Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
Sosyal Medya
Hatice Kübra Derya

İNSANİ SORUMLULUK DEĞİL, İNSANİ ZORUNLULUK

Aylardır Gazze’ye ölüm yağıyor. Her gün, her dakika Gazze’de enkaz, acı, gözyaşı var. Katil İsrail, kadın, çocuk, yaşlı demeden ölüm yağdırmaya devam ediyor.  Savaş sırasında doğup, savaş sırasında katledilen bebekler, ikiz kardeşi tarafından son yolculuğuna uğurlanan çocuklar, annesinin, babasının gözü önünde vurulan sabiler, sıranın ne zaman kendisine geleceğini bilmeden korkuyla yaşayan ve her gün açlıktan hayata veda eden çocuklar. 17 Ekim’den bu yana Gazze’de 15.000’e yakın çocuk Siyonist rejim tarafından öldürüldü. Dile kolay 15.000  çocuk. Dile kolay 15.000 ayrı hikaye. Sadece sayıdan ibaret mi? Bazı acıları anlatmaya cümleler yetmez. O çocukların katledilme anlarını tek tek izleseniz ne hissederdiniz? Dini, mezhebi, meşrebi ne olursa olsun, insansak ve vicdan sahibiysek, bütün mazlum coğrafyalarla ilgili dertlerimiz var ve olmalı.

Dünya’nın her yerinden yükselen tepkiler İsrail’i panikletti ama durdurmaya yetmedi. Demek ki yeterli tepki yok. Bir galada elbisesinin darlığından yürüyemeyen bir ünlüyü kucağında taşıyan adam, Gazze’de ölen çocuğunu kucağında taşıyan bir babadan daha fazla gündem oluyor. Her zaman olayların magazinsel tarafıyla ilgilenen bir kültüre evrilmişiz. Çok şükür hala Gazze ile hallenen, mazlum coğrafyaların dertleriyle dertlenen insanlar var. Vicdanlara ters kelepçeler vurulsa da Batı’nın ikiyüzlü zorbalıklarına karşı duruşuyla dünyaya vicdan muhasebesi yaptıran insanlar var.

Katar ve Mısır’ın ateşkes önerisinin, Hamas tarafından kabul edilmesi kısa süreli sevinç yaşatırken, İsrail bunu kabul etmedi ve “yumuşatılmış” bir taslak olduğunu iddia etti. İşgalci İsrail, Hamas’ın ateşkes açıklamasının ardından Gazze’lilerin son sığınağı Refah’da 1.7 milyon canı hedef aldı ve vurmaya başladı. Gazze’ye girmesi planlanan tüm yardımlar Refah’dan geçiyordu. Bu acımasız soykırımı 21. Yüzyılda 8 milyar insana izleterek yapıyorlar. İnsan hakları maskesini takanların insanlığın en büyük düşmanı olduklarına şahitlik ediyoruz.

Filistin’de savaşan taraflar artık net bir şekilde ortada. Bir tarafta pedofili liderler, Epstein gibi şeytanlar, organ kaçakçıları, diğer tarafta çocuklar, siviller, doktorlar ve gazeteciler. Filistin’in onurunu korumaya çalışan bir avuç masum insan. Devletler izliyor, çünkü izlemekle yetinmezlerse, hatta destek vermezlerse bütün kirli kasetlerini dünyaya izleteceklerini çok iyi biliyorlar. Fakat uyanan halkları da eski gibi uyutamıyorlar. Bu uyanış onları yutmasın diye Filistin’i dünya gündeminden düşürmeye çalışıyorlar. Onun için Filistin’i konuşmaktan ve İsrail’in yaptığı soykırımı anlatmaktan asla vazgeçmeyin. Her şey zamanını bekler. Biz o zamana hazır mıyız? Asıl soru bu. Kader er ya da geç tecelli edecek ve bu soykırımı yapanlar, Allah’ın izniyle yeryüzünden silinecek.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER