BAYRAMSA, BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN

Bir soykırım günden güne gündemden düşüyor. Oysa Gazze’de katliam devam ediyor. Ölenler paramparça şehit olurken, kalanlar yağmur, açlık, susuzluk, evsizlik ve çaresizlikle mücadele ediyor.

Her şeye rağmen dünyaya insanlık dersi veriyorlar. İsyan etmiyorlar, aşırıya kaçmıyorlar, yapmacılık yapmıyorlar. İslam’ın izzetini ve şerefini taşıyorlar. Bizden tek beklentileri İsrail’in zulmünü dünyaya duyurmamız ve İsrail’i maddi manevi boykot yapmamızdı. Öyle bir haldeyiz ki, sanki Gazze’de soykırım yapılmıyormuş gibi hayatımıza devam ediyoruz. Boykotun bile hakkını veremedik. Zor değildi hâlbuki! Ne olurdu en sevdiğin deterjanı kullanmasan, ne olurdu en sevdiğin içeceği içmesen, ne olurdu en sevdiğin burgeri yemesen?

Siyonistlerin en büyük pazarı neden bizim ülkemiz oldu.

Ne oldu sonuçta? Sponsorun benim öldür öldüre bildiğin kadar demiş olduk. Yakıştı mı bize?

Laf başı geldiğinde ticareti kesmiyor diye kendi ülkesini topa tutanlar, market raflarında indirime giren İsrail mallarına tamah ettiler.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine düşeni yapıyor da biz yapıyor muyuz? 7 Ekim’den bu yana Türkiye’nin girişimleri ile İsrail’le ticaret ihracatta yüzde 30, ithalatta yüzde 43 azaldı. Her sene yenilenen hedef Pazar ülkeler listesinden İsrail çıkarıldı.

Türkiye’nin kamu kuruluşları, devlet şirketleri asla İsrail’le ticaret yapmıyorlar. Mevcut ticareti aralarında uluslararası firmaların da olduğu özel şirketler gerçekleştiriyor. Türkiye Filistin’in hamiliğini, koruyuculuğunu yapmak için İsrail’le sadece siyasi ilişkiyi devam ettirmek zorunda. Filistin’in kendi gümrüğü yok.  Batı Şeria, Doğu Kudüs, Gazze ve buralara yapılan ticarette İsrail Gümrüğünden geçtiği için İsrail’in hanesine ticaret olarak yazılıyor. Buradan da Filistin’e gidiyor. Filistin’e yapılan tüm yardımlar, ithalat, ihracat, İsrail gümrüklerinden geçtiğinden, İsrail ile yapılmış gibi yazılıyor. Bazen İsrail’deki ürünü alıp Filistin’e satabiliyor, Filistin’deki ürünü alıp İsrail’e satabiliyor.

İsrail’i Birleşmiş Milletler’de, Türk Devletleri Konseyinde, Uluslar Arası Kuruluşlarda açık ve net kınayan tek lider Recep Tayyip Erdoğan’dır. İsrail bunun acısını ülkemizde algı yönetimi yaparak, çıkarmaya çalışıyor. İsrail, 31 Mart yerel seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ın ve partisinin oylarını düşürmek için, Türkiye- İsrail ihracat ile ilgili algı konularını, İsrail Bakanlıklarında oluşturuyor, Mossad aracılığı ile Türkiye’ye postalayarak, FETÖ eliyle yayıyor.  İslami görünümlü sosyal medya hesapları üzerinden hızla algı yayılıyor. Bu hesaplar, İsrail’i eleştirir gibi gözüküp, Türkiye’yi karalıyorlar.

Seçimleri önde götüren CHP’ye ilk tebriğin İsrail’den gelmesi boşuna değil.

Vicdan sahibi insanlar enerjisini ve imkânlarını Gazze için harcamaya çalışırken, onlar bu insanları Devletine düşman etmeye çalıştılar.

İlk kıblemiz Mescid-i  Aksa’yı canı pahasına korumaya çalışan, her an İsrail’in zulmüne maruz kalan Gazze, bu şeytani düzenin bedelini ödemeyi hak etmiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti görünenden fazlasını yapıyor. Bizler üzerimize düşeni yapmakla mükellefiz. Her şeyi devletten bekleyen anlayışımız son bulmalı. Bebeklerin ve çocukların öldüğü dünyada Bayramlar hüzündür.  Bu vicdan yüküyle Ramazan Bayramınızı tebrik ediyor, Gazze’de gerçek bayramların yaşanmasını diliyorum.