Eğitimle ilgili zaman zaman yazıyor ve sistemin değişmesi gerektiğini vurguluyorum. Bu düşüncemi kuvvetlendiren bir sonuç ta üniversite sınav sonuç istatistiklerinden geldi. Bir kez daha anlaşıldı ki eğitimde halimiz içler acısı.

Açıklanan sayısal verilere göre; Matematik’te 40 soruda 5.6, Fen’de 20 soruda 2.2, Sosyal’de 20’de 4.6, Türkçe’de 40’da 14.6, Fizik 14’te 1, Kimya 13’te 0.9, Biyoloji’de 13’te 1.2 doğru cevap verilmiş. Sınavda hiçbir soruya cevap veremeyen 14.971 öğrencimiz var.

12 yıl boyunca zorunlu eğitime tabi tutulan çocuklarımız, çocukları için hayal kuran ve binlerce lira harcayan velilerimiz için tablo iç karartıcı ve moral bozucu. Bu durum devlet için de büyük bir kayıp. Yapılan onca yatırım, ihdas edilen öğretmen kadroları, açıklanan programlar…

Büyük bir heyecanla açıklanan FATİH Projesi için harcanan para 30 milyar dolar. Kurulan onca sistem, dağıtılan tablet, verilen eğitim hepsi çöp… Ve projeden vazgeçiliyor. Peki, bu işin sorumluları kim? Neden çıkıp halkın önüne özür dilemiyorlar?

Dershaneler sorunu vardı yıllar önce. Hepsi kapatıldı güya. Kimisi kurs, kimisi de özel okul olarak devam ediyor. Büyük harcamalar yaparak fen lisesine ya da iyi bir Anadolu lisesine giren çocuklar 11 ya da 12. Sınıfta aileleri tarafından okuldan alınıp özel okullara yazdırılıyor. Önceden 3, 4 bin liraya dershaneye ödeme yapan veli şimdi 15, 20 bin lira özel okul ücreti veriyor.

Bakanlık ne yapmak istiyor? Devletin eğitim politikalarını kim oluşturuyor? Bilemiyorum. Ancak eğitimde bir çıkmazın ve karmaşanın hakim olduğunu biliyorum. O yüzden de eğitimle ilgili bütün paydaşların oturup konuşması ve devletin eğitim politikalarını öncelikle belirlemeleri gerekiyor diye düşünüyorum.

Harcanan bunca emek, para ve zamanın boşa gitmemesi ve gelecek kuşaklara yazık olmaması için gelin hep beraber oturup konuşalım, tartışalım ve milli bir eğitim politikası belirleyelim. Toplumun bütün kesimlerinin memnun olacağı bir yol mutlaka bulunmalı, daha fazla çocuğumuz heba olmadan. Sağlıcakla…