Geçtiğimiz cumartesi günü Ümraniyespor maçı öncesinde aynen şunları belirtmiştim; “Bu hafta dediğimiz gibi Ümraniye deplasmanı. Zorlu bir deplasman, öncelikle sahanın ambiyansı futbolcuların konsantrasyonunu bozar nitelikle bir saha. Zemin güzel ama dedim ya ambiyans kötü. Amatör sahalardaki gibi tribünler hava topuna çıkan karşıdaki binalara bakıyor..!Ümraniyespor’lu futbolcular bu duruma alışık ve kendilerine avantaj sağlıyorlar. Bence Balıkesirspor Baltok yarın ki maçta ilk 15 dakika içinde rakibini birkaç pozisyonda yoklarsa 90 dakikanın sonunda da gülen taraf olabilir.”

2-0’lık mağlubiyet sonrasında Balıkesirspor Baltok’un Teknik Patronu Giray Bulak’ın maç sonu değerlendirmesi ise şöyleydi; “Bu sahalarda oynamak zor. Stadyum havası olmayınca işler bozuluyor. Burada panayır havasında maç oynanıyor. Buradan çıkanlar Süper Lig’e çıkıyor. Bir taraftan esiyor diğer taraftan dışarı çıkıyor. Yoğunlaşmak zor oldu. 1-0’dan sonra risk aldık. Savunmayı boşaltıp öne aldıktan sonra ikinci gol geldi. Beraberliği yakalayabilirdik. Rakibi ve oyuncularımızı tebrik ediyoruz. En azından gençlerin iyi bir mücadelesi oldu.”..

Fazla söze gerek yok aklın yolu bir. Öncelikle Futbol Federasyonu böyle sahalarda nasıl olurda üst düzey bir ligin oynanmasına göz yumar?. Bugün için Ümraniye ve Hatayspor’a bakınca her ikisi de kötü sahalarının avantajını kullanarak ligin üst sıralarında bulunuyorlar. Bu haksız bir rekabet değil mi?.