Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Hatice Kübra Derya

HİÇBİR GÜNDEM SİZE GAZZE’Yİ UNUTTURMASIN!

17 Kasım 2019 tarihinde Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan virüs olarak hayatımıza giriş yapan corona ile hayat döngümüz bir anda değişti. Dil, din, ırk ayırt etmeyen bir virüs yüzyıllardır biliniyor gibi, teşhisi, tanısı, testi, tedavisi, alınacak önlemleri, aşısı hepsi bir kurgu halinde ulus devletlerin uyması için Dünya Sağlık Örgütü tarafından zorbalığa varan düzeyde lanse ediliyordu.

Corona virüsünün ülkemizde ilan edilmesiyle Türk Tabipler Birliği tarafından Sağlık Bakanlığı’na karşı bir linç kültürü uygulanmıştı. Durumun vehametinin özümsenmediğini belirten Birlik, Bakanlığı ihmalkarlıkla suçlamıştı. Ulus devletleri öyle bir girdaba çekilmişti ki, tüm dünya da etkisini gösteren bir virüs aslında sağlığımızdan çok, huzurumuzu, birliğimizi, kültürümüzü, inançlarımızı esir almıştı.

Her gün medya yoluyla aynı isimler ekranlarda korku pompalıyor, aşı baskısı yapıyordu. Sorgulayan, aklını kullanan, sorular soran insanlar aşı karşıtı ilan ediliyor, baskıya maruz kalıyordu. Ekonomik anlamda oluşan krizin belki de yıllarca süreceğinden habersizdik.

Tam coronadan kurtulduk derken,

Hoooop! yeni bir virüs, “Maymun çiçeği virüsü”

Bir pandemi ile bir pandemi arası biraz sürseydi bari.

Ama yok! Ne senaryolar tuttu, ne zaferler elde edildi. İnsanlık bir virüs ile hizaya getirildi. Kurgulayanlar da öngöremedi bence bu kadar başarılı olacağını.

7 Ekim’den bu yana Gazze’de taş üstünde taş kalmadı. İsrail’in 319 gündür Gazze şeridine saldırılarında 40 bin Filistinlinin, en az 16 bini çocuktu, en az 10 bini de kadındı. Hastaneler, okullar, yerleşim yerleri bombalanırken Gazze dünyanın en büyük Açıkhava hapishanesine dönüşüyordu. Gazze’de yaşanan vahşet, kurak çöllere dönen vicdanları yeniden yeşertmiş, savaşı durduramasa da dünyanın her yerinden Gazze için vicdanlar kıyama durmuştu. Gazze’yi savunan sesler zalimleri rahatsız ediyordu elbette.

Maymun çiçeği virüsü kısa bir süredir mevzu bahis iken gündemi Gazze’den ulaştırmak adına etkili bir yöntem olduğu medya aracılığı ile tespit edilebilir düzeye ulaştı.

Tekrar pandemi ilan edilir mi, kapanmalar, yasaklar, kısıtlamalar hayatımıza tekrar girer mi? Ya da başka şekilde sorarsak, corona ile tecrübe ettiklerimizle mi süreci yöneteceğiz, yoksa yine bize sunulan, siyasi ve ekonomik tezgaha bile bile ayak mı uyduracağız?

Gazze’de yaşanan soykırıma karşı kafasını kuma gömen BM, geçtiğimiz günlerde, Gazze’de çocuk felci aşısı uygulayabilmek için ateşkes istemiş. 7 Ekimden bu yana katliamlar için kılını kıpırdatmayan BM’i bu ince düşüncesinden dolayı tebrik ediyorum. Çocukların savaşın ortasında bombalardan, silahlardan değil de çocuk felcinden ölmesinden endişe etmesi BM adına gerçekten çok utanç verici.  9 dakikada bir çocuğun katledildiği Gazze’de Filistin ve komşu ülkeler için daha endişe verici durumun çocuk felci ölümleri olduğunu savunmak ne kadar talihsiz.  İnsani yardım dahi ulaştıramayan BM’in aşı hassasiyetini sorgulamamak elde değil.

Bakınız, ülke olarak ateş çemberinin tam ortasındayız. Terör örgütleri ve İsrail’in tehdit oluşturduğu bir dönemdeyiz.  Bizi bu ateş çemberinden kurtaracak olan milli birlik, dayanışma, zamanın şartlarına uygun savunma sistemi ve Allah’ın inayeti için mazlumdan taraf olmak.

Vahşetin, yıkıcı barbarlığın, zeminine dönüşen dünyada virüs hayatımıza çoktan girdi. Biz zaten enfekte olmamanın mücadelesini veriyoruz.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER