İstanbul’da yaşanan deprem ardından tüm insanları büyük bir korku kapladığının farkındayız. Ki bu zamana kadar büyük bir deprem olacağı defalarca söylendi. Sadece zamanı bilinmiyor. Yaşanılan deprem o büyük deprem olmayabilir ama büyük bir deprem olmayacağı anlamına da gelmez. Sadece İstanbul’u da kapsamıyor. Marmara Bölgesi’nde çoğu yer risk altında!

Peki biz depreme ne kadar hazırız? Deprem çantalarımız yatağımızın baş kısmında elimizin altında bekliyor mu? O gün olan depremde insanlar kendini nasıl sokağa atacağını bilemedi. Nerede toplanılacağını bilemedi. İstanbul’a şöyle bir kuş bakışı baktığınızda yeşil alan ne kadar çarpıyor gözünüze?? Her yer bina olmuş durumda.

1999 depremini yeniden yaşamak istemiyorsak eğer bir an önce önlem alınması şart! İlla o günü beklemek zorunda değiliz. Her şeyi de geçelim asıl önemli olan ulaşım sorunu! Operatörler neden çekmemekte ısrarcı? Kiminin annesi kiminin çocuğu birbirinden haber almak için telefona sarılıyor. Ama sonu hep hüsran. “Aradığınız ağa ulaşılamıyor!” Asıl ulaşılması gereken gün o gün değil mi?

99 depremini hatırlayan bilir. Ne kadar çok can kaybı yaşandı. Aynı tabloyu yeniden görmemek için, binlerce insanın çaresiz bakışlarını görmemek için ve onlardan birisi olmamak için önlem şart! Unutmayın! Dediğim gibi sadece depremden sorumlu olan şehir İstanbul değil! Her an her yerde deprem olabilir. Geç olmadan hazırlıklara başlayın..!