getirerek, Ihracatımızın kilo başına değeri 1.5, 1.6 dolar arasında. Polonya 2, Kore 3 doları geçti. Bunu değiştirmezsek dünyanın hamalı oluruz. Bunu değiştirmezsek vatandaşımıza refah yaratamayız. Bunu değiştirmezsek ucuz Türk lirası – ucuz kredi – ucuz emek üçgenine sıkışır kalırız. Dedi
Emeğin toplam gelirden en düşük pay aldığı ülkelerden biriyiz
Burak Dalgın “Emek gelirinin GSYH içindeki payında dünya ortalaması %53, bizde %35. Dünyada emeğin toplam gelirden en düşük payı aldığı ülkelerden biriyiz. Bununla refah da sosyal barış da olmaz.” Dedi
Faiz lobileri için değil KOBİ’ler için çalışılmasını istiyoruz
Faiz lobilerinin bütçedeki oranını dikkat çeken Dalgın; “Bakanlığınız ve tüm bağlı kuruluşların toplam bütçesi faizin onda biri. Ülkemizin refaha kavuşması için faiz ve çıkar lobileri yerine ekonomimizin dinamosu KOBİ’leri öne alan bir kalkınma seferberliği olmasını diliyorum.” dedi.