Son yıllarda özellikle sosyal medyanın da gelişmesiyle her şeyi ve her anı fotoğraflama ve bunu paylaşma durumu gelişti. Öyle ki; yediği yemekten tut aldığı yeni bir kıyafete, komşusuyla içtiği kahveden tut yüzünde çıkan sivilceye kadar fotoğrafını çekip paylaşmak hayatın gereği oldu sanki.

Güzel bir yer, güzel bir an olduğunda onun tadına varacağımıza fotoğraf çekip paylaşma telaşı başlıyor. Hemen selfiler çekiliyor. Yok, olmadı; gözümü kapamışım bir daha. Hadi birde şu açıdan çekelim. Garsonu ya da etrafta olan birini çağırıp çektirelim muhabbetleri vs.

Değerli dostlarım; bu durum çok sağlıklı bir toplumsal yapıyı göstermiyor. Aksine kalabalıklar içinde bile yalnızlığı yaşayan, hatta yalnızlığını haykıran bireyler olduğumuzu işaret ediyor bence. Bir süre sonra yaşamı sosyal medyadan ibaret zanneden, megaloman bireylerin giderek çoğaldığını görmek sürpriz olmayacaktır ki emareleri de var.

İnsanların yalnızlık çekmesi gerçekten üzücü. Özellikle çocukların ve gençlerin giderek içe kapandıkları, aile içinde bile iletişimden kaçınarak yalnız kalmak istedikleri bir gerçek. Zamanlarını gerçek kişilerden çok sanal arkadaş ve oyunlarla geçirmeleri, onları bir süre sonra hayattan koparıyor. Hatta bu durum zaman zaman intiharlara kadar varabiliyor.

Geçenlerde emekli bir arkadaşım; “Evde durma ölürsün.” dedi. Bu durum için uygun bir söz bence. Değerli dostlar, mutsuz olabilir, yalnız olabiliriz. Ancak evde kalarak, insanlardan uzaklaşarak bunu aşamayız. Sosyal medyanın sanal dostlukları da merhem olmaz bu derdimize. Dışarı çıkın, insanlara karışın, yeni dostlar edinin. Korkmayın siz kendinizden emin olduğunuz sürece kimse size zarar veremez. Ya da doğaya gidin. Yürüyüş yapın, içinize mis gibi temiz havayı çekerek hayatı sevdiğinizi haykırın. Çocuklarınızla beraber gözlemler yapın, fotoğraf çekin, onlara doğayı tanımaları için imkan sağlayın.

Sağlıklı bir toplum sağlıklı bireylerle olur. Bireyin sağlığı ise fiziksel sağlığının yanında ruhsal açıdan da sağlıklı olmasına bağlıdır. Sanal ortamların megaloman ve hatta narsist oyuncağı olacağınıza gerçek hayatı seçip, gerçek hayatı yaşarsanız sağlıklı olursunuz. Unutmayalım ki; her canlı doğasında mutludur ve insan da bir canlıdır. Sağlıcakla…