Uzun süredir Balıkesirspor maçlarına gidemiyordum. Geçtiğimiz Pazartesi günü Hatayspor maçına gitmeye, bazı sağlık çekincelerime rağmen karar verdim. İnternet üzerinden aldığım maç biletimi kartıma yüklettim ve stada gittim. Önce stad dışında güvenlik görevlilerine kartımı okutmaya çalıştım. İlk seferde okumadı. Görevli tedirgin olarak ne yapalım der gibi yüzüme baktı. Sonra tekrar kartımı cihaza koyunca biletimin olduğu anlaşıldı ve geçebilirsiniz dedi.

Giriş kapısına doğru ilerledim. Maça yirmi dakika vardı. Kapıda kuyruk vardı. Bekledik. Sıra bize geldiğinde kartımı görevliye uzatıp kameranın karşısına durdum. Kart okutuldu, fotoğrafım çekildi. Tam boy turnikeli kapıdan içeriye girdim. İçeride polisler yoklama yapıyorlar. Bir görevliye yanaştım. Görevli iyice aradı. Cebimdeki bir halkaya bağlı evimin anahtarlarını buldu. Önce sizi maça alamayız dedi. Sonra anahtarların bağlı olduğu halkayı bozarak tek tek elime saydığı anahtarlarla beni maça aldı.

Şaşırdım. Türkiye 1. Liginde sıradan bir maç. Maçtan önce gelişmiş bir gerilim yok. İnsanlar çok fazla beklenti içinde değil. Eğlenmek, zorluklar yaşayan takımlarına destek olmak ve güzel futbol seyretmek için stada geliyorlar. Ama birçok engeli aşmak ve görevlilerle gerilimler yaşamak zorunda kalıyorlar. Çakmak, bozuk para, anahtarlık, kalem vb. birçok eşyasına el koyuyorlar. Dolayısıyla İlk dakikada bütün neşesini yitiriyorlar.

Bu zor şartlarda başkanlığa aday olan Kadir Dağlı ve ekibi her fırsatı kullanarak taraftarı maça davet ederken bu uygulamalar taraftarı maça geldiğine pişman ediyor. Pasolig bir kısım taraftarı kaçırtmıştı. Kalan üç beş taraftarı da bu tutumlar kaçıracak. Söylemesi benden. Çünkü maç öncesi birçok kişinin uygulamalara tepki gösterdiğini gördüm. Yapılabilecek bir şey var mı? Bilmiyorum. Varsa, yetkililer göreve! Lütfen.

Maçtan sonra teknik direktör Ali Tandoğan’ın istifa haberi geldi. Şaşırdım. Beklemiyordum. Çünkü, bütün zorlukları kabul ederek gelmişti göreve. Kadroyla kenetlenmiş, çıtayı yükseltmişti. Birkaç maçtır sonuçlar kötü geldi. Ama düzeltilebilir diye düşünüyordum. Şehrin dinamiklerine bahane bulundu ama açıklama açıkçası beni tatmin etmedi. Böylesi karakterli oyuncu grubunu yalnız bırakmamalıydı.

Şimdi bize düşen; yeni bir hoca ile yeniden “Bismillah” diyerek gayretlenmek ve bir kez daha ayağa kalkmak olmalıdır. Bu onurlu mücadelede destek veren bir avuç taraftar ve iş adamı ile yönetime ve takıma destek olmanın ve SONUNA KADAR BALKES demenin tam zamanı.

Sağlıcakla…