Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya

İBB Başkan Adayı Murat Kurum: “Mesele Murat Kurum değil, mesele geleceğimiz”

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB)

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Topkapı’da Hak-İş buluşmasına katıldı. Kurum, 2019’da göreve gelen mevcut İBB yönetiminin namus sözü vermesine rağmen on binlerce işçiyi haksız yere işten attığını, söz konusu düzene 31 Mart akşamı son vereceğini belirtenek, “Onların yaptığı gibi kimseyi haksız yere işten çıkarmayacağız. Maalesef arkadaşlarınız evine ekmek götüremedi. Ailesi için, yavruları için mücadele verirken bir gün işe gittiklerinde kartlarının çalışmadığını gördüler. Mesele Murat Kurum meselesi değil. Siyasi parti ya da ideoloji meselesi değil. Mesele geleceğimizin meselesi. Türkiye Yüzyılı’nda İstanbul’un büyüyen, lokomotif, kendi kendine yeten, herkesin birlikte huzurlu ve mutlu bir şehir olmasının kararını vereceğimiz bir seçim olacak” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, Fatih Topkapı’da Hak-İş Teşkilat Buluşması’na katıldı. İstanbul’un son 5 yılını ‘fetret devri’ olarak nitelendiren Kurum, şehrin yeniden yükselişi için çalışacağını söyledi. İstanbul’un geleceği için işçi ve işveren örgütleriyle yaptığı görüşmelere atıfta bulunan Kurum, “Kıymetli Hak-İş’in tüm personelini sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum. Bugün yine ortak sevdamız İstanbul’umuz için bir aradayız. Ortak sevdamız diyorum; çünkü buluştuğumuz tüm dostlarımızda İstanbul’un geleceği için aynı heyecanı, aynı coşkuyu ve azmi görüyorum. Dertlerimizi anlattığımız bütün kardeşlerimiz de aynı motivasyonla İstanbul’un fetret devri bitsin, yeniden yükselişi başlasın istiyorlar. Geride bıraktığımız günlerde İstanbul Sanayi Odamızda, TÜSİAD, MÜSİAD ve ASKON’umuzda, İstanbul Ticaret Borsamızda, TÜMSİAD’ımızda bu toplantının benzerlerini gerçekleştirdik. İstanbul’umuzun geleceğini konuştuk. Yine Memur Sen’imize, Türk-İş, İstanbul Ticaret Odası ve Kamu Sen’imize ziyaretler gerçekleştirdik. Hak-İş’imizle bir araya geldik. Başkanlarımızla, yöneticilerimizle, temsilci ve üyelerimizle birlikte yapacaklarımızı, ortak hedeflerimizi konuştuk” dedi.

“Namus sözü vermelerine rağmen on binlerce çalışanı ekmeğinden ettiler”

Murat Kurum, 2019’da göreve gelen mevcut İBB yönetiminin on binlerce işçiyi haksız yere işte attığını hatırlattı. 31 Mart’tan sonra hiç kimseyi haksız yere işten çıkarmayacaklarını vurgulayan Kurum, “Hak-İş’imizin teşkilat buluşması çerçevesinde büyükşehir ve ilçe belediye çalışanları, sağlık ve sosyal hizmet, koruma ve güvenlik, toprak ve madencilik çalışanlarıyla birlikteyiz. Haksız yere arkadaşlarınızı işinden, ekmeğinden ettiler. O zaman şunu demişlerdi; ‘Biz göreve geldiğimizde kimseyi haksız yere işten çıkarmayacağız.’ Namus sözü verdiler. Maalesef arkadaşlarınız evine ekmek götüremedi. Ailesi için, yavruları için mücadele verirken bir gün işe gittiklerinde kartlarının çalışmadığını gördüler. 2019’da iş bilmez belediye başkanı taahhüt etmişti; ‘Kimseyi işten çıkarmayacağız’ demelerine rağmen on binlerce arkadaşımızı işten attılar. Liyakatsiz yönetim anlayışını en iyi siz görüyorsunuz. Kendi işiyle, yetkinliğiyle alakalı arkadaşlarımızı farklı alanlara sürdüklerine şahitlik ediyorsunuz. Yaptıkları baskıyla o arkadaşların işten ayrılması için her türlü çabayı sarf ettiklerini sizler görüyorsunuz. Biz buna 31 Mart akşamı son vereceğiz ve onların yaptığı gibi kimseyi haksız yere işten çıkarmayacağız. Biz İstanbullu hemşehrilerimizin bizden beklentilerini yapacağız” şeklinde konuştu.

“Nasıl verdiğin sözleri unuttuysan, İstanbul da seni sandıkta unutacak”

Murat Kurum, mevcut İBB Başkanı’nın katıldığı televizyon programlarında 2019’daki verdiği vaatler sorulunca “hatırlamıyorum” demesine sert çıktı. 5 yıldır İstanbul’un gündeminde hizmetten çok bahanelerin ve algıların yer aldığını belirten Kurum, “İstanbul’da yaşamak zulüm haline geldi. İstanbul’da yaşamak çile haline geldi. 2019’da göreve gelirken birçok vaat verdiğini, bu vaatleri de unuttuğunu, hatırlamadığını tüm İstanbullular ve Türkiye gördü. Göreve gelmeden önce 230 kilometre metro yapma, yeşil alanı artırma, belediye çalışanlarına hakkaniyetli davranma, 115 bin konut dönüşümü sözü verdiler. Ama gelinen süreçte bunların hiçbirinin yapılmadığını gördük. Neyi gördük; 5 senedir algıların, iftiraların, dedikoduların arttığını gördük. Her zaman bir bahane üretildiğini gördük. Hizmetin değil algıların ardı ardına sıralandığını gördük. İstanbul’da artık maske düştü. İstanbullulara söylenen yalanların sonuna gelinmiştir. Kendisini unutan İstanbullular, sandıkta onlara verdiği sözleri hatırlatacak. Nasıl verdiğin sözleri unuttuysan, İstanbul da seni sandıkta unutacak” dedi.

“Bizi tanımıyor ama adımı duyduğunda da telaşlanıyor”

Mevcut İBB Başkanı’nın ‘Murat’ adını duyduğunda telaşlandığını söyleyen Kurum, “Ne yapacağını şaşırdı” dedi. Sunucunun aslında İBB Başkanı’nın danışmanını kast ettiğini hatırlatan Kurum, “Aziz İstanbul’umuzu seviyoruz. Tüm kültürlerin, medeniyetlerin, dinlerin, inançların birlikte yaşama arzusuyla bugünlere getirdiğimiz ve nice badireler atlatarak ikinci yüzyılı yaşadığımız bir şehir. Osmanlı’dan Selçuklu’ya uzanan, birçok medeniyetin yaşadığı İstanbul’da hep birlikte mutlu bir şekilde yaşamak istiyoruz. İnsanımız bizden çok fazla bir şey istemiyor. Ulaşımda trafik çilesini çekmediği İstanbul hayal ediyor. İstanbul’da yapılması gerekenler işler aslında belli. Türkiye Yüzyılı projemizde bu işleri 10 başlıkta paylaştık. Hem depreme hem ulaşıma ilişkin hayallerimizi paylaştık. İstiyoruz ki İstanbul’un 39 ilçesinde 650 bin konutun dönüşümünü yapalım. 230 kilometre sözü verdikleri ancak 8 kilometre yaptıkları metro hattını 650 kilometreye çıkarmak istiyoruz. Yeni yollar, yeni kavşaklar, iki yakaya yapacağımız yeni tünellerle ulaşım sorununu çözmek istiyoruz. Metroya, metrobüse binmenin külfet olduğu bir dönemi yaşıyoruz. İstanbulluların tek istedikleri zamanında evine, sevdiklerine kavuşmak. Biz bu hedeflerimizi açıkladığımızda bize ‘nasıl yapacaksınız?’, ‘650 bin konutun yapılmasına gerek yok’ dediler. Bizi tüm Türkiye tanıyor ama bu yarı zamanlı belediye başkanı tanımıyor. Adımı duyduğunda da telaşlanıyor. ‘Murat’, ‘Murat Kurum’ dendiği zaman ne yapacağını şaşırdı. O kadar telaşlı ki, televizyon programında ‘Murat’ diye bir isim duyduğunda ‘Hani nerede’ diyor. Spiker danışmanından bahsediyor; o da ‘Murat Kurum mu söyledi?’ diyor” ifadelerini kullandı.

“Mesele Murat Kurum değil, mesele geleceğimiz”

Murat Kurum, İstanbul’un geride kalan 5 yılda hizmetsiz kaldığını söyledi. Mevcut İBB Başkanı’nın gizli toplantılarla CHP’yi dizayn etmek için İstanbul’un kaynaklarını harcadığını söyleyen Kurum, konuşmasını şu sözlerle noktaladı:

“O CHP’nin kongrelerini dizayn etmekle uğraşırken biz 81 ile gittik. Beş yüzden fazla ziyaret gerçekleştirerek vatandaşımızın yanında olduk. Elazığlılar bilir, Malatyalılar bilir. Depremden 2 saat sonra yanlarındaydık. Kastamonu, Sinop, Bartın’da seller oldu, yine oraya gittik ve sözler verdik. Sözlerimizi de yerine getirdik. Son olarak asrın felaketinde de hemen bölgeye gittik. Onlar gizli zoom toplantıları yaparken, biz 3 ayda 11 ilde 180 bin konutun temelini atıyorduk. Çok önemli bir seçime gidiyoruz. Biz hiç algıların, polemiklerin tarafında olmadık. Sırtımızı her zaman milletimize dayadık ve milletimize hizmet ediyoruz. İstanbul’un 5 yılda yere düşürülmeye çalışılan 571 yıllık onurunu, gururunu yeniden ayağa kaldıracağız. 5 yıldır İstanbul’da taş üstüne taş koymayan, İstanbul’un tüm kaynaklarını çarçur eden, İstanbul’u basamak ve rant olarak görenleri mi; 5 yıllık bakanlık sürecinde, 9 yıllık Genel Müdürlük yaptığı süreçte 81 ile hizmet etmiş, sosyal konutlar kazandırmış, 365 bin sosyal konut yapmış, 46 bin afet konutunu günlerce bölgede kalarak verdiği sözleri tutmuş, 81 ile 72 milyon metrekare millet bahçesi kazandırmış, milletin elini sımsıkı tutmuş, acılar bitene kadar da asla bırakmamış kardeşlerinizi mi seçeceksiniz. 31 Mart’ta bunun kararını vereceğiz. Mesele Murat Kurum meselesi değil. Siyasi parti ya da ideoloji meselesi değil. Mesele geleceğimizin meselesi. Türkiye Yüzyılı’nda İstanbul’un büyüyen, lokomotif, kendi kendine yeten, herkesin birlikte huzurlu ve mutlu bir şehir olmasının kararını vereceğimiz bir seçim olacak.”